Klasik anlamdaki kölelik, tarih boyunca çeşitli medeniyetler tarafından yaygın olarak kullanılageldi. 15. yüzyıl ile 19. yüzyıl arasındaki 400 yıllık dönemde en az 13 milyon kişi, köle tüccarları tarafından kaçırılıp köleleştirildi.
“Modern kölelik” tabiri ise tehdit, şiddet, zorlama, hile ve gücün kötüye kullanılması gibi nedenlerle kişilerin istismar edildikleri duruma karşı koyamadığı ve mevcut durumlarını terk edemediği koşulları tanımlamak için kullanılıyor.
AA muhabirinin Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ve BM Çocuklara Yardım Fonu’nun (UNICEF) raporlarından derlediği bilgilere göre dünya genelinde 5-17 yaş arası 160 milyon çocuk işçi bulunuyor. Bu çocuklardan 79 milyonu ise modern kölelik olarak sayılacak tehlikeli şartlarda çalıştırılıyor.
Dünya genelinde 2000’li yıllarda 170 milyon 500 bin civarında olan tehlikeli işlerde çalıştırılan çocuk sayısı 2016’ya gelindiğinde 72,5 milyona geriledi. Ancak son yıllarda tekrar artış yaşanarak modern kölelik olarak sayılan işlerde çalıştırılan çocukların sayısı 79 milyona dayandı. Gelecek yıllarda ise bu sayının artacağı tahmin ediliyor.
Buna paralel olarak çocuk işçi sayısı ise 2016’da 151,6 milyondan 2020’de 160 milyona ulaştı. Çocuk işçi sayısının 2022’nin sonu kadar 168,9 milyona yükseleceği hesaplanıyor.
ILO’nun raporuna göre 2020 itibariyle en fazla çocuk işçi Afrika’da bulunuyor. Çocuk işçilerin 92,2 milyonunu barındıran Afrika’da 41,4 milyon çocuk tehlikeli işlerde çalıştırılıyor.
Dünyadaki çocuk işçiliği trendinde 2016-2020 döneminde, Afrika’daki çocuk işçi sayısı yüzde 21,6, tehlikeli işlerde çalıştırılan çocuk işçi sayısı yüzde 9,7 arttı.
Afrika’dan sonra en fazla çocuk işçinin bulunduğu bölge olan Asya Pasifik’te 48,7 milyon çocuk işçi bulunuyor. Kuzey ve Güney Amerika’da toplam 10,7 milyon çocuk işçi bulunurken Avrupa ve Orta Asya’da ise 8,3 milyon çocuk çalışma hayatında yer alıyor.
Öte yandan Arap ülkelerinde de 1,2 milyon çocuk işçinin bulunduğu tahmin ediliyor.
Kurumsal ve sosyal yapısı çatışma, ekonomi ve çeşitli nedenlerden dolayı zarar gören ve istikrar bakımından zayıf ülkeler çocuk işçilerin yüzde 30,9’unu barındırıyor.
Çocuk işçi sayısı, düşük gelirli ülkelerde daha yaygın olsa da yüksek gelire sahip ülkelerde de ciddi bir sorun teşkil ediyor.
Öte yandan Kovid-19 salgınının da düşük gelirli aileleri, işsizlik, geçim sıkıntısı gibi nedenlerle çocuklarını çalıştırmaya yönlendirmek durumunda bırakabileceği belirtilen raporlarda okuldan ayrılan çocukların tekrar okula dönmelerinin de zor olacağına, bunun da çocuk işçi sayısını artıracağına yönelik endişelere yer veriliyor.
Modern kölelik olarak tanımlanan şartlarda çalışan yetişkinlerin sayısı ise 40,3 milyon civarında seyrederken bu sayının 15,4 milyonunu zorla evlendirilenler, 24,9 milyonunu ise zorla çalıştırılanlar oluşturuyor. Ayrıca modern köleliğe maruz kalanların yüzde 71’inin kadınlar ve kız çocukları olduğu belirtiliyor.
– Köleliğin kaldırılması uluslararası günü
Birleşmiş Milletler (BM), 2 Aralık 1949’da insan ticareti, cinsel istismar, çocuk işçi çalıştırma ve zorla evlendirme gibi köleliğin çağdaş formlarını yok etmeyi amaçlayan bir yasa tasarısını kabul etti. Bu nedenle 2 Aralık dünya genelinde “Köleliğin Kaldırılması Günü” olarak kutlanıyor.