Mirat Haber’imizde de yer verdiğimiz haberin özeti şöyle:
“ Eda Taşpınar, Sultanahmet’teki bir otelin içinde yer alan tarihi mescitte İslamî ölçülere aykırı fotoğraflar çektirip sosyal medyasında yayınladı. Yayınlayınca da doğal olarak da tepki aldı.”
Bu konuda görüşlerini rica ettiğimiz Ali Rıza Demircan hocamızın cevabı şöyle:
Bismillah…Önce şu gerçeği açıklayalım: İslami değerlere aleni aykırılık sosyal medyada pirim yapmaya başladı. Aslında maddeci bir eğitimin egemen olduğu toplumumuzda bilerek veya bilmeyerek aykırılıkların görülmesi de doğaldır.
Bedevinin Sanatçısı da Olur
a.) Hicret buyurduktan sonra Peygamberimizin Medine’de yaptırdığı Mescidin yani Caminin zemini taş ve topraktı.
Bir gün Medine dışından çöl yaşantılı bir bedevi çıka gelir. Her bedevi gibi geldiğinde idrarını bulunduğu yerde yapan bu bedevi mescidin bir köşesinde çişini yapmaya başlar.
Sahabileri (kendisine iman etmiş arkadaşları) bedevinin üzerine üşüşmeye kalkınca Peygamberimiz onları engeller ve bedeviyi yanına çağırarak şöyle buyurur:
Muhtemelen ömründe bir defa olsun camiye girmemiş olan Ebru Taşpınar benzeri pek çok modern bedevi sanatçı vardır. Onlara, camilerin uygunsuz giysiler içinde sanatsal faaliyetler yapılacak yerler olmadığı anlatılabilir.
Böylesi bir anlatım kişiyi olumlu olarak etkileyebilir, saygısı sağlanabilir.
b.) Eğer kişi şu veya bu şekilde nitelenebilecek eylemini uygunsuz kıyafetler ve görüntüler içinde kasıtla yaparsa şahıslar ve ilgili sivil örgütler kınayıcı açıklamalar yapabilir, yapmalıdır da. Böylece kişi itibar kaybına uğratılırken toplum da bu gibi hatalar konusunda aydınlatılmış olur. Hürriyeti kısıtlayıcı hukuki işlemler yapılmasını şahsen doğru ve sonuç alıcı bulmuyorum.
c.) Konuya bir de ihtiyaç duyulması halinde camilerin farklı amaçlar için kullanılıp kullanılamayacağı açısından bakılabilir.
Bilindiği üzere Peygamberimizin kurduğu devletin yönetim merkezi Mescidiydi. İhtiyaç duyulduğu için olacak Peygamberimiz Mescid-i Nebi’yi Necranlı Hristiyanların ibadetine açtığı gibi Habeşli sanatçıların kılıç kalkan gösterilerine de açmıştır. Peygamberimizin huzurunda şiirler okunduğu da bilinen bir husustur. Peygamberimizin bir sözlerinden hareketle Camiler evlilik sözleşmelerinin yapılacağı ve ilan edileceği yerler olarak da değerlendirilebilir.