Cumhurbaşkanımız kabineyi açıklarken dostlar arasında bulunuyorduk. Milli Eğitimiz bakanımız Yusuf Tekin hakkında güzel şeyler söylediler. Ülkemiz adına mutlu olduk.
“Türkiye Yüzyılı iddiamızda samimi isek bunun adımlarının atılacağı yer kuşkusuz Milli Eğitim Bakanlığıdır, milli eğitim sistemidir.“ diyerek göreve başlayan yeni Milli Eğitim Bakanımız Yusuf Tekin’i birileri ise “ …TV “ çevresine havlayarak şöylece duyurdu:
Haberin devamı şöyle:
“2013 yılında 19. Milli Eğitim Şurası’ndan karma eğitimin masaya yatırılması üzerine Yeni Akit’e konuşan Tekin, karma eğitimle ilgili mevcut yasal düzenlemelerde eğitimin karma olmasını zorunlu kılan bir hüküm bulunmadığını söylemişti. “Halk siyasal iktidara egemen olduğu gibi, burada da halkın değerleri belirleyici olmaya başladı” ifadelerini kullanan Tekin, “Halkın istediği şekilde Milli Eğitim Bakanlığı gerekli düzenlemeleri yapar” demişti.
Yusuf Tekin, Milli Eğitim Bakanlığı’nda Müsteşar görevini sürdürdüğü 2013’te İmam Hatip Liseleri Uluslararası Sempozyumu’nda ”1930’lar bir daha yaşanmasın” demiş ve şöyle konuşmuştu: “1930’lu yıllar Türkiye coğrafyanın bir daha asla yaşamasını istemediği dönem. Bu dönemin başında dini referans kaynaklarının diliyle oynanmış, bu kurumlar siyaset malzemesi haline gelmiş.”
Hoş geldiniz yok. Başarı dileği yok. Tanıtım da böylece.
Bu duyuru şekli bize hocamız merhum Abdurrahman Şeref’in anlatımı olan bir hatırayı hatırlattı:
İBRET VERİCİ HATIRA
{ Bir ara İstanbul Müftülüğü de yapmış olan muhterem hocamız Abdurrahman Şeref Güzel Yazıcı son devir İslam alimlerinden edip şair ve nüktedan ve zarif bir kişiydi.
Allah rahmet eylesin hocamız 1950 öncesinde bir lisemizde edebiyat hocalığına başlar.
Onun ilahiyat kökenli edebiyat hocası olduğunu öğrenen ruh dünyaları karanlık birkaç öğretmen, medeni insanlar gibi yürekten bir hoş geldin diyecekleri yerde, inceden inceye sataşmaya başlarlar. Kendi aralarında “İslam evlerde köpek beslenmesini niçin onaylamaz acaba…” derler.
Sabrı taşan hocamız, zamanı geldiği yargısıyla taşı gediğine şöylece koyar:
“ İslam, köpeklerin yaratılışları doğrultusunda güvelik ve avcılık için kullanılmalarını öğütler. Ama bazı köpek cinslerinin farklı saldırganlıkları vardır; bulundukları mahalleye yabancı bir misafir geldiğinde, onlara eşlik edecekleri yerde bu gelişi çevrelerine havlayıp saldırarak duyururlar.”
Dolaylı olarak cevap verilen öğretmenlerin nasıl bir tavır takındıklarını hocamız belki açıklamışlardır ama herhalde biz unuttuk.
İşte böyle. Havlanarak duyurulan Yusuf Tekin hocamıza hoş geldiniz diyor, hayırlı hizmetlerinde başarılı olmasını Yüce Rabbimizden diliyoruz.
MİLLİ EĞİTİM BAKANI, HAVLAYARAK DUYURU