Önce fetvaiste.com sitemize gelen soruyu görelim:
“Yıllardır sorunlu bir evliliğim var. Dayak, ihmal vs… aylardır ayrı evlerde yaşıyoruz. Ben boşanmak istediğimi ısrarla açıkladım. 2 kez aynı anda boş ol dedi, 1 kez de aynı ayda başka bir gün bos ol dedi. Gitmiş bir hocaya sormuş o da siz hala nikâhlısınız, demiş. Aldığı cevap üzerine anlaşmalı boşanmayı imzaladığı halde şimdi vazgeçti. Maksat süründürmek.
Avukat, karşı taraf istemez ise boşanma 3-5 yıl sürer, diyor. “
Şimdi sorularımı iletiyorum:
1.) Nikâhımız düşmüş müdür?
2.) Nikâhım devam ettiği halde yıllarca boşanamaz isem bu süre zarfında başkası ile imam nikâhı ile evlenebilir miyim?
İslâmî bilgisi ve bilinci yetersiz olmakla birlikte halkımızın boşanma konusundaki duyarlılığı bir ölçüde devam ediyor, hamdolsun.
Önce şu gerçeği açıklayalım:
Dinimizin ana kaynağı Kur’ân ve onunla örtüşen Peygamberî Sünnet’e göre erkeğin doğrudan boşama hakkı olduğu gibi kadının da boşanma hakkı vardır. (Talak 1-2; Bakara 229) Ne var ki kadın İslâm Toplum Düzeninde ancak evlenirken aldığı ön tazminat nitelikli mehiri geri verme koşuluyla ve yargı kararıyla boşanabilir. Bakara sûresininin 229. ayeti ve bu ayetle ilgili hadisler bu gerçeği beyan etmektedir.
Eğer erkek kadına maddi veya manevi işkence ederek onu ayrılmaya mecbur bırakmak isterse yargı kararıyla kadın mehrini iade etmeyeceği gibi Bakara sûresinin 241. ayetine göre boşanma tazminatı da alabilir.
Kur’ân ve Sünnet’in ruhunu kavrayamamış bazı İslâm bilginleri gibi laik toplumumuzun seküler yasaları da boşanma ile ilgili hakları ve özgürlükleri çiğnemektedir.
Bu vesile ile biz de soralım:
Boşanmak için erkeği kadının, kadını da erkeğin onayına mahkûm etmek zulüm değil midir?
Şimdi yöneltilen soruya dönelim.
Yediği dayaklar ve uğratıldığı ilgisizlik sebebiyle boşanmak isteyen kadını zalim kocasının onayına mahkûm etmek makul görülebilir ve hukukî bulunabilir mi? Bırakınız kadının yaşayacağı ruhsal travmaları, onu yıllarca cinsel bakımından yalnızlığa mahkûm etmenin doğurabileceği ahlâkî çöküşün sorumluluğunu kim üstlenebilecektir?
Bize göre, bu kadınımızın nikâhı resmen olduğu gibi dinen de devam etmektedir. Bu sebeple kadınımıza boşanma sürecinde İmam nikahıyla evlenebileceğini söyleyemeyiz. Ama yüzyüze görüşmemizde çözüm üretebiliriz. Ama çözümümüz, yürürlükteki sistemde resmi nitelik kazanamayacağı gibi problemi daha karmaşık hale de getirebilir.
Neyleyelim ki İslamsızlığın belasını fertler ve toplumsal olarak hep birlikte yaşıyoruz.
Hukuka saygılı bütün toplumlarda azınlıklara bile tanınan evlilik ve boşanma hükümlerinin inançlara göre düzenlenmesi hakkının ülkemiz insanına tanınmamış olmasını, baskıcı, dışlayıcı ve ötekileştirici olmaktan kurtulamamış jakoben laiklikle değilse ne ile izah edebiliriz?
ARD
MİRATHABER.COM -YOUTUBE-