Teknolojik ilerlemeler, genetik mühendislik ve dijital kontrol mekanizmaları, küresel elitlerin elinde insanlığın geleceğini yeniden şekillendiren acımasız araçlara dönüşmüştür. Bu yeni dünya düzeni, bireylerin genetik kodlarından toplumsal yapıya kadar her alanda köklü değişiklikler dayatırken, aynı zamanda büyük tehditler ve endişelere sebep olmaktadır. İnsanlığın aleyhine yönelik bu tehditler ve kontrol mekanizmaları, küresel elitlerin insanlığa yönelik etkilerini gözler önüne sermektedir.
Küresel elitler, genetik mühendislik yoluyla insanlığın kaderini kökten değiştirmekte kararlılar sanki! EctoLife gibi şirketler, genetik bozuklukları düzeltme bahanesiyle insan doğasına müdahale ediyor ve yeni bir insan türü yaratmayı hedefliyor. Yapay rahim konseptiyle adını duyuran EctoLife, henüz gerçek tesislere sahip olmasa da, bilimsel araştırmalarını hız kesmeden sürdürüyor. Ancak, bu çalışmalar henüz ticari veya pratik uygulamalara dönüşmedi.
Bu gelişmeler, insanlığın doğal evrimini kontrol altına alarak elitlerin çıkarlarına hizmet eden bir toplum yaratma çabası olarak görülüyor. Genetik kodlarla oynayarak, insanları daha itaatkâr ve kontrol edilebilir hale getirmeyi amaçlıyorlar. Bu durum, “Büyük Sıfırlama” olarak bilinen daha geniş bir planın parçası olarak değerlendirilmelidir!
Yapay rahim projeleri ve sanal annelik deneyimleri, annelik sürecini kökten değiştiriyor! Bu yenilikler, kadınların doğal içgüdülerini ve duygusal bağlarını yok ederek, aile kavramını tehdit ediyor. Toplumun duygusal ve sosyal yapısı derinden sarsılıyor, bireyler doğal süreçlerden koparılıyor. Kontrol edilebilir bir toplumun temelleri atılıyor! İnsanlık, biyolojik, zihinsel ve toplumsal tehditlerle yüz yüze! İnsani değerlerimiz kayboluyor, aile birliğimiz zayıflıyor!
Dijital çağın getirdiği yenilikler, bireylerin özgürlüğünü ve güvenliğini tehdit eden devasa riskler taşıyor. Yapay rahimlerdeki bebeklerin hacklenme tehlikesi, dijital güvenlik açıklarının en mahrem anlarımızı bile ele geçirebileceği potansiyel riskleri barındırıyor. VR gözlükler ve Metaverse teknolojileri, bireylerin gerçeklik algısını manipüle ederek onları kontrol edilebilir bir sanal dünyada yaşamaya mahkum ediyor. Dijital teknolojinin günümüzde ‘kolaylık’ maskesi altında yayılması, bireyleri özgürlüklerinden koparıp planlı dijital bağımlılar haline getiriyor.
Küresel elitler, genetik mühendislik ve dijital kontrol mekanizmalarıyla insanlığın geleceğini şekillendirmekte kararlı gibi görünüyorlar. Tüm bunlar, “Büyük Sıfırlama” adı verilen devasa bir planın parçasıdır. Plan ekonomik, sosyal ve politik sistemleri totaliter bir sistemle yeniden inşa etmeyi hedefliyor.
Sonuç olarak; insanlık, kritik bir dönemeçte. Bireyler, büyük distopik planlara karşı bilinçli ve kararlı bir duruş sergilemek zorundadırlar. Toplum, bu tehditlere karşı farkındalık geliştirip kendi geleceğini şekillendirme iradesini göstermeli. Yoksa ilahi kıyamet gelmeden, küçük kıyameti yaşamak zorunda kalacaktır.
SADİ ÖZGÜL
MİRATHABER.COM -YOUTUBE-