Vakfımız ARDEV’e ziyaretler yapılır. İslamî duyarlılığı olan yüksel mühendis bir kardeşimiz uğradığında sohbetimiz oldu. İş yerindeki bazı evli arkadaşlarının gusül abdesti almadıklarını, daha da önemlisi böyle bir görevleri olduğunu bilmediklerini anlattı.
Hayrat ettik ama çabuk toparlandık. Çünkü bir kaç gün önce Mirat Haber’imizde yayınladığımız Erdal İnönü ile ilgili yazıda ilginç bir anı vardı.
SHP genel başkanı ve Başbakan yardımcısı Erdal İnönü, Süleyman Demirel ile birlikte geldiği Şanlı Urfa’da SHP il yönetiminin talebi üzerine Cuma namazı kılmak ister. Ama abdest alıp namaz kılmasını bilmediği için Süleyman Demirel’in önerisi ile onu taklit ederek abdest alır ve Cuma kılar.
Erdal İnönü abdest alıp namaz kılmasını dolayısıyla gusül almasını bilmiyorsa örneğin 40 yaş altı kadın – erkek gençliğimiz arasında manen pis gezen gusülsüzler az olmasa gerektir. Ama kendilerine sorsanız büyük çoğunluğu deist oldukları halde muhtemelen Müslümanız derler.
Ne var ki bilinmemesi normal olan konular da vardır. Mesela cinsel ilişki yıkanmayı gerektirir, ama boşalmaksızın yapılan ilişki gusül abdesti yani boy abdesti alınmasını gerektirir mi? Ya da şu veya bu sebeple boşaldığını bilen ama üreme organından akıntı gelmeyen kişinin yıkanması gerekir mi?
Mesele şu son birkaç gün içinde bu yazının yazılmasına sebep olan bir soru geldi; Prostatı olduğunu ve aldığı ilaç sebebiyle boşaldığını hissettiği halde üreme organından akıntı gelmediğini söyleyen kişi, yıkanması gerekip gerekmediğini sordu.
Soruda önemli olan meninin kaynağından kopmuş olmasıdır. Bu sebeple akıntı gelmese de kişinin yıkanması gerekir. Kabul gören görüş budur. Bu görüş uygulanmalıdır.
Misafirlik, yolculuk, hastalık gibi özel durumlarda meninin dışa çıkması engellenebilirse yıkanma gerekmeyeceği şeklinde içtihatlar da vardır.
a.) Boşalma olsun veya olmasın cinsel ilişki,
b.) Sevişme, mastürbasyon, rüya veya izleme yoluyla boşalma…
Bu durumlar yıkanmayı gerektirir. Yıkanması gereken kişiye CÜNÜB denir. Cünüb erkek ve kadının gusül abdesi alması yani ağız ve burun içi dahil bütün vücudunu baştan aşağı yıkaması gerekir. Gerektiğinde gusül abdesti alınması, Yüce Allah’ımızın insanlığa son mesajlarını içeren Kur’ân’da yer alan bir emridir. Görelim:
“Ey iman edenler! Namaz kılmak istediğiniz zaman, eğer abdestli değilseniz, ellerinizi, yüzünüzü ve dirseklere kadar kollarınızı yıkayın, sonra başınızı ıslak elle sıvazlayarak mesh edin ve bileklere kadar ayaklarınızı yıkayın. Fakat abdestli iken ayağınıza mest veya mest gibi kalın çorap giymişseniz, abdest alırken onları ıslak elle sıvazlayarak mesh etmeniz de ayak yıkama yerine geçer. Eğer cinsel ilişki veya şehvetle meni boşalması sebebiyle boy abdesti gerektiren bir durumda, yani cünüp iseniz, namaz kılmak, tepeden tırnağa yıkanıp guslederek tamamen temizlenmelisiniz. Ayrıca, ay hâli görmekte olan kadınlar da hayızdan/adet hali bitiminden sonra temizlenip boy abdesti almalıdırlar…” (Maide 6)
Ali RIZA DEMİRCAN
MİRATHABER.COM -YOUTUBE-