ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan üst düzey diplomatların yer aldığı bir heyet, Suriye’nin başkenti Şam’da Suriyeli devrimcilerin liderlerinden Ahmed el-Şara (Culani) ile kritik bir görüşme gerçekleştirdi. Bu ziyaret, ABD ile Suriye’nin yeni yöneticileri arasında ilk resmi temas olarak dikkat çekiyor. Heyetin, El Şara’nın yanı sıra HTŞ’nin diğer yetkilileriyle de görüşmesi bekleniyor.
ABD heyetinde Yakın Doğu İşlerinden Sorumlu Müsteşar Yardımcısı Barbara Leaf, Başkanlık Rehine İşleri Temsilcisi Roger Carstens ve Suriye işlerinden sorumlu Kıdemli Danışman Daniel Rubinstein yer aldı. Bu isimler, ABD’nin bölgedeki yeni stratejisini şekillendiren kilit isimler olarak öne çıkıyor. Görüşmenin ana gündem maddelerinin, Suriye’deki insani durum ve bölgesel güvenlik konuları olduğu belirtiliyor.
Ziyaret, Batılı hükümetlerin Ahmed el-Şara ile temaslarını artırdığı bir dönemde gerçekleşti. Fransa ve İngiltere’nin ardından ABD’nin de bu yönde adım atması, HTŞ üzerindeki “terör örgütü” tanımının yeniden değerlendirilip değerlendirilmeyeceği tartışmalarını beraberinde getirdi. Batılı ülkeler, Ahmed el-Şara liderliğindeki grubu bölgedeki denge unsurlarından biri olarak görme eğiliminde.
ABD heyetinin ziyareti, Fransa ve İngiltere ile yapılan görüşmelerin hemen ardından gerçekleşti. Bu durum, Batı’nın Suriye politikasında yeni bir döneme girildiğini gösteriyor. Ahmed el-Şara’nın, bölgedeki diğer gruplar ve uluslararası aktörlerle ilişkilerinde daha geniş bir rol üstlenip üstlenmeyeceği ise merak konusu.
Bu ziyaret, hem Suriye’deki güç dengeleri hem de ABD’nin bölgeye yönelik yeni politikalarının işaret fişeği olarak görülüyor. ABD’nin Ahmed el-Şara ile kurduğu temas, Suriye’de uzun süredir devam eden çatışmaların ardından yeni bir siyasi ve askeri denge arayışını yansıtıyor. Görüşmenin sonuçlarının, bölgesel ve uluslararası düzeyde yankı uyandırması bekleniyor.
ABD, HTŞ’yi terör örgütü olarak tanımlıyor… Bir zamanlar başına 10 Milyon Dolar ödül koydukları Culani ile görüşmek için Şam’a giden ABD heyetine şaşırmamak lazım… Çünkü, ABD her zaman için menfaatinin olduğu yerde bitiverir…
Ama bugün biz olaya farklı açıdan bakmaya çalışacağız…
Geçen yüzyılın başında, “Wilson ilkeleri adı altında özgürlük, eşitlik, adalet ve bağımsızlık gibi kavramlar ile liberal emperyalizmin ağlarını ülkemizin üzerine atan ve bizi esir alan ABD, şimdi aynı oyunu Suriye’de yeni kurulmakta olan yönetime dayatmaya mı çalışıyor acaba?” diye kendimize sormadan edemiyoruz.
Günümüzden geriye doğru baktığımızda, ABD’nin bize “özgürlük, eşitlik, adalet ve bağımsızlık” kılıfı altında sunduklarının, simülasyondan başka bir şey olmadığını gördük ve acı tecrübeler ile öğrendik…
Özgürlük, eşitlik, adalet ve bağımsızlık” gibi kavramların, İslam ile özdeşleşen kavramlar olduğunu bir kez daha hatırlatır, Suriye’de ki yönetimin, makyajlanarak kendilerine sunulacak olan liberal emperyalizmin kurallarını, ellerinin tersiyle iteceklerini ümit ediyoruz…
MİRATHABER.COM
Nasrallah,Sinvar gibi isimler sığınaklarında bile hedef olurken,ABD nin “ ilgisine mazhar” olmak ilginç…