Cadılar Bayramı Sadece Kültürel Operasyon mu?

Türkiye’de hırsızlık yapan çetelere polisimiz operasyon yaptığında basında ‘’cadı avı’’operasyonu olarak veriliyor.

Örneğin 26 Ekim 2018 tarihli ‘’haberler.com’’ haber sitesinde; Polisten 2 il’de eş zamanlı “Cadı avı” operasyonu ANKARA – Başkent’te yaşanan 21 farklı hırsızlık olayını inceleyerek olayları gerçekleştiren 13 kişilik çeteyi tespit eden polis ekipleri, Ankara ve Kayseri’de düzenledikleri eş zamanlı “Cadı avı” operasyonlarıyla çeteyi çökertti.’’

Halkın huzuru için polisimizin yaptığı bu operasyonlara ‘’cadı avı’’ ismini kim hangi gerekçe ile veriyor? Soruyor devam ediyoruz…

Şimdi ‘’cadı avı’’ isimlendirmesini İnternet’te aradığımızda karşımıza www.tr724.com  adresi geliyor. Ancak bu adrese erişim sağlanamıyor. Daha çok meraklanarak aramaya devam ediyoruz. Sosyal medyada bu ismi bulabilir miyiz diye baktığımızda https://twitter.com/tr724com adresi karşımıza çıkıyor. Twitterlere biraz göz gezdirdiğimizde yavaş yavaş sis perdesi  netleşmeye başlıyor. Karşımıza 15 Temmuz öncesi cemaat, 15 Temmuz sonrası Feto Terör örgütüne yandaş ve destekçisi yönünde haberler görüyoruz.

‘’Cadı avı’’ ifadesini tr724.com  adresinde google’de görmek de mümkün. ‘’Cemaate yönelik cadı avı bitmiyor’’ şeklinde verdikleri haber bütün kimliklerini aslında açığa çıkartıyor. Elbette istihbaratımız bu sitelerle ilgili gerekli bilgiye sahiptir. Bizim dikkatimizi çeken unsur şudur; Türkiye’de yaklaşık üç yıldır belki biraz daha fazla ‘’cadılar bayramı’’ kutlamaları başladı.  Cadılar bayramında kullanılan maskeleme, gizlilik, sır, korku vs gibi ilintili konuları bir eylence havasında, bu toplumun öz değerlerinden uzak ve kopuk belli bir zümrenin uyguladığını görüyoruz.

Tabi buradaki ahlâki ve kültürel operasyonun ‘’Cadılar Bayramı’’ kisvesi altında icra edildiği gerçeği ayrı bir inceleme konusu. Devletin kayıtlarında artık bir terör örgütü olarak görülen Fetö terör örgütünün ‘’Cemaate yönelik cadı avı’’ ifadesini kullanması, Türkiye’de Cadılar Bayramı kutlamalarının yapılması öyle bir birinden çok da uzak durmuyor.

Cadılar bayramı ile ilgili  küçük araştırma yaptığımızda şunları söyleyebiliriz;  Cadılar Bayramı’nın kökeni  pagan Keltler’in Samhain(eski İrlandaca yaz ve son) festivalidir. Ölülerin ruhlarının geçmişte yaşadıkları evleri ziyaret edildiğine inanılıyor. Kötü ruhları uzaklaştırmak için büyük ateşler yakılıyor. İnsanlar  ortalıkta dolaşıldığına inanılan ruhlara tanınmamak için maskeler takılıyor. Bu gelenekler nedeniyle Samhain festivali zamanla cadılar, periler ve iblislerle özdeşleşti.

7. yüzyılda Papa IV. Boniface 13 Mayıs’ta kutlanan Azizler Günü’nü -muhtemelen pagan festivalinin yerini alması için- 1 Kasım’a taşıdı. Azizler Günü’nün arifesi (31 Ekim) kutsal kabul edildi ve Batılı dillerdeki Halloween (holy evening/kutsal akşam) adı buradan geldi.

Şimdi Cadılar Bayramı her sene 31 EKİM de kutlanmaktadır. Bunu Hristiyanların kutlaması kendi inançları gereğidir. Ancak şimdi bu Hristiyan bayramını Müslümanlar kutluyor. Cadılar Bayramı yılbaşı kutlamaları gibi sistematik bir şekilde yayılmaya çalışıyor. Parasal güç elde etmiş elit diye tanımlanan iki kelimeyi bir araya getiremeyen, kendi kültür ve değerlerinde entelektüel bir derinliği olmayan, sözde sosyete ve elit zümreler tarafından topluma aşılanmaya çalışılıyor.

Sanatçılarımızı da buradan uyarmak isteriz, bize ait  olmayan, arkasında kültürel bir saldırının yanında siyasal amaçları da içeren, ona zemin hazırlayan çirkinlik bayramına alet olmayın.  Çünkü  en iyi sizin üzerinizde bu topluma bu çirkinlikleri ve emellerini taşıyabileceklerini biliyorlar.

Gelelim bu konuda son zamanlarda sosyal medyada çocuklarımızın okullarda duyup ailelerinden cadılar bayramı ile ilgili kutlama talep etmelerine;

Aldığımız duyumlar, kendi çocuklarımızdan edindiğimiz bilgiler, bu kültür  operasyonunun yılbaşı kutlamaları gibi okullarımıza da sarkmaya çalıştığını yada sarktığı konusunda ciddi endişelerimiz var. Dindar nesil yetiştireceğiz derken,çocuklarımıza ‘’Cadı Bayramı’’ sevdirilmesi,  Hristiyan dinine hizmet edecek bu tip şeylere karşı  hem Milli Eğitim Bakanlığımız hemde Kültür Bakanlığımızın gerekli sorgulamaları yapması gerektiğine inanıyorum.

Selam ve dua ile…

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi