islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
34,4888
EURO
36,2725
ALTIN
2.958,62
BIST
9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
18°C
İstanbul
18°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
18°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
8°C
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
10°C

Eşkiyalaşan Bankacılık Düzeni Ekonomimizi Çökertiyor (mu?)

Eşkiyalaşan Bankacılık Düzeni Ekonomimizi Çökertiyor (mu?)
5 Mayıs 2017 07:05
A+
A-

Biz zahire bakarak iktidarın ülkemize hizmet için çalıştığına inanıyoruz. Yapılan birçok işi başardıklarını da biliyoruz. Ama birbirimizi kandırmayalım, başarılar yüzeysel, esasa ilişkin gelişme yok.

İslâm’ın bağlıları dâhil ülkemizde insanlarımızın bütünü batı ölçülerine göre eğitim almaktadır. Bu sebeple iktidar kadrolarının değişimi de köklü bir gelişimi sağlamadı ve sağlayamayacaktır. Bunu şimdilerde daha iyi anlayabiliyoruz.

Neyin yapılmamasıgerektiğini yüzeysel olarak bir ölçüde biliyorsak da neyin yapılmasıgerektiğini bilmiyoruz. İyi niyet yetmiyor. Yetmediği için de yapılmaması gerekenleri yapıyoruz. Cumhurbaşkanımızın aleyhte tavır koymasına rağmen faiz artışlarının örtülü bir şekilde devam ediyor olması bunun etkin göstergesidir.

Birbirimizi Kandırmayalım

Biz zahire bakarak iktidarın ülkemize hizmet için çalıştığına inanıyoruz. Yapılan birçok işi başardıklarını da biliyoruz. Ama birbirimizi kandırmayalım, başarılar yüzeysel, esasa ilişkin gelişme yok. Görevli mevcut kadrolarla olamayacak da. Mesela İMF’ ye borcumuzu ödedik. Ödedik ama her yıl iki buçuk katını faiz olarak ödemeye devam ediyoruz. Çünkü problemleri üreten sistemin içinde çözüm bulunamaz.

Şimdilik yalnızca ekonomiye odaklanarak soralım:

Ülkemizin ekonomi kadroları arasında ne fark var? Aynı eğitimi almışlar ve batıya odaklanmışlar. Bunlardan çare olmadı, olamayacak da.

Bu sebeple olsa gerek ekonomimizi eşkiyalaşarak zalimleşen bankacılık düzenine terk ettik. Ülkemizde yerel ve yabancı emperyalist bankaların/bankacıların tutsağı olduk. Devletimiz doğrudan parasını basamıyor ama bankalar para basıyor. Tedavülde yaklaşık 123 milyar var. Bankaların verdiği kredi ise Bir Trilyon 800 milyar. Bankacılığın 2016 yılı kârı 195 milyar. Çünkü sisteme giren bir birim para 20-30 kat artırılarak krediye dönüştürülüyor ve gerçekte olmayan paraların faizleri alınıyor. Maliyetler de yükseliyor.

Devlet ve özel sektör giderek borçlanıyordu. Şimdilerde kredi kartlarıyla bütün millet borçlanıyor. Geleceği karartan faizin koyu ve yakıcı gölgesi altında sanayi de, hayvancılık da tarım da yaşam mücadelesi veriyor.

‘Biz Dememiş miydik’ Diyerek Kimse Cümbüşe Kalkmasın

Bu tespitlerimizi okuyanlar sakın ha –Biz dememiş miydik diye- cümbüşe kalkmasınlar.

AK Parti iktidarı ülkeyi bankacılık düzenine terk etti de Sömürücü Faiz Düzeni’ne Muhalefet Kadrolarımı karşı çıktı?

İlâhiyatlıları dâhil Üniversite hocalarımızmı cübbeleriyle sokağa döküldü?

Diyanet mi baş kaldırdı?

Tüsiadmı Müsiad mı harekete geçti?

Geçtik sömürücü bankaları / banka sahiplerini, Bankalaşıp sömürüye eklemlenen Finans Kurumlarımı “eyvah” diyebildi?

Peki AtatürkçülerdenSosyal demokratlardanve sivil örgütlerinden milletimiz yararına bilinçli bir feryat mı yükseldi?

Bir de “Muhterem merhum hocamız bu tehlikeye işaret buyurmuştu” diyenlerimize soralım. Hocamız işaret buyurdu da Faizsiz bir düzene geçiş için kaç doktora çalışması yaptırıldı? Ne kadar adam yetiştirilebildi? Hangi modeller oluşturulabildi? 40 sene az bir zaman mıydı?

Soralım, neden bu haldeyiz? Bu haldeyiz çünkü aynı eğitimi aldık, alternatifsizliğe/taklitçiliğe şartlandırıldık. Dünya ekonomileri gibi biz de çare üretemiyoruz. Ama üretebiliriz.

Allah Savaş Açarken Biz Nasıl İlgisiz Kalabiliriz?

Allah’ın ve Elçisi’nin savaş açtığı ve açılmasını emir buyurduğu Ülkemizin halini ve geleceğini karartan bu sömürücü faizci yapıya ilgisiz kalınamaz. Değil Müslüman, fıtrat düzenini koruyabilen hiçbir insan alakasız kalamaz. Hulâsa bu devran böyle gidemez, gitmemelidir. Tesellimiz ve ümidimiz Cumhurbaşkanımızın konunun vehâmetini dile getirmeye başlamış olmasıdır.

Çaresiz Değiliz, Ama…

Gerçekler Milletimize anlatılarak inandırıcı adımlar atılmalıdır.

Siyasî eğilimi ne olursa olsun fıtrî özelliklerini koruyabilmiş mevcut bilgili, bilinçli ve atılımcı insanlarımız bulunarak yetkilendirilmelidir.

Daha da önemlisi özgür iradeleriyle yalnızca Allah ve millet için hareket edecek düzeyli ve kökten yenilikçi insanlardan oluşacak Büyük Millet Meclisi’ne yol açılmalıdır.

Bunlar yapıl (a)mazsa 2019’ da karşıt cephe oluşturamadığımız ekonomik savaşın mağlubu olmamızı engellemeye Cumhurbaşkanımızın gücü de gücümüz de yetmeyecektir. Aslında önemli olan biz de değiliz. Ülkemiz kan kaybediyor.

Gerçek dostlar acı söyler. Ama Hak söyler.

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.