Koronavirüs Paniğine Yol Açan Kadın Domuz Yağı Kullanmış
Kayseri’de, kocasının ilişki yaşadığı kadını ondan uzaklaştırmak için, oturduğu apartmana domuz yağı sürdüğü iddiasıyla gözaltına alınıp, adlî kontrol şartıyla serbest bırakılan Bayan K.M.’nin (37) ifadesi ortaya çıktı. Olay, 52 ailenin yaşadığı apartmanda koronavirüs paniğine yol açmıştı. K.M., “Kocam başka bir kadın ile ilişki yaşıyordu. Beni dövdü ve sokağa attı. Bana, ‘Bunları istemsiz yapıyorum. Kendime hâkim olamıyorum’ dedi. Ardından da ‘bende büyü var, bir hoca bul ve bendeki büyüyü bozdur’ dedi. Hoca buldum. Ona durumumu anlattım. Hoca da, ‘Bana şu malzemeleri al ve kocanın ilişkisi olduğu kadının oturduğu yere git ve oraya sür’ dedi. Ben de bu yüzden oraya giderek, elimdeki sıvıyı sürdüm. Pişmanım.” dedi.
Bir Büyü İddiası, Bütün Toplumsal Sorunları Gün Işığına Çıkarttı
Muhterem Okuyucularım;
Mirat haber sitesindeki görevimiz, haberlere elimizden geldiği kadar dinî inançlarımıza ve ilmî gerçeklere uygun bir şekilde yorum yapmaktır. Ancak bazı haberlere hemencecik yorum yapmaktan çekinir ve olayın akışını tâkip ederek, nihaî sonucu beklerim. Aksi takdirde özellikle insanların da yer aldığı sosyal olaylarla ilgili yorumlarımız, eksik, yanlış ve hatta manevî açıdan kul hakkına girecek kadar tehlikeli olabilir.
Ne var ki sosyal medya aracılığıyla olayın aslının ortaya çıkmasını beklemeden birçok insanımız, haberde yer alan bayan hakkında önyargılı yorumlardan tutun da peşin hükümlere varıncaya kadar her türlü dedikodu ve gıybette bulundu. Maalesef bunların içinde ün yapmış bilim insanları ve siyasetçilerimiz de yer aldı.
Ne mi demediler? Bayan, başörtülü olduğu için, bir FETÖ ablası olarak Türkiye’de Korona virüsün yayılması için görevlendiriş bir ajan olduğu iddia edildi. İhtimal dâhilinde de olsa bazıları bu kadının psikolojik sorunlu bir şizofren olduğu yönünde fikirler üretti. Ama ifadeden de anlaşılacağı gibi bu bayan, ne bir FETÖ’cü, ne de bir akıl hastası. Karşımızda kendisini başka bir kadınla aldatan ve “Bana büyü yapıldı” gibi kurnazca kurgulanmış olduğunu düşündüğüm bir bahane ile yine kandırılan zavallı ve çaresizlik içinde olan saf fakat aynı zamanda cahil bir bayan var.
Mezkûr haber, Türkiye’nin sosyal yapısının ve aile hayatının ne kadar bozulduğunun açık bir göstergesidir. Şimdi bireysel ve istisanî gibi görünen bu olayı, toplumsal sorunlarıyla ve çözüm öneriyle tahlil etmek, ancak geniş kapsamlı bir rapor ile mümkündür. Ben yine de kısaca tespit ettiğim bazı sorun alanlarına üzerinde düşünülsün diye temas edeyim:
Değerli okuyucularım;
Bu süreçte ailelerimizin parçalanmasının, ahlâkî yozlaşmanın, dinî yönden toplumsal bilgisizliğin ve fikrî tembelliğin yanında sosyal ve vicdanî duyarsızlığın etkisiyle önyargılar alenileşirken, Korona virüsün yaygın olduğu bu dönemde bir de toplumsal çözülmeler meydana gelmesin. Aksi takdirde kargaşa ortamı oluşur, bu da anarşizme yol açar ve o zaman milletçe tam anlamıyla Allah’ın gazabına uğrarız. Artık hadiselerin sadece dış görüntüleri üzerinde odaklanma hastalığından kurtulmamız lazım ve kâinatı ilmî ile kuşatan Yaratan’ın kudretini görüp tevbe istiğfar ederek, kalben aklederek O’na sığınmamız ve kulluk bilinciyle başkalarının haklarını korumamız lazım.
Prof. Dr. Ali SEYYAR