SEÇMENLER OLARAK GÖREVLERİMİZ
Bir de oylarıyla kazandıran ve kaybettiren seçmenler olarak görevlerimiz vardır.
a. Kazananlara Duacı Olup Yalakalık Yapmamak
Oylarımızla bazı insanları kazandırabilmişsek ilk görevimiz onlara duacı olmaktır. Onların başarılı olmalarını dilemektir. Şu veya bu sebeple onlara asla yalakalık yapmamaktır, onları kibre düşürmemektir.
Yaşadığımız dönemlerde gördüğümüz en büyük ahlâksızlar iktidar sahipleri etrafında çıkar grubu oluşturanlar, yalakalık yapanlardır. Aziz Peygamberimiz Efendimiz bu meddah yalakaların tehlikesine dikkat çekmek içindir ki bir Müslümanın diğerinin yüzüne karşı yalakalık yaptığını gördüğünde, “Yazıklar olsun sana kardeşinin boynunu vurdun.”buyurmuşlardır.
Sahabi Mikdad b. Esved Hazreti Osman’la otururlar iken bir kişi gelerek Hz.Osman’a yüzüne karşı övgüler yağdırınca Mikdad yerden bir avuç toprak alıp kişinin yüzüne saçar ve şöyle der:
Aziz Peygamberimiz bize ‘yalakaları gördüğünüzde, onların yüzüne toprak saçınız,’ buyurmuşlardır.
b. Kazananları Sürekli Olarak Uyarmak
Duacı olmak yetmez, seçtiğimiz insanları sürekli olarak uyarmakla da yükümlüyüz. Sık sık hatırlatıyoruz; her bir Müslümanın temel görevlerinden bir tanesi de Marûf’u emretmek ve Münker’den sakındırmaktır. Marûf dinimizin emrettikleridir, ortak aklın kabul ettikleridir. İlmî verilerdir. Münker de Marûf’un zıddıdır.
Aşağılık duyguları içinde olan bir sözde aydınımızın Batı insanını şöylece övdüğünü şahit olmuştum:
“Batılı 4 senede bir seçimlerde iyice düşünür ve oyunu kullanır, dört sene boyunca da gerek duymadığı için yönetimle ilgilenmez.”
Övülen bu tavır fevkalade ilkeldir ve yanlıştır. Müslüman da iyice düşünerek ve danışarak gidip oyunu verir ama seçtiği insanları asla kendi haline bırakmaz/bırakamaz. Her an bir şekilde doğrulara çağırır, gördüğü yanlışlardan ötürü de uyarır.
Ünlü bir sosyoloğumuz Demokrasiyi konu alan eserinde şöyle diyordu:
“ Demokrasi, katılımcılıktır.”
Hani o putlaştırılan Demokrasi var ya İslâmi ilkeler yanında son derece basit, son derece yetersizdir.
Eğer demokrasi katılımcılık ise Müslüman zaten hayatı boyunca katılımcı olmak mecburiyetindedir. Çünkü Hayır’a çağrı, Marûf’u emir ve Münker olan kötülerden sakındırma ölüm gelinceye kadar her an yapmamız gereken görevimizdir.
Seçilenler de Uyarıları Dikkate Almalıdır
Ama sevgili kardeşlerim seçilenler de uyarıları dikkate almalıdır. Uyarılara kapalı olan yöneticilerde, uyarıları dikkate almayan kazananlarda hayır yoktur. Allah Kur’ân’ında Semûd kavmi örneğiyle uyarı sevmezleri şöylece yermektedir:
“Cezaya uğratılan Semûd kavmi için vahlanan Salih peygamber onlara şöyle dedi: Ey kavmim! Ben size Rabbimin buyruklarını tebliğ ettim ve size öğüt verdim, fakat siz dinlemediniz, çünkü öğüt veren uyarıcıları sevmiyorsunuz.” (el-Araf 7/79)
c.Seçimlerde Kaybedenleri Teselli Etmek
Müslüman seçmen olarak kaybedenleri teselli etmek, onlara karşı asla yıkıcı muhalefet yapmamak, yenilen kişilerin mücadele azimlerini tazelemek de görevimizdir.
Güzel kardeşlerim bitirirken çok çok önemli bir konu ya da dikkatinizi çekmek istiyorum.
Devam edecek
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi