Filipinler Cumhurbaşkanı Rodrigo Duterte, insan hakları savunucularına karşı kullanılabilecek ve muhalefetin siyasi kampanyalarda çok kullanabileceği bir terörle mücadele kanunu imzaladı. Cumhurbaşkanı sözcüsü Harry Roque, Duterte’nin hükümetin terörizmi silme taahhüdünü göstermekte olan bu Terörle Mücadele Yasası’nı imzaladığını söyledi. Duterte, koronavirüs salgını sırasında terörle mücadele eylemini Kongre’nin her iki kamarasında izlemişti. Muhalifler, Yüksek Mahkemede yasanın anayasaya uygunluğunu sorgulayacaklarını söylüyor. Yasayı başlatan askeri yetkililer, ülkenin yasaya ihtiyaç duymasının bir nedeni olarak, ‘DAEŞ bağlantılı’ olduğunu iddia ettikleri Güney Filipinler’deki Müslüman Moro adasının bağımsızlığını isteyen Ebu Seyyaf savaşçıları da dahil olmak üzere “terörizm” tehdidinden bahsetti.
Yasa, güvenlik güçlerine, bireysel savaşçılara ve silahlı gruplara karşı savaşma yetkisi veriyor. Hukuk uzmanları, muğlak maddelerin ayrımcı uygulamalara, gizlilik ihlallerine ve sosyal medya da dahil olmak üzere barışçıl muhalefetin bastırılmasına izin verebileceğini söylüyor. Duterte’nin onayı, Birleşmiş Milletler’in Filipinler hakkındaki raporunu, kamuoyunda şiddeti kışkırttığı ve hak ihlallerini teşvik ettiği için seçmesi sonrasında geldi. Terörle ilgili sözde savaşının bir parçası olarak yapıldı, burada 100.000 kişiyi ve şüphelileri öldürmeye söz verdi, yasadışı olarak bunları vuran polisi de affetmeyi taahhüt etti.
Eskiden Malezya ve Endonezya gibi Müslüman bir ülke olan Filipinler, İspanyol sömürgesi sırasında baskılar ve katliamların ardından Cizvit papazları tarafından Hristiyanlaştırıldı. Ancak güneyde hala ağırlıklı Müslüman adalar yer almakta ve bunlar da kuzeyden kopmak ve bağımsız olmak istemekte. Müslümanlara karşı yaklaşık 50 yıldır artmakta olan bir işgal ve zulüm kampanyası devam etmekte.