islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
34,4780
EURO
36,4367
ALTIN
2.954,01
BIST
9.294,64
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
18°C
İstanbul
18°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
18°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
9°C
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
11°C

Hurma Bahçesini Hak Yolunda Hibe Eden Sahabi: Hz. Ebû Dahdâh (r.a.)

Hurma Bahçesini Hak Yolunda Hibe Eden Sahabi: Hz. Ebû Dahdâh (r.a.)

Künyesi Ebu Dahdah olan Hz. Sabit b. Dahdah ve eşi Hz. Ümmü Dahdah, Medine’de İslâm yayılmaya başlayınca birlikte Müslüman olan ve birlikte hayır işleyen cömert sahabilerdendi.

En Çok Sevdiği Hurma Bahçesini Tasadduk Etmesi

Hz. Ebû Dahdâh’ın iki hurma bahçesi vardı. Birisinde tam 600 hurma ağacı bulunmaktaydı. “Kim Allah’a güzel bir ödünç takdiminde bulunur ki Allah da ona kat kat karşılık versin” (Bakara: 245) âyeti nâzil olunca Hz. Ebû Dahdâh, Efendimize (sav) koşarak şu soruyu sordu: “Ya Resulullah, Allah’ın kimseden ödünç almaya ihtiyacı olmadığı halde bize verdiği maldan, bizim adımıza borç mu istiyor?” Peygamberimiz (sav) ona şu cevabı verdi: “Evet, O, vereceğiniz bu ödünç şey ile sizi cennete koymak istiyor.”

Bunun üzerine Hz. Ebu Dahdâh, “Ebu Dahdâh’ın anası da beraberinde mi?” sorusuna Resulü Ekrem (sav), “Evet” buyurdular. Bu sefer “Ebu Dahdâh’ın hanımı da beraberinde mi?” diye sordu. Resul-ü Ekrem (sav) yine “Evet” dedi. Sevincini gizleyemeyen Hz. Ebu Dahdâh, “Öyle ise elini uzat Ya Resulullah” dedi. Efendimiz (sav) elini uzattığında Hz. Ebu Dahdâh, şöyle dedi: “Benim iki hurma bahçem var…Vallahi bunlardan başka bir malım da yok. Bu iki bahçeyi Allah için veriyorum.”

Bunun üzerine Peygamberimiz (sav) ona şu teklifte bulundu:

“Onlardan birisini Allah için tasadduk et, diğerini de kendinin ve çocuklarının geçimi için ayır”. Hz. Ebû Dahdâh ise şunları söyledi: “Ya Resulullah; Seni şahit tutuyorum. Ben içinde altı yüz tane hurma ağacı bulunan bahçelerimin en iyisini Allah için ayırdım.” Peygamberimiz (sav) de o anda hemen ona şu müjdeyi verdi: “Bu yaptığına karşılık olarak Ebu Dahdah’a cennette dalları meyve yüklü nice ağaçlar verilecektir.”

Hz. Ebû Dahdâh, en çok sevdiği bahçesini tasadduk ettikten sonra o sırada hanımı ile çocukları bulunduğu o bahçeye koştu. Ve hanımına şöyle seslendi: “Ey Hatun; Kendin ve çocukların iyiliği için çocukları al ve sevgiyle hemen bahçeden çık. Ben bahçeyi kıyamet günü karşılığını vermesi için gönül hoşluğu ile Rabbime ödünç verdim. Hiç şüphesiz insanın en hayırlı azığı ahirete gönderdikleridir.” Bunu işiten hanımı Hz. Ümmü’d Dahdah, mallarının Allah’a verilmesine çok sevindi ve şöyle dedi: “Alış verişin hayırlı olsun. Allah satın aldığın şeyi sana mübarek kılsın.” Hanımı, çocuklarını hemen bahçeden çıkardı ve ellerinde bulunan hurmaları alıp yere bıraktı. Sonra bahçeden çıkıp, bahçeyi teslim ettiler. Bu olaydan sonra, şu âyet nazil oldu:

“Kim ki, Allah’a karşılıksız güzel borç (karz-ı hasen) verir de bu borcu ona (mükâfat olarak) kat kat fazlası ile öder. Kısıtlayan da bol bol veren de Allah’tır. Döndürüleceğiniz yer, O’nun katıdır.” (Bakara; 2/245).

İhtiyaç Sahiplerinin İşini Görmesi

Hz. Enes b. Mâlik‘in rivayet ettiğine göre bir gün bir Müslüman, Allah Resulü’nün (sav) yanına gelerek, ona derdini açtı ve şöyle dedi: “Ey Allah Resulü; Falanın aşılık hurma ağacı var, benim hurma bahçemi onun bu ağacı ile aşılamak istiyorum. O ağacı bana vermesi için emir buyurur musunuz? Mutlaka o ağaçla bahçemi kurmam gerekiyor.” Allah Resulü (sav), onu kırmadı ve bu kişinin samimî ricasını, hurma ağacı olan diğer insana iletti. Bunu yaparken de Peygamberimiz (sav), ona şu müjdeyi de verdi: “Eğer hurma ağacını ona verirsen, sen de buna ona karşılık cennette bir hurma ağacı kazanırsın.” Ancak her nedense ağaç sahibi, özür dileyerek, ağacını vermeyeceğini söyledi. Allah Resulü (sav), o kişiye daha fazla ısrarda bulunmadan konuyu kapattı. Ve malum istekle gelen Müslümana yaşananları üzülerek iletti. Tam bu sırada Hz. Ebu Dahdah yanlarına geldi ve o da bu durumdan haberdar oldu.

Yerinde duramayan Hz. Ebu Dahdah, hemen ağaç sahibinin yanına giderek, ona şu cazip teklifi sundu: “O bir ağacını benim şu şu yerdeki hurma bahçeme karşılık bana satar mısın?” der demez ağaç sahibi, bu teklifi tereddütsüz olarak hemen kabul etti. Çünkü maddî açıdan çok kârlı bir alışveriş yapmıştı. Diğer taraftan manevî yönden daha büyük bir kazanç elde ettiğine inanan Hz. Ebu Dahdah, bu sevinçle hızlıca Allah Resulü’nün (sav) yanına giderek, O’na (sav) şunları söyledi: “Ey Allah Resulü! Ben bahsedilen hurma ağacını, hurma bahçeme karşılık satın aldım. O ağacı sana veriyorum. Onu istediğine verebilirsin.” Allah Resulü (sav), Hz. Ebu Dahdah’ın bu hareketinden dolayı çok memnun oldu. Sevinçten orada bulunan ashabına dönerek defalarca şöyle dedi:

“Cennette Ebu Dahdah için dikilen nice ağaçlar var.”

Madem Peygamberimiz (sav) alenî olarak bu sözleri sarf etti, o halde Allah, bu cömert sahabiye gibi günümüzün hayırsever Müslümanlarına da ahirette akılların hayal bile edemeyeceği lütuflar ihsan edecektir.

Prof. Dr. Ali SEYYAR

MİRATHABER.COM – YOUTUBE

ETİKETLER: Manşet
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.