islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
34,4764
EURO
36,4423
ALTIN
2.951,48
BIST
9.375,01
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
18°C
İstanbul
18°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
18°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
9°C
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
11°C

Çocuğumun Hassas Olup Olmadığını Nasıl Anlayabilirim?

Çocuğumun Hassas Olup Olmadığını Nasıl Anlayabilirim?

Hassasiyet veya duyarlılık, bir kişinin duygulu bir hâlde olmasıdır. Bir başka deyişle hassasiyet, belirli bir yönde veya genel olarak duyumları ve duyguları algılayabilme kabiliyetidir. Duyarlılık türlerini ikiye ayırabiliriz. Fizyolojik duyarlılık, duyum organlarının, temas, dokunma, işitme, koklama gibi süreçlerden sonra bedendeki değişimdir. Mesela vücut ısısının değişmesi ve sancı gibi. Psikolojik duyarlılık ise dış tesirin, insanın iç âlemini etkilemesidir. Mesela his, düşünce, acı, hüzün ve mutluluk gibi psikolojik duyarlılıklar, bir kişide çok belirgin ise, o kişinin ileri derece hassas olduğunu söyleyebiliriz. Bu durum, çocuklar için de geçerlidir.

Hassas çocuklar, diğer çocuklara nazaran daha duygulu olur. Duygu, merhameti, sevgiyi ve tefekkürü besleyen meleke olduğu için, hassas çocuklar, sıkıntı içinde olan yabancı bir insanın veya hayvanın hâline acıyıp, ona şefkatle yaklaşır. Hassasiyetin korunması ve gelişmesinde duygunun önemli bir unsur olduğunu gören ahlâk bilimcileri, duygu ahlâk ekolünün (hasse-i ahlakiye) oluşmasına vesile olmuştur. Ahlâk felsefesinin bir kolu olan hasse-i ahlâkiye, ihtisasın, yani duyumun, ahlâk ile yakından bir münasebetin varlığını öne süren, adalet ve merhamet gibi yüce duygu ve duyumların, insanları ahlâken güzelleştirdiğini ve dolayısıyla güzel ahlâkın kaynağının ulvî hislerin olduğunu savunan bir ahlâk okuludur.

Buna göre, haz ve lezzet, ahlâkın maksadı değildir. Maksat, yüksek duygularla ruhun tatminidir. Ahlâkî vicdan, akıldan ve vücuda bağlı duygulardan ayrıdır ve daha elzemdir. Buna göre, ahlâklılık, akıl sahibi insandan ziyâde, hissî (duygusal) insandan yola çıkarak dirilebilir. İnsan faaliyetlerini yönlendiren sebepler, akıl yoluyla kavranabilir olanlardan çok, duygu, ilham ve sezgi yollarla anlaşılabilen değerlerdir. David Hume’nin (1711–1776) ifade ettiği gibi akıl, tutkularımıza yol gösterebilir. Ancak, tutkuları yargılayamadığı için, ahlâk, akıl yargılarıyla değil, duygu ve tutkularla anlaşılabilir. Kısacası hassas çocuklar da, başkalarına karşı merhametli ve saygılı olacağı için, başkalarına karşı iyilik etme duygusunu da geliştirebilir.

Çocuklardaki Hassasiyeti Ölçen Bir Formül Var Mıdır?

Çocuğumuzun hassas olup olmadığını anlayabilmek için, aşağıda Rolf Sellin’in “Çocuğum Aşırı Duygusal: Ne Yapmalı?” kitabında yer alan 24 sorudan milli kültürümüze uygun olan 20 soruyu aldım. Bu sorulara bir göz atınız ve “Evet” veya “Hayır” olarak cevap veriniz. Sonradan sonucu birlikte tahlil edelim:

  1. Çocuğunuz, kendiliğinden başkalarının haklarına saygı gösteriyor mu?
  2. Çocuğunuz, başka birisinin haksızlığa uğraması karşısında rahatsızlık duyar mı?
  3. Çocuğunuz, sevdiği bir yiyeceği veya herhangi bir şeyi kendiliğinden ve seve seve başkalarıyla paylaşır mı?
  4. Çocuğunuz, kendisi ile ilgili yüksek beklentiler içinde midir?
  5. Çocuğunuz bir şeyi başaramadığında üzülür mü, öfkelenir mi?
  6. Çocuğunuz evinizin bir odasında herhangi bir küçük değişikliği dahî hemen fark edebiliyor mu?
  7. Çocuğunuz, ailevî sorunları karşısında iştahsızlık veya uyku bozukluğu gibi tepkiler gösteriyor mu?
  8. Çocuğunuz, başka bir çocuğun eleştirisi karşısında kendisine yapılmış duygusuna kapılıyor mu?
  9. Çocuğunuz, başkalarının kendi aralarında yaşadıkları ihtilafı çözmek için gayret gösteriyor mu?
  10. Çocuğunuz, başkasının iç âlemindeki durumunu kolayca anlayabiliyor mu?
  11. Çocuğunuz, çok erken safhada başkasının derdini kavrayabilmekte midir?
  12. Çocuğunuz, başkalarını gözlemleyebilip kendini onların hâline koyabiliyor mu?
  13. Çocuğunuz, kurallara riayet konusunda hassas mıdır?
  14. Çocuğunuz, başkalarını teselli ediyor mu?
  15. Çocuğunuz, başkalarına karşı hoşgörülü olmakla beraber kendisi için sıkı kurallar mı uyguluyor?
  16. Çocuğunuz, sık sık vicdan azabı duyar mı ve hata yaptığında kendini yargılar mı?
  17. Çocuğunuz, aile kurallarını ebeveynlerden daha titiz mi uygular?
  18. Çocuğunuz, ev hayvanlarıyla oynarken, tabiatı teneffüs ederken, dinlediği hikâyeleri veya müziği büyük bir içtenlikle içsel dünyasında yaşar mı?
  19. Çocuğunuzun başta ebeveyn olmak üzere yakın akraba çevresinde ileri derecede hassas olan insanlar var mıdır?
  20. Çocuğunuz, daha çok sakin ve dinlendirici oyunlar mı oynar?

Nihaî Değerlendirme

Çocukların hassasiyet derecesini ölçmeye yarayan bu soru listesinde yer alan 20 sorudan yarısından fazlasına “Evet” olarak cevap verdiyseniz, çocuğunuzun büyük bir ihtimalle ileri derecede hassas bir çocuk olduğunu söyleyebiliriz. Ne var ki bu tespit, verdiğiniz cevapların arkasında yatan şahsî görüşünüzün bir yansımasıdır.

Bu teşhiste şunu da dikkate almakta fayda vardır. Bir insan, ya yüksek hassasiyet gösteren bir karaktere sahiptir ya da değildir. Hassasiyet özelliği, genelde doğuştan gelen fıtrî bir özelliktir ve iyi değerlendirilirse genelde devamlılık arz eder. Çocuklara yanlış terbiye verildiğinde bu özellik, yavaş yavaş kaybolabilir. Bazen bu özelliği kaybetmiş bir çocuk, bir kriz dönemi yaşayabilir ve bu süreçte aşırı hassas olabilir ama bu durum, eğer müspet anlamda müdahale edilmediğinde, devam etmeyebilir.

Bir başka ifadeyle hassasiyet, güzel bir ahlâk eğitimi ile yeniden ihya edilebilir ve geliştirebilir. Burada ailelerin önemi büyüktür. Diğer yandan ileri derecede hassas çocuklar, sahip oldukları diğer şahsî özellikleriyle sebebiyle birbirilerinden çok farklıdır. Bununla beraber sahip oldukları ortak hususiyet, hadiseleri idrak etmedeki ustalıklarıdır. Hassasiyet, güzel ahlâk ilkeleriyle birleştiğinde çocuklarımız, büyüdükçe güzel insanlar olarak toplum nezdinde imrenilecek kadar örnek insanlar olacaktır.

Bunun için, ahlâkı tamamlamak için gönderilen sevgili Peygamberimizin (sav) tavsiyelerine uymak, yeterlidir. Nasıl mı? İsterseniz ilk önce ebeveynler olarak bir yetim çocuğun başını okşamakla başlayabiliriz. Ebeveynler, ne kadar hassas ve başkalarına karşı ne kadar merhametli olursa, çocukları da o derece duyarlı olacaktır.

Prof. Dr. Ali SEYYAR

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.