YAZ SICAĞI, DENİZ KEYFİ, MÜSTEHCEN POZLAR, SERVET, ŞEHVET, ŞÖHRET

Dr. Vehbi KARAKAŞ 

Başlıktaki kelimelerin cazibesi, sakın seni alabora etmesin. Senin haramlara dalma ve günahlara dadanma cesaretini artırmasın. Çünkü sen ey insan, her mevsim, her an, her nimetle imtihandasın. Yaz sıcağı ile deniz keyfi ile servetle, şehvetle, şöhretle imtihandasın. Zaten dünyanın tamamı bir imtihan yurdu. Aklın erdiği andan itibaren sınavdasın.  

Dünyada var olan her şey senin için ya ahiretteki ebedî cenneti kazanma vesilesi olacak ya da kaybetme. Seni her an gören ve gözeten bir Rabbin var, unutma. Sağında ve solunda, yaptıklarını ve konuştuklarını yazan ve her şeyi kayıt altına alan Allah’ın kameraman melekleri var. Öyleyse nerede olursan ol, Onun kurallarını çiğneme. Yaz geldi diye soyunarak sokağa, sahneye çıkma. Denize atlayıp müstehcen pozlar vererek medyada ve sosyal medyada kendini teşhir ve rezil etme, çıplak ve yarı çıplak pozisyonlarınla milyonlarca insanı günaha sokma, milyonlarca insanın günahını, vebalini omuzuna alma. Sende bu vebale dayanacak omuz yok. Ahiret yolcusu olduğunu, mahkeme-i Kübra’da hesaba çekileceğini unutma. Bak Allah Teâla ne buyuruyor: “İnsanların hesaba çekilecekleri zaman yaklaştı. Hâlbuki onlar hala gaflet içinde aldırmıyorlar.”

Sen Müslümansın, gayr-i Müslimler gibi yaşayamazsın. Dürüst olmak, ahlaklı olmak, Allah’ın emirlerine saygı, yarattıklarına şefkat göstermek senin görevin. Bu dünyada haram ve günahların içinde gülüp eylenenler ahirette ağlayacak. Bu dünyada yalancı cennetini yaşayanlar, ahirette ebedî ve hakiki cennetini kaybedecekler. Ey insan! Sen Müslümansın! Ahireti unutmuşlar gibi yaşama. Helal dairesi geniştir. Harama girme. Sen Müslümansın. Çalıp çırpamazsın, zulüm edemezsin, birilerinin malına çökemezsin. Zina, aldatma, taciz, tecavüz ve istismar gibi iki dünyanı da cehennemleştiren rezilliklere tenezzül etme. Çünkü sen Müslümansın. Rüşvet alamazsın, rüşvetle iş göremezsin. Kin, nefret, haset, yalan, gıybet, iftira, birinin ayağını kaydırmak, birilerinin kuyusunu kazmak, birilerinin arasını bozmak sana yakışmaz. Çünkü sen Müslümansın. Müslüman, Allah’ın rızasını her şeyin önüne alır. Hangi eylemde Allah’ın rızası olduğunu, hangisinde olmadığını sormadan adımını atmaz. Sen Müslümansın, cennetini ve Cennetteki ebedî zevklerini bu fani dünyada fani bir surette bitirmeyi göze alamazsın.  

Müslümanın dünya nimetlerinden istifadede örneği Hz. Muhammed (sav) ve ailesidir. Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (sav) eşleri, peygamberimize hallerini arz ettiler, gelen ganimetlerden kendilerine de pay ayrılmasını, dünya hayatının zevklerinden kendilerinin de istifade etmelerini istediler. Allah Teala şu ayetleri indirdi: 

يَٓا اَيُّهَا النَّبِيُّ قُلْ لِاَزْوَاجِكَ اِنْ كُنْتُنَّ تُرِدْنَ الْحَيٰوةَ الدُّنْيَا وَز۪ينَتَهَا فَتَعَالَيْنَ اُمَتِّعْكُنَّ وَاُسَرِّحْكُنَّ سَرَاحاً جَم۪يلاً وَاِنْ كُنْتُنَّ تُرِدْنَ اللّٰهَ وَرَسُولَهُ وَالدَّارَ الْاٰخِرَةَ فَاِنَّ اللّٰهَ اَعَدَّ لِلْمُحْسِنَاتِ مِنْكُنَّ اَجْراً عَظ۪يماً  

“Ey peygamber! Eşlerine söyle: “Dünya hayatını ve güzelliklerini istiyorsanız gelin size bir şeyler vereyim sonra da güzellikle sizi serbest bırakayım. Yok eğer Allah’ı, resulünü ve âhiret yurdunu istiyorsanız şunu bilin ki Allah, içinizden güzel davrananlara büyük bir ödül hazırlamıştır.”

Peygamber hanımları ne akıllı hanımlar idiler ki Allah ve Rasulü’nü tercih ederek sade hayata razı oldular.Peygamber eşleri, müminlerin anneleri olarak yaşadılar ve cennete uçtular. 

Rasulullah (sav), hem peygamber ve hem de devlet başkanı idi. Buna rağmen çok sade bir hayatı vardı. Hz. Ömer (ra) ziyaretine gelmiş, onu bir hasırın üstünde yan üstü yatarken bulmuştu. Rasulullah (sav) uyandığında hasırın Rasulullah’ın (sav) teninde izler yaptığını görmüş ve ağlayarak şöyle demişti: “Reva mı ey Allah’ın Rasulü! İran’ın Kisraları, Bizansın Kayserleri saraylarda yaşasın, tüy döşeklerde yatsın, lüks sofralarda yemek yesin. Allah’ın Rasulü, âlemlerin rahmeti bu hasır üzerinde acılar çeksin, reva mı?” Ömer’in bu sorusuna sevgili peygamberimizin, cevabı hepimize ders olacak mahiyette idi. Buyurmuşlar ki: “Ey Ömer! İstemez misin, dünya onların, âhiret de bizim olsun.”  

Allah dostu ne güzel söylemiş: “Zaman gösterdi ki cennet ucuz değil, cehennem dahi lüzumsuz değil.”Vesselam.  

,