Cam yumuşak ve işlenebilir bir malzemedir. Renkleri, transparanlığı sayesinde, çok sayıda teknikle, çeşitli enstrümanlar kullanarak büyüleyici eserler yaratmak mümkündür. Tasarımlar hayal gücüyle sınırlıdır. Sanatçının bilgi, becerisi, emeğiyle yaratılan eserler bulunduğu mekânın özellikleri ve ışığının katkısıyla değerini arttırır.
20 yy başlarından itibaren vitray sanatı süsleme, yapım ve kalıp yöntemlerinde önemli değişiklikler meydana getirilmiştir. Dini konulu vitray desenlerinin ve kullanım amaçlarının dışına çıkılmaya da başlanmıştır. Kullanım yerleri de değişkenlik göstermeye başlandığı gibi seri üretimli vitray yapımlarına da başlandı. Önceleri sadece sanatçıların işi olan vitraycılık atölye hatta fabrika üretimleri şekline de dönüştü. Dini konulu süslemelerin yerini manzara, insan figürleri, zarif bezemeler, çiçek motifleri ve geometrik desenler alamaya başladı.
Vitray, artık yalnızca dini ve görkemli yapılarda kullanılan bir süsleme olmaktan çıkmıştır. Aynı zamanda evler, salonlar, vb için dekoratif unsur şeklinde de kullanılır hale gelmiştir.
Revzen-i menkūş;
Bugünkü adı vitray olan ve daha çok cami duvarlarının iç yüzlerinde görülen bezemeli pencere camlarıdır. Avrupa sanatının kurşun çerçeveli vitraylarının gelişiminde büyük etkisi olan Bizans örnekleri yapım tekniği bakımından Osmanlılar’ ınkinden farklıdır. Bizans vitrayında geometrik biçimli (köşeli veya yuvarlak) küçük cam levhalar renklendirilmiştir. Bazen de desenlerle bezenerek ahşap, pişmiş toprak, taş veya kurşun çerçevelere geçirilmiştir. Bizans vitray örneklerini veren en önemli yapılar San Vitale Kilisesi, İstanbul’da Pantokrator Kilisesi (Zeyrek Camii) ve Khora Manastır Kilisesi’dir (Kariye Camii).
Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait nakışlı pencereler, camların alçı şebekeler içinde yer alması bakımından değişik bir özellik gösterir. Osmanlı pencerelerinde bir adım daha ileri gidilerek çift camlı bir düzenlemeye ulaşılmıştır.
Nakışlı pencere camilerde, saraylarda ve hatta özel evlerde süslemenin ana elemanlarından biri durumuna gelmiştir. Süleymaniye Camii ve İmareti’ nin inşaatına ait defterlerdeki kayıtlarda, 1557 yılında çalışan sanat erbabı arasında camcı ustalarının da adları verilmiştir.
Osmanlı binalarındaki vitraylar düz ve kemerli pencerelerin her ikisinde de görülmektedir.
MİRATHABER.COM – YOUTUBE