islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
34,5192
EURO
36,1876
ALTIN
2.964,12
BIST
9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
17°C
İstanbul
17°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
19°C
Cumartesi Az Bulutlu
9°C
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
9°C

DAEŞ’in İnanılmaz Terör Faaliyetleri

DAEŞ’in İnanılmaz Terör Faaliyetleri
27 Aralık 2021 09:36
A+
A-

DEAŞ’ın ‘Türkiye emiri’ Mustafa Dokumacı’nın teslim olup, etkin pişmanlıktan faydalanan eşi Ulkar Mammadova, adını Hacer olarak değiştirmesinin nedenini “Eşim kıskanç biriydi. Türkiye’de insanların aklına çikolata gelmesin diye bana Hacer ismini takmıştı” diye anlattı.

TERÖR örgütü DEAŞ’ın Türkiye’deki saldırılarının planlayıcılarından olduğu iddia edilen Mustafa Dokumacı’nın eşi Ulkar Mammadova, ekim ayında teslim oldu. İçişleri Bakanlığı’nın arananlar listesinde ‘mavi listede’ bulunan ve Interpol tarafından da Kırmızı Bülten ile aranan Mammadova, 9 Ekim günü, Adıyaman TEM Şube Müdürlüğü’nde sorgulandı.

“Canlı bomba eyleminde kullanılabilecek nüfus cüzdanı taşıdığı” şeklinde hakkında istihbari bilgi bulunan Mammado-va, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanarak 76 sayfalık ifade verdi. Mammadoava, 60 kişiyi teşhis edip, DEAŞ içinde faaliyet gösteren 113 kişi hakkında bilgi aktardı. 6 yıl Suriye’de kalan Mammadova hakkında 2 Kasım günü, ‘silahlı terör örgütü üyeliği’ suçundan Adıyaman 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Davanın ilk duruşması 29 Kasım günü ya-pıldı.

SOSYAL MEDYADA TANIŞTIM

Azeri kökenli Mammadova, mahkemedeki savunmasında, eşiyle sosyal medya üzerinden tanıştığını, Türkiye’ye okuma düşüncesiyle geldiğini, ev-lendikten sonra, 2014 yılında Suriye’ye geçtiklerini anlattı. Eşinin zorlamasıyla DEAŞ’ın kontrolündeki bölgede bulunduğunu, herhangi bir örgütsel faaliyet içinde yer almadığını ileri süren Mammadova, “Ben çocuklarım için Suriye’ye gittim. Gözü dönmüş olan eşim çocuklarımı alıp savaşın ortasına götürecekti. Bir anne olarak buna nasıl izin verecektim” dedi.

GAR SALDIRGANINI TANIYORDU

Mammadova, DEAŞ’ın gerçekleştirdiği ve 103 kişinin hayatını kaybettiği Ankara Tren Garı canlı bomba eylemine ilişkin olarak da “Patlamayı yapan kişiyi eşim tanıyormuş. Beraber Suriye’ye gidip gelmişler. Ama ben tanımıyorum. Ben hiçbir terör eylemini tasvip etmiyorum. Ben DEAŞ’ın kontrol ettiği yerde sadece basit bir yaşam sürüyordum” iddiasında bulundu.

ELE VERECEĞİMİ BİLİYORDU

Mammadova, örgüt içinde kullandığı Hacer kod adına ilişkin olarak da şunları ifade etti:

“Suriye’de bulunduğum sırada DEAŞ’ın kontrol ettiği bölgedeydim. Ancak herhangi bir görev almadım. İsmim olan Ulkar, Türkiye’de bir bisküvi, çikolata markası. Eşim kıskanç biri olduğundan bu isim telaffuz edildiğinde insanların aklına çikolata gelmesin diye bana ‘Hacer’ ismini takmıştı. 2020 yılı ağus-tos ayında eşim hava saldırısında öldü. İdlib’de bulunduğum sürede eşim sürekli bir şeyleri araştırıyordu. Eşim tehlikeli bir adamdı. Beni göndermedi. Çünkü gidersem onu ele verebileceğimi biliyordu.”

MAMMADOVA, “Eşim öldürülünce, kardeşi Suat Dokumacı’ya eşimin öldüğünü, dönmek için yol aradığımı söyledim. Eşimin kardeşine Türk askeri birliğine teslim olmamı söylemişler. Ben de Türk askeri bölgesine gidip teslim oldum” dedi.

SAVCI SAMİMİ BULMADI

DURUŞMA savcısı verdiği mütalaasında sanığın yasal olmayan yollarla Türkiye’ye giriş yaptığını, etkin pişmanlıktan faydalanabilmek için örgütün faaliyeti ve yapısı çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili samimi ve eksiksiz olarak bilgi verilmesi gerektiğini belirterek, “Ancak sanığın eşi olan Mustafa Dokumacı’nın örgüt içerisindeki konumu da nazara alındığında, sanığın bildiklerini samimi ve eksiksiz şekilde beyan etmediğinin ve kontrollü etkin pişmanlık beyanında bulunduğunun tarafımızca değerlendirilmesi karşısında, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümleri tatbik edilmeksizin üzerine atılı DEAŞ silahlı terör örgütüne üye olma suçu açısından cezalandırılmasına karar verilmeli” dedi.

CEZA VERİLMEDİ TAHLİYE EDİLDİ

Savunmaların ardından mahkeme heyeti, oy birliğiyle “Sanığın DEAŞ silahlı terör örgütüne üye olduğu kanaatine varıldığı, ancak gönüllü olarak teslim olup, örgütün yapısı ve faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili bilgi verdiği gerekçesiyle” hakkında ceza verilmesine yer olmadığına hükmetti. Sanığın tahliyesine karar veren mahkeme, yurt dışına çıkmama şeklindeki adli kontrol kararını da kaldırdı.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.