S-400 bize de lazım

Türkiye’nin Rusya’yle anlaşarak almaya karar verdiği S-400 modern hava savunma sistemlerine Amerika’nın sorun çıkarması hem anlamsızdır hem de haksızdır. Üstelik diğer NATO üyelerinin  bunları kullanmasına izin verilmiştir. Hükümet anlaşmayı sonuçlandırmalıdır.

NATO müttefiğimiz Amerika Birleşik Devletleri hava savunma sistemlerimizi modernize etmemiz için Rusya Federasyonu’nun savunma sistemlerini satın almamızı istemiyor.

Kısa süre önceÇin’in İpekböceği füzelerini de almamamız için olay çıkarmışlar, eksen kaymasıdiye dünya medyasında yaygara çıkarmışlardı. Bu sefer de bağıra çağıra engellleriz diyorlar.

Neden S-400?Çünkü S-300’lerin bir sonraki teknolojisi olan bu füzeler, özellikle saldıran uçaklara karşı ülkemizi savunmak için gerekli.

Dahası, Rusya’dan alacağımız savunma bataryalarının sayısı çok az,bunları aslında kendimiz üretmek ve teknolojisini öğrenmek için alıyoruz. Gerekirse NATO sistemlerine uyumlu hale getirebiliriz.

Türkiye’nin nisbeten askeri teknolojide geride kaldığı alan füzeler. S-400 de 400 kilometre menzilli füzelerin uçaklar üzerine ateşlenmesiyle çalışan ve eski S-300 sistemlerinin geçen 10 yılda yenilenmesiyle elde edilen Batı’dakilerin de ilerisinde savunma yöntemi.

Amerika ve Avrupa’yı neden rahasız etsin?

Komşumuz Yunanistan da NATO üyesi. Ayrıca onu tehdid eden bize göre çok daha az düşman var. Aslında Yunanistan’ın yegane hasım olarak gördüğü biziz.

Fakat Yunanistan elini kolunu sallaya sallaya Rus S-300 hava savunma sistemlerini alıp bizim sınırlarımıza yerleştirmişti. Buna kimse ses çıkarmadı.

Halbuki askeri konularda Amerika’nın takip ettiği Truman Doktrini,her iki ülkeye de aynı şekilde yaklaşmak, ikisini eşit tutmak ve yardımlarda bile 10’a 7 oranında arada bir denge sağlamaya dayalıdır. Türkiye ile Yunanistan NATO’ya bile aynı gün girdi.

Yunanistan’ın rahatça envanterine aldığı bir sistemi Türkiye daha da yenisini, hem de parçalayıp, kendine uygun hale getirip, NATO’yla uyumlulaştıp alıyorsa buna kim ne diyebilir?

Dahası NATO üyesi Bulgaristan da S-300’lere sahip. Üstelik gene bizim sınırımızda, bizim uçaklarımıza karşı.

Bitmedi, AB’nin çakma üyesiKıbrıs Rum Kesimi de Türk F-16’larında karşı minicik adanın güneyini S-300’lerle doldurdu.

Bitmedi, Beşar Esad da de bizim alacağımızS-400 sürümünü Suriye’ye konuşlandırdı. Hem de FETÖ ajanlarının hazırlaması ve o zamanki başbakanın acele emir vermesi sonucu Rus uçağınının düşürülmesinin hemen ardından.

Bitmedi İran zaten uzun süredir S-300 ve bunların kendine göre uyarlanmış sürümlerine sahip.

Çevremizde bunlardan bir tek Irak’ta yok. Onlarda da olsa zaten PKK’yı F-16’larla vurmamız çok güçleşirdi.

Yani Rusya, Bulgaristan, Yunanistan, Kıbrıs Rum Kesimi, Suriye, İran, Ermenistan’da bu füzeler var, bize doğrultulmuş vaziyette.

Yani Türkiye’nin Kuzeyindeki, Kuzeybatısındaki, Batısındaki, Güneyindeki, Güneydoğusundaki ve Doğusundaki  bütün komşularınca Rus S-300 ve S-400’ler bize karşı yerleştirilecek, hatta bunların ikisi NATO ülkesi olacak, ama biz de alalım dediğimizde, “yok sen NATO ülkesisin alamazsın” denecek.

Yoksa bunların Türkiye’ye konuşlanmasına karşı olmalarının nedeni ileride Türkiye’ye karşı bir hava saldırısı planlaması mı? Yeni yapılmakta olanRakka’nın batısındaki muazzam ABD/PKK hava tesislerinden Türklere saldırı mı planlanması? Bunlara inanamayız.

S-400’leri derhal almamız gerekir. Dahası Cruise tipi yavaş seyreden ABD seyir füzeleri Savaş Baltalarını da durduracak daha hafif ve zırhlı araçlardan atılan Rus ZSU-23-4, Toror, Pantsir-S1, 2K22 Tunguska tarzı füze sistemlerini de envantere almalıyız. Onları inceleyip muadillerini kendimiz yapmalıyız.

Ne olursa olsun bu sefer Amerika’nın silah yasaklama baskısına dik durmamız lazım.

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi