Akparti siyasette her zaman kendine has, Sayın Cumhurbaşkanının şahsına münhasır politikalarla seçmenin dikkatini çekerek ve ilgisini cezbederek bugünlere kadar gelmiştir.
Sayın Cumhurbaşkanı ekip çalışmasından ziyade kişisel becerisiyle seçmenin %52 sinin oyunu alacak beceriyi gösterebilmiştir siyasi yaşamında. Bugüne kadar Akparti de siyaset yapanların çoğunluğu bu başarının sermayesine katkı sağlayacağı yerde makam mevki elde etmek için Erdoğan sermayesinden tüketmişlerdir.
En son sistem değişikliği ile ilgili referandum başarısında ki oy oranının düşüklüğü; önümüzde ki yerel seçim ve başkanlık seçimlerinin başarısızlıkla sonuçlanabileceği sinyali olarak algılanmıştır. 15 Temmuz gibi halk devriminin yaşandığı bir süreçte ve ayrıca devlet imkanlarının seferber edildiği seçim çalışmalarında meydanlarda ki doluluğun seçim sandığına beklenilenin çok altında yansıması bu algıyı güçlendirmiştir.
Moral bozucu bu başarının istenilen seviyelerde olmamasının nedeninin sadece parti teşkilatlarından kaynaklanmadığının asıl kaynağın halkla bire dir yirmidört saat yüz yüze olması gereken yerel yönetimlerden kaynaklandığı anlaşılmıştır. Bu sebeble Sayın Cumhurbaşkanının gerek gördüğü Belediye Başkanlarının istifaları istenmek suretiyle Sayın Cumhurbaşkanının siyasi otoritesi adına seçmen nezdinde olumlu sonuçlar doğuracak olan süreç başlatılmıştır. Fakat görülmüştür ki bu süreç biraz sorunlu olacağa benzemektedir. Kulislere yansıyan bilgilere göre bazı Belediye başkanlarının sorun çıkaracağı anlaşılmaktadır. Sorun çıkaran Belediye Başkanlarının istifalarında netice alınamadığı takdirde bu durum diğer tüm belediye başkanlarına sirayet edecek demektir.
İstisnasız Belediye Başkanlıklarını Akparti”ye dolayısıyla Sayın Cumhurbaşkanına borclu olan bu insanların bağlıklarının samimiyetinin de test edileceği aşikardır. Bu süreçte Cumhurbaşkanına bağlılıkları yağcılıktan mı? Samimiyetten mi? oldukları ortaya çıkacaktır.
Akparti başlangıcta Türk siyasetini talimatcı particilik anlayışından kurtarmak adına parti içi demokrasinin alabildiğine yaşanacağı bir söylemle kurulmuştur. Daha sonra ki süreçte seçmen desteğinin artışının parti teşkilatının işleyiş sistemiyle alakası olmadığı görüldüğünden Sayın Erdoğan”ın talimatlarıyla tüzük değişiklikleriyle talimatcı particilik sistemine geçilmiştir. Bu sistem partide aktif siyasetin içerisinde bulunan herkes tarafından kabul görmüştür. Parti tüzüğünde ki talimatcı particiliğe dönüşle ilgili değişiklikler; Devlet yönetiminde ki memnuniyet sebebiyle seçmen açısından da zaten bir problem olmamıştır. Böyle olunca talimatcı particilik sistemiyle göreve gelen Belediye Başkanlarının aynı siyasi yöntem gereği görevden uzaklaştırmalarından daha doğal ne olabilir ki?
Aslında Sayın Cumhurbaşkanının önümüzdeki seçimlere yönelik yapacağı çalışmaların başarıyla sonuçlanabilmesi için böyle bir tasarrufta bulunma iradesini gösterdiği andan itibaren tüm Akpartili belediye başkanları bir araya gelerek ve istifa dilekçelerini kamuoyu önünde bizzat Sayın Cumhurbaşkanına vermeleri icab ederdi. Bunu yapmadıkları takdirde Belediye Başkanlarının siyaseten Cumhurbaşkanına bağlılıkları, bu güne kadar yaptıkları söylemlerin samimiyet kaynaklı olmadığını gösterecektir.
Muhalefetin Akpartili Belediye Başkanlarının istifaları konusunda yaptıkları kamuoyunu etkileme amaçlı olumsuz eleştirilerinin tam aksine bu süreç başarılı olunduğu takdirde Sayın Cumhurbaşkanının siyaset hanesine artı değer olarak yansıyacaktır. CHP”li yetkililerin istifa eden Belediye Başkanları lehine yaptıkları destek açıklamalarının altında yatan tedirginliğin gerekçesi bu olsa gerektir.
Ey Akpartili Belediye Başkanları haydin bakalım gerçekten “Reisi” seviyorsanız, ona gönülden bağlıysanız, derdiniz makam ve mevki değilse, şahsi siyasi hesaplarınız yoksa hemen Akparti genel merkezinde bir araya gelip hepiniz birlikte istifa dilekçelerini Sayın Cumhurbaşkanının tasarrufuna tevdi etmelisiniz.
Editör Notu: Fehmi Yağlı kardeşimizin bu yazısı ilginç bulunmuştur. Şahıs gölgesinde gelenlerin emirle gitmeleri tabii görülebilir. Böyle olmakla birlikte mirathaber ailesinde farklı görüş sahiplerimiz de vardır.
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi