Kudüs sonsuz bir mukaddime…
Hz. İbrahim’in menzili, Hz. Musa’nın sığınağı, Hz. Davut’un Ahid Sandığı, Hz. Süleyman’ın yurdu, Hz. İsa’nın son ziyaretgâhı ve Efendimiz Muhammed Mustafa’nın (s.a.v) miracıdır.
Zeytin Dağı’ndan esen rüzgârlar hala Kudüs’ün selamını getirir bizlere. Burak Duvarı’nı kim bir kez olsun görmek istemez ki? Kıyame Kilisesi bir medeniyet nişanesi değil midir? Doğuş Kilisesi Hz. İsa’nın nefesini taşımaz mı duvarlarında? Kudüs’ün fatihi Hz. Ömer’in Mescidinde kim bir vakit namaz kılmak istemez?…
Komutanlar komutanı Selahaddin’in haşmetli bakışları hala Kudüs’ün burçlarından salınmaktadır. Hak ile batılın mücadelesi hala bu beş bin yıllık şehrin etrafında, bu şehir uğruna devam etmektedir. Kudüs’ü anmamak, hatırlamamak düşünülebilir mi? bizim, Kudüs’ü mahzun bırakmamız mümkün müdür?…
BEYOĞLU BELEDİYE BAŞKANI
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi