Bismillah…
Katıldığım bir televizyon programının sonunda fikren çatıştığımız ünlü bir katılımcı bana “Aydının görevi iktidara muhalif olmaktır,” deyince ona şöyle dedim:
Okuyucularımızın bazıları özelde Cumhurbaşkanımız-kardeşimiz dahil eleştirdiğimiz etkili ve yetkili kişileri zaman zaman da onaylayarak niçin farklı yazdığımız ve konuştuğumuzu sorguluyorlar.
Doğaldır, herkes bulunduğu yerden; inandığı hak ölçülerin penceresinden bakar, art niyetli veya çıkara amaçlanmış değilse görebildiğini dile getirir.
Eğer İslâm Dini’ni bir hayat düzeni olarak algılıyorsanız,
Uzun süredir mücadele veriyorsanız,
Kahir çoğunluk makamlar, meşru ve gayr-ı meşru kazançlar peşindeyken siz ağır cezalar ve devlet güvenlik mahkemelerinde yargılanmışsanız,
Siyasi iktidardan hiçbir çıkarınız olmamış olup beklentiniz de yoksa,
Sağlanan başarılarda çileye dayalı payınız varsa,
İnsanların kısm-ı azamı yalakalık peşinde veya düşmanlık çizgisinde ise,
Hakka çağırma ve batıllardan sakındırma gibi toplumsal nitelikli bir İslamî görevinizin olduğu bilincinde iseniz…siz farklı yazar ve konuşursunuz.
***
İktidar kanadında övgüye değer bulunan hususlar, bizim nazarımızda öze ilişkin olmaktan daha çok yüzeyseldir. Böyle olmakla birlikte önemlidir. Biz bunları görüyor, gerektiğinde savunma sadedinde dile getiriyoruz. Eğer bunları görmüyor ve de takdir ediyor olmasaydık sağır ve kör bir muhalif olurduk. Nefsimiz adına hiçbir kaybımız da olmazdı.
Cumhurbaşkanımızın ve arkadaşlarının gücü ona çıkarları için yalakalık yaparak övgüler yağdıranlardan değil, bizim gibi rızaen lillah eleştiri yapanlardan geliyor. Birileri bilmiyor olsa da.
Hiç kimse mükemmel ve vaz geçilmez değildir. Herkes gibi Cumhurbaşkanımız da uyarılara muhtaçtır. Eğer eleştirilerimiz olmasaydı, günümüzde yapılan bazı güzel işler de yapılır olmazdı.
Hulâsa biz kim tarafından yapılırsa yapılsın İslamî, aklî ve ilmî olan Marûf’u emir- tavsiye ve onaylamakla yükümlüyüz. İslam ile çelişmeli, ortak akıl ve ilim-bilimle çatışmalı olan Münker işlerden de sakındırmakla görevliyiz.
İktidar ve muhalfetce her yapılan Marûf veya Münker olmadığından biz de Marûf olanı onaylıyor, Münker olanı eleştirip ret ediyoruz. Bazılarınca iddia edildiği gibi vazifemiz iktidarı karşıtı olup muhalefetten yana olmak değildir.
Olması gereken ve de ihtiyacımız olan da bu değil midir? Rabbimiz de böyle buyur mu yor mu?
“Mümin erkekler ve kadınlar birbirlerinin Evliya’sıdır: Onlar birbirlerini temsil edebilir ve birbirleri adına tasarrufta bulunabilirler.
Onlar Ma’rûf olanı emredip gerçekleştirmeye çalışırlar, Müker’den de (güçleri ölçüsünde sözlü ve fiilî olarak) sakındırırlar.
Namazı birliktelik içinde kılar ve zekâtı verirler.
(Hayatı düzenleyici emirleri ve yasaklarında) Allah’a ve Resûlü’ne itâat ederler. Onlar Allah’ın kendilerini merhametiyle kuşatacağı insanlardır. Hiç şüphesiz Allah karşı koyulamayacak güç sahibidir ve neylerse güzel eyleyendir.” (Tevbe 71)
Doğruları en iyi bilen Allah’tır ve herkes niyetine göre yargılanacaktır.
Ali Rıza Demircan