Bill Gates’in corona virüsü hakkında “Corona aslında grip benzeri bir hastalık, öyle öldürücülüğü de söz konusu değilmiş, biz bunu yeni öğrendik” açıklamasını, görsel ve yazılı medya vasıtasıyla hepiniz görmüş okumuşsunuzdur.
Bu, insanlığın aklıyla dalga geçmektir…
Bu, insanları evlerine tıkarak ve dışarı çıkma yasağı getirerek insanların psikolojik rahatsızlıklara yakalanması demekti….
Bu, dünya ekonomisini büyük bir çıkmaza ve dar boğaza sokmak demekti…
Bu, ne olduğu bile bilinmeyen tarihi geçmiş ilaçlar ile tedavi yapacağım diye insanları ölüme sürüklemekti…
Bu, aşılar vasıtasıyla dünya nüfusunu azaltma projesiydi…
Şu anda corona bir anda bitti deniliyor ama aşıdan sonra kalp krizi geçirerek ya da başka hastalıklardan hayatını kaybedenlere hiç bakılamıyor. Bu konuda bir araştırma dahi yapılmasına izin verilmiyor.
İşin özü anlaşılmıştır ki Siyonist düşünce, bütün insanlığı tufaya getirmiş, insanların aklıyla alay etmiş, devletleri de ilaç şirketleri vasıtasıyla sömürmüştür. Sokağa çıkma yasaklarıyla da ekonomiler bütün dünyada neredeyse bitme noktasına gelmiştir.
2019 yılında normal grip virüsünden ölenlerin sayısının, 2020 yılında corona’dan ölenlerin sayısından daha fazla olduğunu, corona’nın bir pandemi değil plandemi olduğunu daha önceden bilen ve yazan biri olarak, Bill Gates’in bu cümlelerini duyduğumda, “yazıklar olsun size!” demekten kendimi alamadım. Başka şeylerde söyledim ama o söylediklerimi burada affınıza sığınarak yazamayacağım. Lakin dünyayı yöneten bu Siyonist düşünce sahipleri için şu tespiti yapmaktan da geri durmayacağım.
“Eğer şeref ve haysiyet, pazarda ve marketlerde beş paraya satılsaydı bile, trilyon dolarları olan bu haysiyetsizler dönüp bakmaz, beş para verip de o şeref ve haysiyeti de satın almazlardı…”
Plandemi neticesinde meydana gelen ekonomik kriz, dünyada ve ülkemizde hat safhaya ulaşmış durumda. Bir de buna, ülkemiz içinde bulanan ve kapitalizmin çarklarını kendi lehlerine döndürmeye ve serbest piyasa ekonomisini bahane ederek zam üstüne zam koyan gayri ahlaki ticaret simsarlarının bulunmasını eklersek; özellikle dar gelirli insanların “Yeter be… Zam, zam, zam…” demesine kimsenin söyleyecek bir sözü kalmadı.
Zamlar neticesinde hayat pahalılığının tavan yaptığı, insanların alım gücünün düştüğü şu dönemde, hükümetin önünde acilen çözmesi gereken üç temel sorun var.
Bunlar yapılmadığı taktirde, ülkemizi ve dünyayı çok zor yıllar beklemektedir. Çin’in buğday stoku yaptığını, Hindistan başta olmak üzere birçok ülkenin buğday ihracatını durdurduğunu, Rusya ve Ukrayna’ da savaş sebebiyle hububat arazilerinin zarar gördüğünü düşünürsek; hükümetin tarım alanında alacağı acil tedbirleri, muhalefetin de makyavelist düşünce ve hareketlerden vazgeçerek desteklemesi yol gösterici politikaları hükümete tavsiye etmesi kaçınılmaz hale gelmektedir.
Haaa… bu arada, Bill Gates’in yukarıda ki açıklamalarından sonra Sağlık Bakanlığımızdan, gerçekçi, yapıcı, tutarlı ve mantıklı bir açıklama bekliyoruz…
Selam, saygı ve muhabbetlerimle….
Şaban DOĞAN