Ak Parti iktidarının iç ve dış engellerle karşılaştığı bir gerçektir. Üstelik uzun dönemler egemenliğini sürdüren jakoben laikliğin beslediği kadrolarla çalıştığı da bir vakıadır.
Bir çok alanda başarılar sağlanırken dış etkilere açık ekonomide gelinen nokta ortadadır. Ama asıl başarısızlık Eğitim sistemindedir.
Doç. Dr. Bayram Özer’in “Temel Eğitim Ders Kitaplarının Dini Kavramlar ve Semboller Açısından İncelenmesi” başlıklı çalışmasının aşağıda sunulan özetini bunu göstermektedir:
Temel Eğitim Ders Kitaplarının Dini Kavramlar ve Semboller Açısından İncelenmesi
Temel eğitim müfredatında bulunan Hayat Bilgisi (7 Kitap), Fen Bilgisi (9 Kitap) ve Sosyal Bilgiler (5 Kitap) derslerinde okutulan toplam 22 ders kitabı ve çalışma kitabının incelendiği bu çalışmada, kitaplarda kullanılan dini kavram ve semboller sayısal olarak incelenmiştir. İnceleme sonucunda kullanılan her türlü dini kavram ve sembol sayıları belirlenerek ilgili kitap için tablolar halinde verilmiştir.
Bu incelemede sonuçlar şu şekilde özetlenebilir.
22 ayrı ders kitabına bakıldığında bu kitaplardan İstiklal Marşı çıkartılacak olursa 13 kitapta hiçbir dini kavram ya da sembol bulunmamaktadır.
İstiklal Marşı hariç farklı dini kavram ve sembollerin kullanıldığı 9 kitabın 4 tanesinde az sayıda bulunan dini kavram ve semboller diğer 5 kitapta sayısal olarak diğerlerine oranla daha çok yer almaktadır.
Bunlar ise Sosyal Bilgiler kitaplarıdır. Sosyal Bilgiler kitapları içerisinde en çok dini kavram ve sembolün kullanıldığı kitap 6. Sınıf Sosyal Bilgiler kitabıdır. Bu kitapta toplam 221 dini kavram, 9 da dini sembol bulunmaktadır.
Kavramlar açısından veriler incelendiğinde,
22 kitapta en çok kullanılan dini kavramın İslamiyet/İslam kavramı (119 adet) olduğu, daha sonra da Din (110) ve Hak (98) kavramının geldiği anlaşılmaktadır.
Şüheda/Şehit (60) kavramı ile Cami (56) kavramı ve resmi (49) diğer en çok kullanılan kavram ve semboller arasındadır.
Allah kavramı bütün kitaplarda toplam 9 defa kullanılmıştır ve bunların 2 tanesi Hacivat ile Karagözün diyaloğunda “Allah Allah” şeklinde bir şaşırma ifadesi olarak geçmektedir.
Kur’an 6 defa, ibadet 5 defa, namaz ise 4 defa geçmektedir.
Bunların yanında İslamiyet haricinde dini inançlarla ilgili kavramlardan olan Kilise 21 defa, Hıristiyan 14 defa, Haçlı 13 defa, Katolik 7 defa, İncil 5 defa, Papaz 4 defa, Yahudi ise 2 defa geçmektedir.
Abdest, Dua ve Hafız gibi kavramlar ise birer defa geçmektedir.
Her ne kadar kavramların kullanım sayısı yerine kitaplarda verilen anlamlar ve konuların içerdiği mesajlar daha önemli olsa da bir ders kitabının kapağından başlamak üzere üzerinde ve içerisinde bulunan her türlü kavram, sembol, renk ve şekillerin önemli olduğu bilinmelidir.
Son yıllarda değerler eğitimi ve ahlaki eğitimin programlarda yer almaya başladığı, buna bağlı olarak kamuoyunda özellikle temel eğitimde dini değerlerin ağırlık kazandığı yönünde bir algı oluşmuş olmasına rağmen gerçekte durumun kitaplar boyutunda öyle olmadığı anlaşılmaktadır.
Hatta şimdiye kadar verilen dini kavram ve sembollerle ilgili bir de anlamları üzerinden bir inceleme yapılacak olursa durumun daha da vahim olduğu görülecektir. Çünkü sayısal olarak yukarıda verilen kavramların önemli bir bölümü anlam olarak bir dini inanışı anlatmak için ya da vurgulamak için kullanılmamıştır. Bunun yerine kültürel bir öğe ya da sosyal bir olayın parçası olarak vurgulanmıştır. Örnek olarak cami resimlerinin hiçbirisi İslamiyet’i temsil eden bir ibadet yeri olarak tanımlanmamaktadır. Ya da Ramazan Bayramı anlatılırken İslamiyet’te yerine getirilmesi gereken bir ibadetin parçası olarak açıklanmamaktadır. Bunun yerine kültürel bir olay gibi anlatılmaktadır.
Buraya kadar açıklanan bilgilere göre son olarak şu değerlendirme yapılabilir. Temel eğitim ders kitaplarında dini herhangi bir inanışla ilgili değerlere rastlanılmamaktadır.
Sayısal olarak bakıldığında, temel eğitim ders kitapları herhangi bir dini inanışla ilgili kavramlara çok az yer vermektedir. Hatta ders kitaplarının yarıdan fazlasında hiçbir dini inanışla ilgili hiçbir dini kavram ya da sembol bulunmamaktadır.
Anlatım ve sunumlarda daha çok tabiat, doğa ve kanunlara atıflar yapılarak varoluşsal konular açıklanmaktadır.