Hac’ca ve Umre’ye giden kadınların en önemli sorunlarından biri de Adet geciktirici haplar kullanmalarıdır. Bunun sebebi adetli kadınların Hac’da ve Umre’de yapılması ana görevlerden biri olan Kâbe’yi Tavaf edemeyeceklerine inanılmasıdır.
Oysaki adet halinde tavafı ( Kâbe çevresinde yedi defa dönüş) yasaklayan ne bir Kur’ân ayeti ve ne de Peygamberimizin bir hadisi vardır. Temelsiz ictihadlar kadınları tam anlamıyla bunaltmaktadır; Mekke’de adet halinin bitimini beklemek durumunda kalmaktadırlar. Bu sebeple de adet geciktirici haplar kullanmakta, kullanımın caiz olup olmadığını da sormaktadırlar.
Geciktirici haplar şimdilerde tatil ve düğün gibi sebeplerle de kullanılmaktadır. Yaşamı düzenli olan, özellikle de bir İslam kadını için adet halinin tatil ve düğüne ne engeli olabilir anlamak mümkün değildir. Kadınların vücutlarında mahrem bölge bırakmacasına çıplaklığa yönelmelerini anlamakla da mümkün olmadığı gibi. Çıplaklık teşhircilik olarak bir tür hastalıktır ve İslam açısından günahtır ve inanç zaafıdır.
Uzman doktorların açıklamalarına gör Adet geciktirici ilaçlar genellikle hormon içerikli tabletlerdir. Bu ilaçlar, adet döngüsünü düzenleyen hormonların salınımını kontrol ederek adetin başlamasını ertelemeye yardımcı olur.
Ancak doğal dengeye dıştan her müdahale gibi geciktirici hapların da yan etkileri /zararları vardır.
Uzmanlara göre “Baş ağrısı, bulantı ve meme hassasiyeti gibi geçici yan etkiler yaygın olarak görülse de kan pıhtılaşması riski gibi ciddi yan etkiler de ortaya çıkabilmektedir.” Bu sebeple özellikle hormonal dengesi bozulmuş kişiler, böbrek veya karaciğer sorunu olanlar ve kan pıhtılaşması riski yüksek olanlar adet geciktirici ilaçları kullanmamalıdır.
İnsan sağlığını tehdit edebilecek uygulamalar dinimizce de sakıncalıdır. Okuyalım:
“Allah yolunda bol bol harcayın. Size cennet kazandıracak sağlığınızı koruyun da kendinizi/sağlığınız elinizle tehlikeye atmayın.. Ve iyilik yapmaya devam edin. Unutmayın, Allah iyilik yapanları sever.”(Bakara 195)
Evet sağlığımız bize everilmiş bir emanettir. Bu nimeti gereğince koruyup korumadığımızdan da sorgulanacağız. Kur’ân’ımızın Tekâsür suresinin son ayetinde şöyle buyrulmaktadır:
“O büyük sorgulama gününde sağlık nimetinden de mutlaka sorgulanacaksınız “
MİRATHABER.COM -YOUTUBE-