Savaş ve sömürgeleştirme sırasında, Batılı ülkeler binlerce Afrika sanatı eserlerinin hırsızlığına katıldı. Bu, Britanya’nın kölelik karşıtı misyonunun Afrika eserlerinin yağmalanmasında oynadığı rolün ve onları geri alma kampanyasının hikayesidir.
Birinci Bölüm: Ele Geçirme Başlar
Bugünlerde, kuzey Nijerya’daki sakin Chibok kasabası, Boko Haram tarafından 276 çocuğun kaçırılmasıyla ünlü. Ama 115 yıl geriye gidin; bir tepenin üzerinde oturan bu küçük çiftçi topluluğu, İngiliz sömürgeciliğine karşı en büyük direnişlerden birini göstermişti.
1906 Kasım’ında, yaklaşık 170 İngiliz askeri, o ülkenin parlamentosunun, Borno eyaletindeki İngiliz ticaret yolları boyunca yıllık baskınlar düzenlediği için kasabaya karşı “cezalandırma seferi” dediği şeyi başlattı.
Savunmada, 11 günlük bir kuşatma sırasında, Chibok kasabası halkı tepelerdeki saklanma yerlerinden askerlere zehirli oklar attı.
1907 yılının Aralık ayında Britanya parlamentosuna sunulan bir raporda tanımlandığı gibi, son derece bağımsız “küçük Chibbuk vahşi kabilesi”, günümüz Nijerya’sında bile şimdiye kadar karşılaşılan “en kararlı savaşçı grubu” olmuştu. Raporda, İngiliz güçlerinin Chibok’u ilhak etmesinin üç ay daha sürdüğü ve ancak onlar doğal su kaynaklarını keşfedip “halkı susuz bıraktıktan” sonra bunun gerçekleştiği anlatıldı.
Chibok halkının İngilizlere karşı kullandıkları oklar ve mızraklar daha sonra toplandı ve bugün depoda tutuldukları Londra’ya gönderildi. Ancak, yaklaşık 73.000 Afrika objesinin bulunduğu British Museum’daki eşyaların arka planı hakkında çevrimiçi olarak mevcut olan küratör etiketleri, mızrakların oraya nasıl ulaştığından veya kasabanın “cezalandırıcı” sömürge güçlerine karşı direnişinden bahsetmiyor.
Bir depoda korunan bu oklar, savaşlar ve sömürgecilik sırasında Afrika’dan yağmalanan ve Batı müzelerinde tutulan eserler hakkında ortaya çıkan daha geniş bir çatışmaya işaret ediyor.
Pek çok Batılı küratör, koleksiyonlarını nasıl elde edildiklerine bakılmaksızın dünya sanatını temsil eden “evrensel” koleksiyonlar olarak savunurken, eleştirmenler, alınan objelerin karmaşık geçmişlerini doğru bir şekilde sunmak için yeterince çalışmadıklarını öne sürüyorlar.
Tarihçi Max Siollun, Nijerya’nın hızla genişleyen modern krizindeki şiddetli sömürgeciliğin mirasını inceleyen What Britain did to Nigeria (İngiltere Nijerya’ya Ne Yaptı) adlı kitabında Chibok’un ele geçirilmesini anlatıyor. Büyük ölçüde Avrupalılar tarafından yazılan tarihsel anlatıların derinden kusurlu olduğuna ve “çok daha ilginç ve daha derin bir tarihi” ihmal ettiğine inanıyor.
“Tarihi anlatıda yalnızca galip gelenin anlatısına güvenmek çok tehlikelidir.” diyor, “Bununla ilgili bir atasözü vardır… avın hikayesi, aslan hikayesini nasıl anlatacağını öğrenene kadar her zaman avcının hikayesi olacaktır.”
Çeviren: Zehra Kaya
Kaynak: https://www.aljazeera.com/features/2021/10/12/stealing-africa-how-britain-looted-the-continents-art
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…
Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…
İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…
Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…