Aile içi cinsel taciz ve tecavüz (Erkekten kadına)

Op.Dr. Ünzile Girişgin

Kadim inanç ve törelerimize göre tanımı anlamasız ve lüzumsuz görünen iki kavramdan bahsedeceğiz.

Aile içerisinde cinsel taciz, cinsel istismar ve aile içerisinde cinsel tecavüz nasıl olabilir ki?

İslam mensubu bireyler için nikahlı olmak cinsel eylemlerde kurallar olmadığı anlamına gelmiyor. Nikahlı kadın ve erkek arasında da bir takım yasaklar  var öyle değil mi?

Kadın da kocasını zorlayabilir. Lakin kadınlar genellikle fiziksel güç kullanarak değil de erkeği hazzın zayıf noktasından ikna ederek zorlar. Regl döneminde livataya ikna etmek gibi. Ya da reglim, lohusalığım bitti diyebilir, bitmedi diyebilir. Jinekologların koyduğu cinsel yasağını uzatabilir, kısaltabilir.

Dürüstlük  ne kadar önemli. Karıkocanın hak ve sorumluluklarını  nikahtan önce hatta ergenlik sürecinde öğretmek ne kadar önemli eğitim.

Erkekler parayı, makamı, fiziksel gücü ellerinde bulundurdukları için erkeklerin eksik ya da yanlış  yetişmesinin topluma faturası çok daha ağır olmaktadır. Alkol  ve kimyasal madde bağımlılıkları yanında sapkın porno eylemlerinin erkekler tarafından sahiplenilmesi ile evlilik kurumu kutsiyetini kaybetmekte boşanmalar hızla artmaktadır.

Erkeklerin fiziksel öz bakımlarını ihmal etmeleri, sigara ve alkol alımları aile içinde kadının cinsel hak kaybına yol açmaktadır. O nedenle kız çocukları koca seçerken sigara, alkol, madde bağımlılıkları konusunda tercihlerine dikkat etmelidirler. Koltukaltı ve genital traşını yapmayan kocalardan şikayetçi kadınlarımız da var.

Gusül abdesti almadan işe giden kocalardan şikayetçi kadınlarımız da var. Banyo yapmıyor, diş fırçalamıyor; öz bakımı eksik erkekler.

Ama jinekolog olarak bana gelen en önemli cinsel şiddet livata  hususunda yaşanıyor  ve kadınlarımız çok ağır şartlara mahkum ediliyorlar. Dövülen, gece yarısı sokağa fırlatılan ve maddi imkanı olmayan sahipsiz kalan kadınlarımız oluyor.

Regl ve lohusalık döneminde de her gün cinsel ilişki talep eden ve canı yandığı için başvuran kadınlarımız da oluyor.

Çok pis genital organına oral seks yapmamı istiyor ya da “illa ki ağzına boşalacağım!” diye bana şiddet uyguluyor diyen kadınlarımız da mevcut.

Evi ben geçindiriyorum, sen beni memnun etmezsen cennete bile gidemezsin hatta insana secde emredilse idi kadının kocasına secdesi emredilirdi şeklinde Sevgili Peygamberimiz (sav) zulme payanda edilerek baskılar uygulanıyor. Ya da kadına ön sevişme yapılmaksızın orgazm olup olmadığı önemsenmeksizin kadını boşalma makinesi telakki eden cinsel paylaşım aile içi mutluluk değil olsa olsa aile içi cinsel şiddet olur.

Sürekli mavi haplardan içip günde 3-5 kez cinsel ilişki kurmak isteyen bir erkekle cinsel açıdan başa çıkamayan kadınlarımız da var. “Öğleyin işten geliyor, sabah, akşam birliktelik kocama yetmiyor artık kemiklerim sızlıyor doktor hanım!” diyen kadınlarım da var. “Parası var gitsin 2.eş alsın!” diyen kadınlar.

Nikahlanmış olmak demek kadını emanet almak ve haklarını severek canı gönülden teslim etmek demektir. Yoksa köle satın  alınmıyor ki İslam hukukunda kölelerin bile hakları var.

Allah’ın koyduğu hududu Allah ve Resulü örnek gösterilerek haddi aşmak ne büyük zulümdür Allah’ım!

Sadist cinsel eylemler yüzünden düğünden sonra ki  bir ay içerinde boşanma davası açan kızlarımız var.

Kadınların maddi geliri olsun denmesinin sebepleri bunlar işte. Erkeklerdeki ciddi cinsel davranış değişimleri ve kadının karşı koyamaması. Ne abi ne dayı ne dede ne de baba ocağına sığamayan,  istenmeyen kız çocukları,  kadınlar ortada kaldığında maddi sıkıntı çekmesin diye asgari ücretle çalışmaya şartlandırılarak yetiştiriliyor.

Boşanma davalarında bile avukatların bildiği ama dosyalara bile yazılmayan  cinsel şiddet,cinsel sapkınlıklar her geçen gün evlilik kurumunu güvenilir olmaktan çıkartıyor.

Erkekler evlilik öncesi cinsel yaşama ait tıbbi ve dini herhangi bir eğitim almıyorlar. Porno hakimiyeti ile öğrendiklerini hak olarak görüp hanımlarından da talep ediyorlar. Çoğu kadının onay verdiğine hatta kendilerinin de alışkanlık haline getirdiklerine tanıklık ederken livata yüzünden rapor talep eden kadınlarımızda mevcut.

Bakireliğim bozulmasın diyerek livataya alışmış olan kadınlar evlenince kocalarını da alıştırabilirler.

Nihayetinde İslam mensubu olan her birey ağız ve anüsün cinsel boşalma organı olmadığını öğrenerek evlenmelidirler.

Sağlıcakla kalın efendim.