ALLAH’IN GÖSTERDİĞİ GİBİ HÜKÜM!

“Gerçekten biz sana Kitabı hak olarak indirdik ki, insanlar arasında Allah’ın sana gösterdiği gibi hüküm veresin. Sakın hainleri destekleyip yardımcı olma.” (Nisâ:4/105)

Bu ayetteki ifadeleri okuyup etkilenmemek mümkün değildir. Geçende bir papazın müslüman oluş hikâyesini okudum. Tesbitine hayran oldum. Müslüman oluş gerekçesini ilginç bir anlatımla dile getiriyor. “Tevrat ve İncil dâhil okuduğum kitaplar arasında Kur’an kadar en ciddi meseleleri bile çok açık ve çok kolay tarzda anlatanına rastlamadım. ”Bu bir haberdir, yalan da doğru da olabilir. Fakat tesbite bakıyorum. Tesbit olduğu gibi doğrudur. Çünkü Kur’an’ın kolay olduğunu, Onu Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e gönderen Rabbimiz beyan etmektedir.  Ayetlerde gösterdiği şekliyle zirvededir.

Hüküm verme meselesinde de Allah’ın gösterdiği gibi olanı en isabetli hükümdür. Böyle hüküm, taraflardan hiç birini mağdur etmez. Bu hakka ve hikmete ayarlı bir sistemdir. Evet, işte şüphesiz din budur. Fakat bu hususta da anlaşılmaz ve aşılmaz görülen bulanık bir gariplik hüküm sürmektedir. Bugün din alanında çalıştıkları halde kendilerine, “Allah’ın indirdiği hükme gelin, Resûlullah’a gelin denildiğinde” o münafıkları senden çekinip uzaklaştıklarını görüyorsun. (Nisa:4/61) uyarısı ile karşılaşıyoruz. Çok düşünmeliyiz!

Şimdi hiç bahane yoluna girmeden Kur’an’ı layıkı ile anlamak için düşünelim. Ahkâmü’l Hâkîmîn olan Rabbimiz, yargılama hakkında gösterdiği tarzı ile çok manidardır;   Gerçekten Allah, size, emanetleri ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman, adaletle hüküm vermenizi emreder. Hakikaten Allah bununla size ne güzel öğüt veriyor! Şüphesiz Allah, verdiğiniz hükümleri hakkiyle işiten, emanete ait olan işlerinizi hakkiyle görendir. (Nisa:4/58) Evet, “mümin kendinden başkalarının emin olduğu insandır.” Başkalarının kendinden güven duyması için öncelikle onun merhametli, özellikle âdil olması gerekir. Burada ki başkaları ifadesi genel bir kavramdır ve de çok uyarıcıdır.

 Gayri Müslimlerin kimileri hakkında yargılama yapması söz konusu olan İslamî idareye, Cenabı Hak önemli emirler verir: Onlar yalanı çok dinleyenlerdir. Haram olanı da pek çok yiyenlerdir. Onlar bir dava ile sana gelirlerse aralarında hükmet veya onlardan yüz çevir. Eğer onlardan yüz çevirirsen sana hiç bir şey ile zarar veremezler. Eğer hüküm verirsen aralarında kıst adâleti ile hükmet. Şüphesiz Allah kıst adâleti ile hüküm verenleri sever. (Maide:5/42) Bugün dünya böylesi ciddi ve önemli bir olaya şahittir.

Rusya ve Ukrayna savaşı münasebeti ile dünya açlık krizi ile karşı karşıya kaldı. İşte zikrettiğimiz bu en sağlam medeniyetin mücadelesini veren yönetimin lideri Tayyip Erdoğan her iki ülkeye âdilâne siyaseti ve tüm ilgili ülkelere merhameti sayesinde hakemlik yaptı. Dünya bu faydalı gelişmeyi takdirle karşıladı. Ancak bunu kendi milletimizle hep beraber de takdir edebilirdik. Gerçekleri görmek, hakikatleri algılamak yüksek değer ve üstün seviyedir.

Bunu, “ben müslümanım, müminim” diyebilen her kes her alanda uygulamalıdır.

Eğer inananlardan iki taraf birbirleriyle savaşırlarsa onların aralarını ıslah edin. Eğer bunlardan biri, diğerine karşı düşmanca saldırırsa, Allah’ın emrine dönünceye kadar onunla savaşın. Eğer Allah’ın emrine dönerse, artık aralarını adaletle ıslah edin ve kıst adaleti ile hüküm verin. Çünkü Allah, kıst adaleti ile hüküm verenleri sever. (Hucurat:49/9) Ne ilginçtir ki, bu ayetten sonra müminlerin kardeş olduklarını beyan eden Rabbimiz;  “Mü’minler ancak birbirlerinin kardeşleridir. Onun için iki kardeşinizin aralarını ıslah edin ve Allah’dan ittika edin ki merhamet olunasınız.” (Hucurat:49/10)

Ayni zamanda bu ayette bütün dünya müslümanlarına yekvücut olma hükmü verilmiştir. Fakat bu hususta günümüz müslümanları “Allah’ın gösterdiği gibi hüküm vermekte” sınıf geçemedikleri görülmektedir. Oysa Rabbimiz buyurur ki, Muhammed Allah’ın Resûlüdur. Onun beraberinde olanlar ise küffara karşı çok çetin, kendi aralarında gayet merhametlidirler. (Fetih:48/29) Ahkâmü’l Hâkîmîn Rabbimiz bu ayette bütün dünya müslümanlarına mesaj veriyor. Din kardeşliğinde kavga değil, barışın kıvamını anlatıyor.

Kur’an ile verilen hüküm, BARIŞTIR ve HUZURDUR! Esselamu aleykum İlhan ORAL