Fecr Sûresi’nin ilk ayetlerinde Cenab-ı Hak, “Fecre ve on geceye” yemin ediyor. Yani şafak vaktine ve Zilhicce’nin ilk on gününe dikkat çekiyor.
Recep ayını Miraç gecesi, Şa’ban ayını Berat gecesi, Ramazan ayını Kur’an’ın inişi, farz orucun o aya tahsisi ve Kadir gecesinin o ayda olması bu üç ayları bereketlendirdiği ve taçlandırdığı gibi, Zilhicce’nin ilk on gününü de, İslâm’ın beş esasından biri olan Hacc farizesi ve kurban kesme vecibesi bereketlendirmiş ve taçlandırmıştır.
Kim bilsin bu vakitlerde bizim bilmediğimiz daha ne hikmetler ve ne hazineler saklı ki Allah bu günlere yemin ediyor. Bize düşen, bu yeminden ders alıp bu mübarek zaman dilimlerini gafletle geçirmemektir.
Bu on gecenin Muharrem ayının ilk on gecesi, ya da Ramazan ayının son on gecesi olduğunu söyleyenler varsa da, çoğunluk, Kurban Bayramı’ndan önceki on gece yani Zilhicce’nin ilk on gecesi olduğu görüşündedir. Bunlar on altın gecelerdir.
Üzerine yemin edilen bu mübarek on geceyi, gündüzleriyle birlikte ihya etmek Müslüman’a az zamanda çok sevap ve mükâfat kazandırır. Bu on geceyi hacca gidenler zaten ibadetle geçiriyorlar. Hacca gitme imkânı bulamayanlar da bu on gecenin ve gündüzlerinin bereketinden istifade etmeye çalışmalıdırlar.
Allah’ın, sabah vaktine ve on gece üzerine yemin etmesinden anlaşılıyor ki:
1-Zilhiccenin ilk on gecesi Allah katında çok önemlidir.
2-Madem Cenab-ı Hak bu gecelere yemin etmiş ve önem vermiştir, öyleyse bu gecelerin Miraç, Berat ve Kadir gecelerinden geri kalır tarafı yoktur. Öyleyse zilhiccenin ilk on gecesi, bu meşhur geceler gibi değerli görülmeli ve ihya edilmelidir.
3-Zilhiccenin ilk on gecesini şahlandıran, şenlendiren ve şereflendiren en önemli olaylardan ve İslam’ın beş esasından biri olan Hac farizasının bu gün ve gecelerde cereyan etmiş olmasıdır.
4-Hac deyip geçilmemelidir. Orada kâinatın kalbi atmaktadır. Bu atış hiç durmamalıdır. Çünkü bu atış durursa kıyamet kopacaktır. Kalp durunca nasıl insan ölüyor. Kâbe ve çevresindeki o cûş u huruş, o aşk u şevk, o cezbe ve cazibe, o lebbeyk sesleri, o tekbir ve tesbih iniltileri ve o göz yaşları durunca insan-ı ekber olan kâinat ölür. Kalbimizin çalışması nasıl vücudumuzun çalışmasını sağlıyorsa, Kâbe ve çevresindeki zikir velvelesi, dua iniltileri ve o hummalı ibadet faaliyeti de kâinatın ayakta durmasını ve yaşamasını sağlamaktadır.
5-Her taraftan Kâbe’ye gelen yüz binler ve milyonlarca hacı, İslam âlemi adına İslam âlemine dua etmektedirler. Onların, kâinatı alakadar eden makbul hasenat ve dualarına, hacca gidemedikleri halde, o gecelerde salih amelle meşgul olan müminler, ortak olacaklardır. Hatta Salih amelle meşgul olan müminlerin uykuları da inşaallah ibadet sayılacaktır.
Hadis kaynaklarında bu mübarek geceler şu şekilde yerini almıştır:
“Allah’a ibadet edilecek günler
içinde Zilhicce`nin ilk on gününden daha sevimli günler yoktur. O günlerde
tutulan her günün orucu bir senelik oruca, her gecesinde kılınan namazlar da
Kadir Gecesine denktir.”[1][1]
“Allah indinde Zilhiccenin ilk on gününde yapılan amellerden daha kıymetlisi
yoktur. Bugünlerde tesbihi, tahmidi, tehlili ve tekbiri çok söyleyin!”[2][2]
Tesbih, sübhanallah; tahmid, elhamdülillah;
tehlil, lâilâheillâllah; tekbir ise Allahu ekber demektir. Bunlar aynı zamanda
namazın çekirdekleridir. Her bir çekirdekte nasıl bir ağaç ve meyveleri
saklıysa, bunların her birinde de bir namaz saklıdır.
“Günlerden hiçbiri yoktur ki onlarda yapılan bir iş Zilhicce’nin ilk on gününde yapılan işten daha faziletli ve yüce, Allah’a daha sevimli olsun.”[3][3] Allah yolunda şehit olmak hariç bu on gecede yapılan ibadetler kadar değerli amele rastlanmaz.[4][4]
Bir Arefe gününde tuttuğu oruçtan dolayı Aişe validemiz, bayılacak hale gelmişti. Bozmasını tavsiye edenlere validemiz şu cevabı verdi: “Allah Resûlü’nün, Arefe günü oruç tutmak, kendisinden önceki senenin günahlarına kefaret olur, dediğini işittiğim halde orucumu nasıl bozarım?”[5][5]
Zilhicce’nin ilk on gününden maksat, mümkünse oruçla geçirmemiz gereken ilk dokuz günü anlamamız gerekmektedir. Çünkü Zilhicce’nin onuncu günü, Kurban Bayramının birinci günüdür. Bugün, ibadet günüdür ama, oruç günü değildir. Çünkü bayramda oruç tutmak haramdır.
BU MÜBAREK ON GÜNDE NE YAPILMALI?
Müslümanlar bu on geceyi Miraç, Berat ve Kadir geceleri gibi önemli görmeli ve o şuurla değerlendirmelidirler. Ve yine bilmelidirler ki, bu on gün ve gecelerinde yaptıkları salih amellerle, milyonlarca hacının kâinatı ilgilendiren ibadetlerine ve bütün Müslümanlara yapmış oldukları dualara ortak olmaktadırlar.
Beş vakit namazın ötesinde Kuşluk, Evvabîn ve Teheccüd namazı gibi namazlarla manevî hayatımıza can katmalı, namazları vaktin evvelinde ve cemaatle kılmalıyız. Çünkü namazı vaktin evvelinde kılmak Allah’ın rızası, ortasında kılmak rahmeti, sonun da kılmakta affı demektir.
Bu günlerde bol bol sadakalar verir, hayır ve hasenat yapar, özellikle arefe günü çokça ihlas suresi ve salatü selamlar okursak, biz de bütün müminlerin oluşturduğu manevî şirketten payımıza düşen sevabı almış oluruz.
AREFE GÜNÜ
Kurban bayramından bir önceki güne verilen ad. Rabbimizin üzerine yemin ettiği on mübarek gecelerden en önemlisinin gündüzü. Arefe, hacc’ın en önemli farzı olan Vakfe’nin yapıldığı yerin yanı Arafat’ın diğer adıdır. Vakfe, Kurban bayramının bir gün öncesi olan Zilhicce ayının dokuzuncu günü burada yapıldığından bu güne yevmu arefe (arefe günü) veya Türkçe’de kısaca Arefe denilmiştir.
Vakfe, arefe günü zeval vaktinden Kurban Bayramı’nın birinci günü fecrin doğuşuna kadar olan süre içinde yapılır. O gün vakfenin dışında yapılması gereken başka önemli hususlarda vardır. Hacıların, terviye günü (8 Zilhicce) Mekke’den Mina’ya gidip orada geceledikten sonra, arefe günü sabah namazını Mina’da kılarak güneşin doğuşunu takiben Arafat’a çıkmaları, zeval vaktinden sonra orada gusletmeleri, öğle ve ikindi namazlarının öğle vaktinde birlikte kılmaları, zamanlarını tekbir, tehlil, telbiye, salâtü selam ve dua ile geçirmeleri ve akşam güneşin batmasıyla birlikte Müzdelife’ye doğru yola çıkmaları sünnettir.
Hz. Peygamber’den Arefe günü oruç tutmanın faziletine dair hadis rivayet edildiği gibi, Arafat’ta oruç tutmanın menedildiğine ve kendisinin orada oruç tutmadığına dair hadisler vardır. Buna göre, hacıların zayıf düşerek asıl görevlerini aksatmalarına yol açacağı için arefe günü oruç tutmaları mekruh, hacca gitmeyenlerin aynı gün oruç tutması ise müstehap kabul edilmiştir.
Ayrıca Kurban Bayramı’nın dördüncü günü ikindi namazına kadar her farz namazın ardından okunan teşrik tekbirlerine de Arefe Günü sabah namazından sonra başlanır. Diğer taraftan, Hanefîler’e göre arefe ve daha sonraki dört gün içinde umre yapmak, diğer hac vazifelerini aksatabileceği için tahrîmen mekruh sayılmıştır. Bugün uygulamada görülen izdiham, Hanefî mezhebine ait hükmün isabetli olduğunu ortaya koymaktadır. Diğer üç mezhebe göre ise kerahet söz konusu değildir.
Arefe günü, Arafat’taki hacıları taklit maksadıyla halkın Mescid-i Nebi’de veya başka herhangi bir mescit veya yerde toplanması, bid’at olup manasız bir davranıştır.[6][6]
Dr. Vehbi KARAKAŞ
[7][1] Tirmizi, Savm, 52; İbn Mace, Sıyam, 39
[8][2]Abd b. Humeyd, Müsned, 1/257
[9][3]Tirmizi, Savm: 52; Darimî, Savm: 52
[10][4] Bkz. İbni Mâce, Sıyam, 39; İbni Hacer, 5 / 119
[11][5]Tergîb ve Terhîb Trc, 2. 458
[12][6] Daha geniş bilgi için bkz. Karakaş, Vehbi, Üçaylar Kutlu Ay ve Günler, Kandil Geceleri, Ayfa Yayınları.
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…
Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…
İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…
Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…