islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
34,4795
EURO
36,4287
ALTIN
2.955,56
BIST
9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
18°C
İstanbul
18°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
18°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
9°C
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
10°C

Aman Dikkat: Herkes Sahip Olduğu İle Kibirlenebilir!

Aman Dikkat: Herkes Sahip Olduğu İle Kibirlenebilir!

Kur’ân-Kerim, haksız yere büyüklenmeyiniz ihtarında bulunurken, benim ilk aklıma siyasetçiler ve idarî makam sahibi kişiler gelmişti. Sonra “Kur’ân’ın Uyarıları Sadece Geçmiş Toplumlara mı Yöneliktir?” yazımı yeniden okuyunca meseleyi çok dar bir çerçeveden aldığımı fark ettim.

Kur’ân’ın ihtarları haddizatında kibirlenmeye yol açabilecek her bir şey, makam, muhit veya durum için geçerlidir. Sosyal, manevî ve ahlâkî bir risk unsuru olan büyüklük taslamak, dolayısıyla herkesi ilgilendirecek kadar önemli bir ilahî ikazdır. Kibirlenme gerekçe ve malzemeleri, kişiden kişiye değişmektedir. Mesela Karun, malıyla-zenginliği ile kibirlenmiş, Hitler, büyüklüğünü üstün germen ırkçılığında görmüş ama mütekebbirlerin sonu hep hüsran ile bitmiş.

Onun için, aman dikkat, günümüzde de bir mal sahibi, helal yollardan elde etmiş olsa dahî zenginliği ile övünürse zalimlerden farkı kalmaz. Birisi, güçlü olduğunu göstermek istercesine çoluk çocuğu veya sülalesi ile gururlanıyorsa onun da asalet-soy ve aşiret bağlılığı ile övünen cahiliyedeki müşriklerden pek farkı kalmaz. Ya bilim insanları? Maalesef bu kesim de kibrin tuzağına düşebilir? Nasıl mı?

Bilim İnsanı Neden Böbürlenebilir?

Peki, bir bilim insanı, nasıl ve nesi ile mağrur derekesine düşebilir? Tabiî ki herkeste olmadığını düşündüğü ilmiyle. Böyle gururlu bir bilim insanı, herkesten her yerde saygı bekler, saygısızlık edenlere kızar, kendi ilminin derinliğinden, okudukları kitaplardan, ders gördükleri hocalardan dem vurur. Yanlarında başka muteber âlim ve veli kişilerden bahsedilince yüzünü ekşitir. Çünkü başka bilim insanlarını kıskanır.

Hem öğretim üyesi, hem de bölüm başkanı veya dekan olduğunda talebelerine sert ve kaba davranır. Onların önüne türlü türlü engeller çıkartır. Bir imza için doktora öğrencisini bile saatlerce odasının önünde bekletir. Talebelerini ve asistanlarını hususî işlerinde çalıştırır.

Bir ilahiyatçı ise din ile ilgili bilgileri sâyesinde kendini herkesten ziyâde Allah’a yakın kabul eder Bildikleri ile amel etmez. Doğru da olsa başkalarının görüşlerine pek itibar etmez. Başka birinden hak ve hakikati duysa dahî, onu kabul etmek istemez, hemen karşısına çıkar, ya eksikliğini bulmak için çaba gösterir, ya da tümüyle reddeder. Münazara ederken, düşman bildiği meslektaşını ezmek için, her türlü mantıkî yola başvurur.

İlahiyatçılar dâhil bütün bilim insanları, materyalist ve pozitivist bilimlerin etkisi altına kaldıkları ve hikmet içeren ilimden mahrum oldukları sürece dünyevileşme tehlikesi ile karşı karşıya gelebilir, fıtrî ve ahlâkî sapmaların sonucunda kibirlenebilir. Kibirlenen bilim insanı, bildiklerini toplumun hayrına kullanmadığı sürece de Allah’ın gazabına uğrar. Nitekim Peygamberimizin (sav) ifadesiyle “Kıyamet gününde, en ağır azabı görecek olan, Allah’ın ilminden kendisini faydalandırmadığı âlimler olacaktır.” Bildikleriyle diğer insanlardan üstün olan bilim insanlarına yakışan, güzel ahlâk ve amel açısından da onlara üstün olmaları ve faydalı bilgilerini toplumla severek paylaşmalarıdır. Allah, bizleri güzel ahlâk, züht ve takvâ meziyetlerine sahip olmayan kibirli bilim insanlarından korusun.

Kibrin Alametleri ve Zararları

Bir insanın kibirli olup olmadığını anlamak, aslında o kadar zor değildir. Çünkü anlam veremediğimiz yukarıda yansıttığımız bütün bu tuhaf tutum ve davranışların sebebi, kibrin dışa yansımasının bir sonucudur. Bir insan, hangi makamda veya mevkide olursa olsun, hiç tevazu gösteremiyorsa onda kibrin alametleri vardır diyebiliriz. Kin ve haset beslemek, gıybet etmek, saygı ve tazim beklemek, fakirlerin, kimsesizlerin ve muhtaçların meclisinde bulunmaktan ziyade menfaat umduğu zenginlerin-şöhretlerin davetlerine katılmak gibi hasletler, kibrin işaretlerindendir.

Kibir, insanları tefekkür ve ibretten mahrum eder, nasihati ve uyarmaları etkisiz hâle getirir. Kibirli insanlar, merhametten uzaktır ve başkalarıyla tartışmaya meyillidir. Onun için kibirlenen insanlarda sevgi ve muhabbet duyguları yok olur. Toplumda kıskançlık ve haset artmasına yol açarlar. Daha da kötüsü sistematik hâle getirilen tekebbür kültürü, tevazu sahibi insanların ezilmesine yol açarken, insandaki yıkıcı eğilimleri yaygın hâle getirerek meşrulaştırır, hatta bunları kutsallaştırır. Tekebbürü ile başkaldıran insan, eşyaya, tabiata, diğer insanlara ve Yaratıcısına yabancılaşır. Kendini üstün gören, er veya geç belâyı bulur, şu veya bu şekilde zahmete düşer. Toplum hayatında uyumlu, kolektif ve dayanışma içinde hareket etmekte zorlanacakları için, gururlu kişilerin zamanla psikolojileri bozulur ve asosyal varlıklar hâline dönüşürler. Sadece toplum nezdinde değil Allah katında alçalırlar.

Dua Edelim

En iyisi bir dua ile bitirelim bugünkü yazımızı:

Allah’ım; başlangıcı nutfe sonunda ise murdar bir leş olan insanlarımızı dünya hayatlarında kibirden uzaklaştır.

Allah’ım; bizleri, ilmi, zenginliği, güzelliği, aşireti, soyu veya makamı ile büyüklük taslayanlardan eyleme, kibir afetini nefsimizden silip atmamız ve her daim alçak gönüllü olmamız konusunda bizlere yardımcı ol.

Allah’ım bize sahip olduklarımıza emanet şuuruyla bakmamıza nasip et.

Âmin.

Prof. Dr. Ali SEYYAR

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.