Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in Valiler Toplantısı’ndaki konuşması kamuda tasarrufu gündeme getirdi. Sonrasında valilere taşıt kullanımından tanıtım giderlerine kadar her alanda tasarruf tedbirlerine uymakla mükellef olduklarını söyleyen Şimşek, “Ben defterlerimi sonuna kadar kullanıyorum. Bu seviyeye inmemiz lazım. Ayrıca bu babamızın parası değil, milletin parası. Gösterişten uzak, mütevazı kamu anlayışına mecburuz” mesajını verdi.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, geçtiğimiz hafta yapılan Valiler Toplantısı’nda kamuda tasarruf tedbirleriyle ilgili valilere önemli uyarılarda bulundu. Edinilen bilgilere göre Bakan Şimşek, toplantıda Türkiye’nin ekonomik anlamda zorlu bir ekonomik süreçte olduğunu vurgulayarak, “Tasarruf tedbirleri konusunda sizden yardım istiyoruz” dedi.
Valilerin de tasarruf tedbirlerine uymakla mükellef olduklarını vurgulayan Şimşek, “Gelin görün ki bu öyle olmuyor; taşıt kullanımından tanıtım giderlerine kadar… Bu alanlarda hakikaten hassasiyet gerekiyor. Türkiye’de 2024 yılında biz bütçeye tam uyarsak, 2,7 trilyon lira açık vereceğiz. O açığı nasıl finanse edeceğiz? Borçla. Borçla finanse etmek demek bugünkü yüksek faiz sürecinde memleketin imkânlarının yatırım ve hizmet yerine faize gitmesi demektir. O yüzden sizin de üzerinize görev düşüyor. Bu hassasiyet o kadar değerli ki. Ben defterleri sonuna kadar kullanıyorum. Kağıt falan kullanmıyorum. Bu seviyeye kadar inmemiz lazım. Bu babamızın parası değil. Hepimizin parası, milletin parası. 2,7 trilyon lira açık vereceğiz arkadaşlar. Onun için lütfen tasarruf tedbirleri konusunda maksimum hassasiyet gösterin; bu konuda bize yardımcı olun. Gösterişten uzak, mütevazı bir kamu anlayışına her alanda mecburuz. Tasarruf tedbirleri konusunda sizden yardım istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Valiler Toplantısı’nda Bakan Şimşek’in özetle şunları söylediği öğrenildi:
“Türkiye’yi tekrar güçlü bir şekilde küresel kalkınma yarışında ön plana çıkaracak bir program uyguluyoruz. Bu programın ana unsurlarından biri de fiyat istikrarı. Fiyat istikrarından kastettiğimiz enflasyonun tek haneye indirilmesi. Şu anda çok yüksek; bunu aşağı çekmemiz lazım. Aşağı çekmemiz için de dünyanın kurallarına uygun bir programla yolumuza devam ediyoruz. Enflasyonu aşağı çekersek makroekonomik hedeflerimizin tamamını başarabiliriz. Bu o nedenle önemli bir hedef.
Mali disiplinden kastımız şu: Bir ülkede iki tür denge aranır. İçerideki ve dışardaki denge. Dışardaki denge döviz dengesi, yani cari açık. İçerideki denge bütçe dengesi. İkisi açık verirse bu yönetilemez. Dünyada hiçbir ülke yönetemez. Türkiye de yönetemez. Türkiye’de şu anda her iki açık da yüksek. Mali disiplinden kastettiğimiz bütçe açığının deprem harcamaları hariç milli gelire oranını yüzde 3’ün altına düşürmemiz lazım. Yüzde 3’ün üstü zor yönetiliyor. Cari açık dediğimiz mümkün olduğunca dışarıdan, dış borcumuzun yükseltilmesini sınırlamak demek. Bunların hepsi, hepimizi ilgilendiriyor. Çünkü ulusal bir mesele.
Mali disiplinle ilgili sizden beklentimiz nedir? Biz bir taraftan kayıt dışılıkla mücadele ediyoruz. Burada bir de işin harcama boyutu var. Biz harcamaları rasyonelleştirmiştik. Tasarruf tedbirleri konusunda sayın Cumhurbaşkanımız bir genelge yayınlamıştı. Uyum noktasında hepimize iş düşüyor. Tasarruf tedbirleri, harcamaların rasyonelleştirilmesi, kayıt dışılıkla mücadele, sosyal yardımlar bunlara çok ciddi kaynak ayrılıyor ve bu kararları siz veriyorsunuz. Deprem harcamalarına tabii bu süreçte yardımcı olmanız gerekir. Cumhurbaşkanımızın 2021’de yayımladığı genelge var. Ben göreve gelir gelmez bu konunun hassasiyetle uygulanmasını istedim. Tasarruf tedbirleri bütün bakanlıklar için önemli ama valilerimiz için de çok önemli.
Kamu harcamalarının büyük bölümü yerelde. Bu harcamaların verimli ve etkili olduğunu görmemiz lazım. Sahada dolaşın, denetim yapın. Sahadakini Ankara göremez, mükerrerlik olup olmadığını siz görebilirsiniz. Bu gözle bakın. Daha düşük maliyetle gerçekleştirilebilir mi buna bakın. Birçok konuda sizden yardım istiyoruz. Yerelde yapılan yatırımların takibi bizim için çok değerli. Harcamalar konusunda bilgisiz olduğunuz konularda Maliye Bakanlığı olarak biz size bilgi veririz. Bizi arayın, bize ulaşın. Bir yerde kayıt dışı faaliyet görürseniz, kayıt dışı işçi çalıştırma konusunu fark ederseniz bizi yönlendirin. Milyonlarca kardeşimiz burada geçici barınıyor çalışıyor ama gelin görün ki çalışma izni alan 80 bin küsür. Bu konuyu bir şekilde konuşmamız lazım. En önemli konular akaryakıt, tütün, alkollü içkiler kayıt dışılığın inanılmaz cazip olduğu konular. Yoksa şaşarım, mutlaka vardır. Birlikte çalışalım, azaltalım.
Bu sene sosyal yardımların bütçesi 497 milyar TL. Bütün Türkiye’deki yatırımlar ki bir kısmı depremle ilgili, bunları ayrı tuttuğumuz zaman 800 milyar TL’yi buluyor. Bunları sadece hak edenlere ödememiz gerekiyor. Vermediğiniz zaman o vatandaş işgücünden çekiliyor, çalışmıyor. Biz çalıştıracak eleman bulamıyoruz. Çalışmıyor, üretmiyor. Hak etmeyene lütfen vermeyin. Alttaki ekipler iyice denetlesin. Bu ülkede o kadar çok kayıt dışılık var ki. Adamın serveti var ama görünürde hiçbir şey yok. Bu konularda da bize yardımcı olmanız lazım. Gittiğimiz her yerde şirketlerimiz çalışan bulamıyor. 2023 yılında deprem için 950 milyar lira ayırmıştık. 2024’te 1 trilyon 28 milyar TL kaynak ayırdık. Bütçe açığının önemli bir bölümü bu. Bunun etkinliği konusunda yine hepimize iş düşüyor. 1999’daki depremden sonra yapılan harcamaların toplamı, deprem vergisinde toplanan paranın 1.6 katından fazladır ama dolaylı olarak altyapıyı da dikkate alırsanız 8 katıdır. Biz deprem için kaynak harcıyoruz, afet riskini azaltmak için kaynak harcayacağız. Bu konuda her türlü işbirliğine açığız.”
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in, toplantının ardından yaptığı soru-cevap kısmında bazı valilerin Togg satın almak istediğini söylemesi üzerine, “Makam araçlarınızı satıp, Togg alabilirsiniz” dediği öğrenildi.