Batı Meydyası İsrail’in Gazzeyi Bombalamasını Ölümcül Olarak Görmüyor!!
Anglo-Amerikan ülkelerindeki ana akım medya, Filistinlilerin öldürülmesini normalleştirmekle ve İsraillilerin yaşamlarına karşı koruyucu davranıyor.
22 Ocak’ta Gazze’de 24 İsrail askerinin ölümüyle sonuçlanan iki olay meydana geldi. Küresel ana akım medya bu olayı 7 Ekim’den bu yana İsrail için “en ölümcül gün” olarak nitelendirdi. Bu ifade Reuters, AFP, BBC, CBS, NBC, CNN, ABC ve ITV News dahil olmak üzere çeşitli haber ajansları tarafından manşetlerde kullanıldı.
New York Times, Washington Post, Wall Street Journal, Time dergisi, Daily Telegraph, The Sun, Jerusalem Post, Guardian, London’s Evening Standard, Financial Times, Independent ve Yahoo News gibi önde gelen haber kaynakları da aynı ifadeyi kullandı. Aynı gün ise Siyonist İsrail güçleri Gazze’de 200’den fazla Filistinliyi öldürmüş, sadece Han Yunus’ta en az 75 Filistinli hayatını kaybetmişti.
Batı medyasının İsrail asker kayıpları üzücü olarak sürekli olarak “en ölümcül gün” olarak gündeme getirmesi ama onun kat be kat üstünde çok daha fazla sayıda masum sivil Filistinlinin öldürülmesine görmezden gelmesi ise iki yüzlülükleirni ortaya koyması açısından adeta bir delil gibidir.
“En ölümcül gün” ifadesi aralarında İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) sözcüsü Daniel Hagari, IDF Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi, Başbakan Benjamin Netanyahu ve İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’un da bulunduğu çeşitli kişiler tarafından kullanıldığı söylensede nerede kullandığı belirsizliğini korumakta. Yoksa Batı medyasının İsrailli ve Filistinlilerin hayatlarına eşit değer verilmediği yönündeki algısından mı kaynaklandığıda belirsizdir.
7 Ekim 2023’ten 25 Ocak 2024’e kadar bu ifadeler batı medyasında 856 kez kullanıldı, ancak bu örneklerin hiçbirinde Gazze’deki Filistinli ölümlerinden doğrudan bahsedilmedi. Bunun tek istisnası 25 Ekim’de BBC’de yayınlanan “Filistinliler Gazze’de en ölümcül günün yaşandığını iddia ediyor” başlıklı birkaç haber bülteniydi. İlginçtir ki aynı İngiliz medyası bu dönemde “Filistinliler için en ölümcül gün” ya da “Gazze halkı için” ifadelerine yer vermemiştir. Hatta “en ölümcül gün” ifadesinin Gazze’deki durumu tam olarak yansıtmayabileceği düşünülmektedir.
Çünkü Batı medyası İsrail-Gazze savaşında “en ölümcül gün” ifadesiyşe yapılan atıfların çoğunluğu öncelikle İsrailli kayıplara odaklandığı bilinen bir gerçektir. Bu atıfların çoğunluğu özellikle “Yahudiler için en ölümcül gün” ya da “Yahudi halkı için en ölümcül gün” olarak tanımlanan 7 Ekim’e atıfta bulunmaktadır.
ABD Başkanı Joe Biden’ın 7 Ekim’deki Hamas saldırısına ilişkin sözleri “en ölümcül gün” temasına yapılan atıfların başında gelmekte. Ancak, bu ifadeleri hiçbir zaman Filistinlilere veya Gazzelilere atıfta bulunmak için kullanılmamıştır. Bu da çatışmanın, ilgili tüm tarafların eşit değerde olduğunu kabul edecek şekilde görmediğini savaşın bitmesi yerine İsrail’in savaşı kazanmasından yöne tercihi olduğunu göstermekte.
2023 Kasım ayının sonundaki geçici ateşkesi takip eden dönem son derece yoğundu. En az 700 Filistinlinin öldürüldüğü 2 Aralık günü Filistinliler için en ölümcül gün oldu. Şaşırtıcı bir şekilde, İngiliz medyası bu gerçekten bahsetmedi. The Guardian İsrail kara kuvvetlerinin Gazze’de operasyonlar düzenlediğini bildirirken, Sunday Times rehineler ve kötüleşen bombardımanla ilgili endişelerini dile getirdi. Mail Online, İsrail’in kırılgan bir ateşkesin bozulmasına tepki olarak Hamas’ın kalelerine yönelik kara operasyonlarını genişlettiğini bildirdi.
BBC televizyonu ise 3 Aralık’ta can kayıplarına ilişkin üzücü görüntüler yayınladı ancak Netanyahu’nun İsrail askerlerininsivilleri öldürmemek için elinden geleni yaptığı yönündeki iddiasını doğru kabul ederek yayınlasada İsrail ordusu şu anda günde ortalama 250 Filistinliyi öldürüyor ki bu rakam son yıllarda yaşanan diğer büyük çatışmalardaki günlük ölü sayısını aşıyor.
Batı medyasındaki bu uzlaşı, bölgenin “en ölümcül günlerinin” kurbanları olarak sadece İsraillileri gösterirken, 7 Ekim’den bu yana ölenlerin %95’ini oluşturan Filistinlileri görmezden geliyor. Bu eşitsiz ve çarpıtılmış yayın, küresel şeytanların kontrolundeki siyonist ana akım medyanın etnik temizliği kolaylaştırmadaki rolünü vurgulamaktadır.
MİRATHABER.COM – YOUTUBE