Güzel bir Kurban bayramına erişmenin sevinç ve heyecanını yaşıyoruz. Dini bayramlara manevi pencereden bakabilen ve kutlama sevinci yaşayan herkesin bayramı kutlu olsun.
Bu güzel bayram günlerinde, Kurban bayramını gereği gibi kutlayan, birlik beraberlik ruhuyla hareket eden, tekbirler getirerek camilere koşan, ana babasına gerekli olan saygı ve ihtimamı gösteren; Kurban etini peygamberimizin (sav) emri üzerine üçe ayırarak bir kısmını kendine, bir kısmını misafirlerine bir kısmını da ihtiyacı olanlara dağıtan, bayram sevincinin coşkusunu yüreğinde hissederek etrafına tebessüm edebilen herkesin bayramı mübarek olsun.
Bayramlar, sevgi ve muhabbetin paylaşıldığı müstesna günlerdir. Bu sevgi, bazen kestiğiniz kurbandan ihtiyaç sahibi olanlara bir pay vermektir, bazen bir yetim ve öksüz başı okşamaktır, bazen de bir huzur evini dolaşmak yaşlıların gönlünü alabilmektir.
Aslında bayramlar, dünyevileşmenin getirdiği sıkıntılara ve problemlere dur diyerek, evlatlarımız ile aynı sofra etrafında bulaşabilmektir. Hülasa bayramlar; şeytanın bizler için en büyük tuzağı olan enaniyetten kurtularak, babamızla, çocuklarımızla, konu komşumuzla, çevremizde ki tanıdığımız ve tanımadığımız herkesle sevgi ve muhabbetimizi paylaşabilmektir. Bayramlar, yanan yüreklere cennet serinliği veren ilahi ziyafet sofralarıdır.
Bu sebepledir ki bayramları gereği gibi anlamak ve idrak edebilmek için, Peygamberimizin (sav) hadisi şeriflerine kulak verelim:
“Ramazan ve Kurban bayramı gecelerini, sevâbını Allah’tan umarak ibâdetle ihyâ edenlerin kalbi, -bütün kalplerin öldüğü günde- ölmeyecektir.” (İbn-i Mâce, Sıyâm, 68)
O zaman bizlere düşen görev, dünyevileşmenin katılaştırdığı, kararttığı ve manevi manada ölmeye ramak kalmış kalplerimize, bu bayram vesilesiyle can suyu vermektir. Evlatlarımıza manevi duygular ile bezenmesi noktasında en büyük yardımı içinde barındıran Bayramlarımızı gereği gibi kutlayarak, cennetin yolunu göstermektir. Kurban kesmek, bayram namazına gitmek, eş dost ziyaretinde bulunmak ve hediyeleşmek gibi belli ritüellerin arkasındaki manevi atmosferi, başta evlatlarımız olmak üzere çevremize göstermek ve öğretmektir.
Bayramları tatil günleri olarak görmekten vazgeçip, gönüllerimizi şeytanın esaretinden kurtaracak müstesna günler olduğu idrakiyle hareket edelim ve bayramlarımızı kutlayalım.
Yoksa bayramlar gelir bayramlar geçer de, gerçek manada ki bayramların güzelliklerinden haberimiz bile olmaz.
Bayramınız mübarek olsun, gönülleriniz sevgi ve muhabbetle dolsun!
Selam, saygı ve muhabbetlerimle…
Şaban DOĞAN