Bedava İncil Tehlikesi
18 Nisan 2024 tarihinde sitemizde yayınlanan haberimizde, Devlet-i Aliyye Ocakları Bilecik İl Başkanı Ömer Taşkın, ülkemizde ki misyonerlik faaliyetlerine dikkat çekmiş, ücretsiz İncil dağıtımına sert çıkan bir açıklama yapmıştı… Bu açıklamanın ardından irtibatı kesmediğimiz sayın Ömer Taşkın, sosyal Medya üzerinden verdiği İncil siparişinin ellerine ulaştığını ve tehlikenin büyük olduğunu bir kez daha yineledi.
Mirat Haber Servisi olarak görüştüğümüz Ömer Taşkın, son yıllarda Türkiye genelinde görülen misyonerlik faaliyetlerinin Bilecik’te başlamasının tesadüf olmadığını dile getirdi. Asırlarca dünyaya nizam vermiş ve adaletle hükmetmiş ecdadın yeşerdiği topraklar olan Bilecik’in, misyonerlik faaliyetlerine maruz kalmasını, seküler ve laik hayatın acımasızlığına bağlayan taşkın, sözlerine şöyle devam etti:
“Sosyal medya üzerinden verdiğimiz İncil siparişi, kargo dahil hiçbir ücret ödemeden, yanında gönderilen kitaplar ile birlikte elimize ulaştı. Bu da bizlere açık ve net bir şekilde gösterdi ki, ülkemizde ki Misyonerlik faaliyetleri planlı ve programlı bir şekilde yürütülüyor. Haçlı istilasının bir parçası olan bu faaliyetlerin karşısında olduğumuzu tekrar dile getirmek ve halkımızı bu hususta uyanık olmaya, gençlerimize sahip çıkmaya, kutsalımızı korumaya çağırıyoruz. Osmanlı’nın kurulduğu bu topraklarda haçlı zihniyetinin istilasına izin vermeyeceğimizi de ilan ediyoruz”
HABER YORUM
Başta Orta Doğu olmak üzere, Avrupa dahil dünyanın dört bir yanında İslam ve Müslümanlar bilinçli bir şekilde ezilip İslam kimliği taşıyanlar ötekileştirilirken, ülkemizde gösterilen Misyonerlik faaliyetlerine karşı tepkisiz kalmak demek, en hafif tabiriyle safdillik olacaktır. Ülkemizde ücretsiz İncil dağıtılmasına göz yummak demek, kendi öz değerlerimizi kendi elimizle hafife almak ve tehlikeye atmak demektir… Bu saçma durum, ne özgürlüklerle açıklanabilir ne de laiklikle..
Misyonerlik Faaliyetlerine Karşı Mücadele edilmeli ve İslami Değerler Savunulmalıdır. Günümüzde, İslam’ın kutsal değerlerine yönelik saldırılar giderek artmışken, Devletimiz ve milletimiz el ele verip misyonerlik faaliyetlerine dur diyebilmemiz lazımdır…
Misyonerlik faaliyetlerine karşı mücadelemizi, siyasi ve dünya görüşü ne olursa olsun bütün toplum olarak yapmalıyız. Bu sorun sadece Müslümanım diyenlerin ya da muhafazakar olanların sorunu olmamalıdır.
Artık ülkemizde, dini konularda muhafazakar düşünmeyen kesimin de “Toplumun manevi değerler ile ayakta kaldığını, Kültürümüzün en önemli ayağının din olduğunu” kabullenmesinin zamanı gelmiş hatta geçmektedir.
Ülkemizde gerçekleştirilen Misyonerlik faaliyetleri “Amaan sen de” denilip geçilecek kadar basit değildir. Tarihi gerçekler, haçlı zihniyetinin yüzyıllar boyu Müslümanlara yaptığı zulümlerle kaimdir.
1965 Yılında tamamlanan 2. Vatikan konsili’nde alınan karalar çerçevesinde Vatikan’ın, “başta Türkiye olmak üzere Orta Doğu ve Türki Cumhuriyetlerde ki Hıristiyanlaştırma faaliyetlerine hız verileceği” kararı unutulmamalıdır.
MİRATHABER.COM