Benim Sapığım, Senin Sapığından İyidir

Genelleme yaparak bir topluluğu toptan iyi ya da toptan kötü ilan etmek, patolojik bir ruh halidir. Her toplumun çürük elmaları mutlaka vardır. Geleneğimizde “Asr-ı Sadet” diye bilinen ve en hayırlı dönem olan Rasulullah’ın inşa ettiği o sahabe toplumunda da hırsızlık yapan, zina eden, iftira eden, yalan söyleyen, içki içen, ihanet eden insanlar çıkmış ve cezalarını çekmişlerdir. İnsan olan her yerde mutlaka problem vardır, birçok güzelliklerin yanında çirkinlikler de mevcuttur.

Erol Mütercimler denilen Kemalist bir nursuz, geçtiğimiz günlerde bir televizyon programında hiç istisna yapmayarak İmam-Hatip Lisesi mezunları ile ilgili “Buradan mezun olanlar karşımıza sahtekâr ve cinsi sapık olarak çıkıyor” dedi. Bilirsiniz kafasını lağım çukuruna gömen, çukurdan kafasını çıkarınca ağzından sadece pislik akar. Çünkü havasız kalınca onu yutmuştur. Hayatı pislik ve Atatürk sahtekârlığı ile geçen bir mahlûk da, ağzından salyalarını ve içine işlemiş pisliklerini bu şekilde ağzından taşırdı. Bu tür İslam düşmanlarının içleri Müslümanlara karşı kinle doludur. Gizledikleri kinlerini kontrol edemeyerek zaman zaman ağızlarından kaçırırlar. Yüce Allah onların ruh hallerini şöyle anlatır: “Ey iman edenler! Sizden olmayan kişileri sırdaş edinmeyiniz. Onlar sizi yoldan çıkarmak için ellerinden gelen hiçbir çabayı esirgemezler ve sizi sıkıntıda görmekten hoşlanırlar. Şiddetli kin ve öfke ağızlarından taşmaktadır; kalplerinde sakladıkları ise daha da büyüktür… Siz Kitabın tümüne inanırsınız, onlar (münafıklar ise sadece) sizinle karşılaştıklarında “inandık” derler (ama Kur’an’ın bazı şeriat hükümlerini inkâr ve itiraz ederler), kendi başlarına kaldıklarında ise, size olan kin ve öfkelerinden dolayı parmak uçlarını ısırırlar. De ki: “Kin ve öfkenizle geberin!” Şüphesiz Allah, gönüllerin özünde saklı duranı bilendir.” (3Âl-i İmran:118-119).

İşte Müslümanlara karşı böyle bir patolojik ruh halinde bulunan bir densiz, aslında o sözleriyle kendini anlatmıştır. Hürriyet yazarı Nedim Şener, katıldığı Haber Türk televizyonundaki programda Erol Mütercimlerle ilgili şu tespiti yapmıştır: “İmam-Hatip Lisesi mezunlarına sapık ve sahtekâr diyen Erol Mütercimler, bu sözleriyle kendini tarif etmiştir. İslam dini ile ilişkisi olmayan bir sapığın 12 yaşındaki kız çocuğuna yaptığı ahlaksız olayı nerdeyse bütün İmam-Hatiplilerle hatta bütün Müslümanlarla birleştirme çabası içinde. Bu bir algı operasyonudur ve Erol Mütercimler’in en mahir olduğu konudur. İslam’ı maske yapıp sapkınlık yapanlar, yolsuzluk yapanlar olduğu gibi Atatürk’ü de maske yapıp yalancılığı, tutarsızlığı gösteren Erol Mütercim gibi insanlar da var” diyerek bir Kemalist sahtekârın, İslam’ı istismar eden bir sahte şeyhin sapıklığından kendine ekmek çıkarmaya çalıştığına vurgu yapmaktadır.

Sosyal medyada “Beyniyle arasına sosyal mesafe koyan müptezel Erol Mütercimler’e açık açık soruyoruz;

– İş isteyen kadına tecavüz eden CHP’li Didim Belediye Başkanı imam hatip mezunu mu?

– “Abazayım gel” diyen ‘Tatanka’ isimli şiir kitabında ahlaksız fantezilerine yer veren Muharrem İnce imam hatipli mi?

– 14 yaşındaki erkek çocuğu taciz eden Kuşadası CHP yöneticisi imam hatip mezunu mu?

– CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 4 kız çocuğuna cinsel istismarda bulunmaktan tutuklu yeğeni Hıdır Çakmak da mı imam hatipli?

Kendi tarihine yabancı, değerlerini çiğneyen, geçmişine düşman, düşmanına hayran, geleceği karanlık bir gençlik hayaliyle yanıp tutuşan Erol Mütercimler’in söz konusu sorulara vereceği cevap merak konusu!” diye sorulmakta. Ben de aynı soruları yineliyorum.

Didim’deki tecavüz olayıyla ilgili Türkiye gazetesi yazarı Süleyman Özışık şunları kaydediyor: “Gazeteci Mehmet Özışık, Didim’in CHP’li Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay’ın, kendisinden iş istemeye gelen bir kadına başkan yardımcıları ile birlikte topluca tecavüz ettiğini ortaya çıkardı!.. Üstelik bu toplu tecavüzün, belediye başkanının emriyle kamera kaydına alındığı ortaya çıktı. Başkan Atabay’ın tecavüz sırasında kamera kaydı alan personeline, “Oğlum beni kadraja alıyor musun? Güzel çek” diye talimat verdiği görüntülerde mevcut… Mehmet Özışık yaşanan toplu tecavüze ait bazı kamera kayıtlarını sosyal medya hesaplarından yayınladı. Toplu tecavüze uğrayan mağdur kadınla konuşup başından geçenleri tek tek anlattırdı ve bunları da sosyal medya hesabından yayınladı. Türkiye ayağa kalktı! Neredeyse bütün gazeteler ve internet siteleri bu rezilliği gündemine aldı. Sosyal medya tam anlamıyla yıkıldı. Milyonlara varan mesajlar atıldı. Tabiri caizse yer yerinden oynadı. İlginç olan ne biliyor musunuz? Kopan bu dehşet fırtınasında CHP’nin bir tek yaprağı bile kımıldamadı! Bir tek partili çıkıp da “Bu nasıl bir rezilliktir, bu nasıl bir haysiyetsizliktir” demedi. Sadece onlar değil… Bugüne kadar “Kadına şiddete hayır! Kadın tacizlerine ve tecavüzlerine hayır” diye bağırarak sözüm ona namuslu görünmeye çalışan namussuzlardan bir teki bile bu olaya dair bir söz söylemedi. Sapık tecavüzcülerine âdeta kol kanat gerdiler. Görevden alınmaması için âdeta kendilerini siper ettiler.”

İşte bizim en büyük problemimiz, çıkmazımız ve çelişkimiz budur! “Benim teröristim, senin teröristinden iyidir” der gibi “Benim sapığım senin sapığından iyidir” diye sahip çıkılmaktadır. Hâlbuki genelleme yapmadan hangi kesimde olursa olsun her türlü sapığa karşı çıkıp cezasını çekmesi için onu yargıya teslim etmek gerekmektedir. Merdiven altı tarikatının sahte sapık şeyhi Fatih Nurullah da, Didim belediye başkanı da sapıklıkta aynıdır. Didim Belediye başkanına sessiz kalıp, İslam’ı maske olarak kullanan din baronuna avazı çıktığı kadar bağırana; “Hadi ordan! Sapık, sapıktır. ‘Benim sapığım seninkinden iyidir’ garabetine düşmeyin, akıllı olun” der,  Erol Mütercimler’in sözünü de, karekökünü alarak pî sayısıyla beraber binle çarpar kendisine geri iade ederiz.                                                            

Musab SEYİTHAN