Beyaz Saray Pazar günü yaptığı açıklamada, ABD’nin Gazze Denizi’nde inşa ettiği yüzer iskelenin birkaç hafta içinde faaliyete geçeceğini açıkladı. Anca gıda malzemelerini Gazze bölgesine getirmenin en iyi yolu olan kara yollarına bir alternatif olarak görülemeyeceğini de belirtti.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby Pazar günü ABC News’e yaptığı açıklamada, “Açıkçası herhangi bir operasyon görebilmemiz muhtemelen iki ila üç hafta alacaktır” dedi.
Kirby, hedefi Gazze’ye daha fazla yiyecek ve ihtiyaç malzemelerini ikame etmek olan bu yüzer platformun belli sınırlar dahilinde yardımcı olabileceğini belirterek, “Dürüst olmak gerekirse, Şeride giren kara yollarının ve kamyonların yerini hiçbir şey tutamaz” dedi.
Aynı zamanda İsrail ordusu da geçtiğimiz Cumartesi günü yaptığı açıklamada, ABD’nin Gazze Şeridi kıyılarında 281 dönümden fazla alanı olduğu tahmin edilen geçici söz konusu yüzer iskele inşasını devam ettirdiğini duyurdu.
ABD, denizdeki bu geçici platformun askeri veya sivil gemilerin yüklerini boşaltmasına olanak sağlayacağını, yardımların ise daha sonradan lojistik destek gemileriyle sahildeki bir iskeleye taşınacağını söylüyor.
Amerikalı yetkililer, bu çabanın savaşa sahne olan Gazze Şeridi’nde “savaş güçlerinin karaya konuşlandırılmasını” içermediğini ancak yine İsrail askerleri tarafından denetlenecek olan iskele inşaatı sırasında Amerikan askerlerinin Gazze Şeridi’nin civarında olacağını söyledi.
ABD Başkanı Joe Biden geçen yıl 7 Mart’ta ülkesinin Gazze kıyısı açıklarında geçici bir liman kurma niyetini açıklamasından bu yana, yardım için deniz yolu güzergahı hakkında, Kıbrıs’tan Gazze’ye kadar bir “deniz koridoru” mu yoksa geçici bir Amerikan liman mı olduğu konusunda birçok soru gündeme gelmişti.
İsrail’in geçici limanın kurulması ve deniz koridorunun aktif hale getirilmesini memnuniyetle karşılaması ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu‘nun söz konusu liman fikrinin kendisine ait olduğunu iddia etmesi, İsrail’in Gazze Şeridi ve Refah Kapısı’ndan gelen yardım girişlerini engellediği böylesi bir dönemde birtakım şüpheleri artırdı.
BM Raportörü olan Michael Fakhri de daha önce Amerika’nın önerisini kınamış ve Cenevre’de düzenlediği basın toplantısında bu öneriyi “kötü niyetli” olarak tanımlamıştı. Nitekim ABD’nin böylece İsrail’e bomba, mühimmat ve mali destek sağladığına dikkat çekti.
HABER ÇEVİRİSİ: SONGÜL BAYLU
MİRATHABER.COM -YOUTUBE-