Biden’ın Aforoz Edilmesi ve Kürtaja Bakışımız

Kilise Biden’ı aforoz etti

Yeni Şafak’ta yer alan habere göre; ABD’deki Katolik piskoposlar, Biden’ı kürtaj haklarına verdiği destek nedeniyle, “Kutsal Efkaristiya” olarak bilinen ayinden men etmek için hazırlanan taslağa destek verdi. Piskoposlar, Vatikan’ın itirazlarına rağmen geri adım atmadı.

Muhafazakâr hareket baskın

BD’de Katolik piskoposlar, Başkan Joe Biden’ı, kürtaj haklarına verdiği destek nedeniyle, Hıristiyanlar tarafından “Kutsal Efkaristiya” olarak bilinen ayinden men etmek için taslak yönergeler üzerinde ezici bir çoğunlukla oy kullandı. Bu adımı atma konusunda çekinceleri olan Vatikan’ın uyarılarına rağmen oy kullanılması, Kilise’deki muhafazakar hareketin baskınlığını yansıtıyor.

24 ret 73 kabul

John F. Kennedy’den sonra ülkedeki ikinci Katolik başkanı hedef alan bu karar cuma akşamı yayınlandı. Karar oy çokluğuyla, 24 ret oyuna karşılık 73 kabul oyuyla kabul edildi.

Ali Rıza Demircan Hocamızın Kürtajla İlgili Yazısı

Bu olay vesilesiyle Ali Rıza Demircan Hocamızın, İslam’a Göre Cinsel Hayat isimli eserinde Kürtaj ile ilgili verdiği bilgileri sunuyoruz.

“Açık ve kesin bir dille yasaklamasa da azil yapmayı tasvip buyur­mayan İslâm Dîni’nin ana sağlığı gerektirmedikçe, kürtajı hiç mi hiç tasvip buyurmayacağı açık bir gerçektir.[1] Ancak ana sağlığının kürtajı gerektirdiğine, ana karnındaki çocuğun bir insan olduğu gerçeğine inanan bir grup uzmanın karar vermesi gereklidir.

Mü’min kadınların Allah’a ortak koşmamak ve hırsızlık yapma­mak gibi temel bir İslâmî görevi de, çocuklarını öldürmemektir. Mümtehine Sûresi’nin 12. âyetiyle konulan “..Çocuklarını öldür­memeleri..” şeklindeki öldürme yasağı, İslâm bilginlerine göre çocuk düşürmeyi, dolayısıyla kürtajı da içine almaktadır.[2]

Bu bilginlere göre, Kur’ân-ı Kerîm’in fakirlik endişesiyle, batıl inançlar ve yorumlar sebebiyle çocukların öldürülmesini yasaklayan anlamlarını sunacağımız şu âyetleri de çocuk düşürme; kürtaj yasa­ğını içine almaktadır.[3]

İsra Sûresi Âyet 31:

Fakirlik korkusuyla çocuklarınızı öldürmeyin. Sizi de onları da Biz rızıklandırıyoruz. Onları öldürmek pek büyük günahtır.

Enam Sûresi Âyet 31:

Hiçbir bilgiye dayanmadan beyinsizce çocuklarını öldürenler ve Allah’ın kendilerine verdiği rızık (olan çocuk nimetin) den Allah’a iftira ederek yasaklama yoluyla kendilerini mahrum bıra­kanlar, gerçekten ziyana uğramışlardır. Onlar yoldan saptılar, doğ­ru yola gelici de değildirler.[4]

Tercümelerini sunduğumuz âyetlerin amacı yanı sıra Kur’ân’da, zinâdan beri anlamına iffetli erkekler ve kadınların çocuk oluşturucu hayat maddelerini israftan koruyucuyu olarak nitelenmesi ve Allah’ın Resûlü’nün azili, çocuğu toprağa gömüp öldürmenin gizli bir şekli olarak açıklaması, hiç şüphesiz kürtajı yasak kapsamı içine alan bil­ginlerin görüşlerini doğrulamaktadır.[5] Kaldı ki kürtajda ana sağlığını tehdid eden büyük bir tehlike de vardır. Yalnızca bu tehlikenin mevcûdiyeti bile kürtajı gayr-ı meşrû kılmak için yeter sebeptir.

Kocanın veya kadının ya da karı-kocanın birlikte isteği, kürtajı meşrû/caiz kılmaz. Hamileliğin gayr-ı meşrûluğu bile kürtajı meş­rûlaştırmaz. Çünkü biz mü’minler, nefislerimizi tehlikeye atmamakla emrolunmuşuzdur.[6]

Burada öneminden ötürü açıklanması gereken bir konu da şudur. Bilerek kasıtla veya hata yolu ile çocuk düşürme, bir cana kıymadır. Peygamberimizin uygulamasına göre, Gurre denilen ve yaklaşık 215 gr. altın tutarı tazminat cezasını gerektirir. Çocuğu kürtaj ettiren ana-baba da olsa bu cezayı ödemekle yükümlüdür.[7] Ğurre, düşürülen ço­cuğun (cenin) mîrası kabul edilir ve düşmesine sebep olan kimse veya kimseler hariç, varisleri arasında paylaşılır.

Kürtajı da içine alan “Korunma..” bahsini, bu konudaki bazı tereddütleri gideren bir fetva[8]ile ve ilahî rızaya ermiş kullar diliyle yapılan ve bizleri de çocuk talebine yönelten Kur’ânî bir duâ örneği ile bitirelim:

رَبَّنَا هَبْ لَنَا مِنْ أَزْوَاجِنَا وَذُرِّيَّاتِنَا قُرَّةَ أَعْيُنٍ وَاجْعَلْنَا لِلْمُتَّقِينَ إِمَامًا

.. Ey Rabbimiz! Bize eşlerimizden ve nesillerimizden gözleri­mizin bebeği olacak çocuklar ve torunlar ver. Bizi, Senin yasalarına aykırılıktan korunacaklara rehber kıl.[9]


[1] Kürtajla ilgili genişbilgi için  bak. Ali Rıza Demircan “İlmin Katkılarıyla

 Kur’ân ve Sünnet  Işığında Koruyucu Önlemler, Gebelik,  Kürtaj ve Sezaryen”

[2]       Bak. İ. Kesir Mümtahine 12 (4/354), Kurtûbî Mümtahine 12 (18/72)

         Âyetin Çok Yönlü İşareti

          Müfessir İ. Kesir bu âyeti şöylece açıklar: Bu âyetteki çocukları öldürme yasağı, câhiliyet dönemindeki bazı Arabların fakirlik korkusuyla çocuklarını öldürmeleri örneğinde görüldüğü üzere, çocukların doğumundan sonra öldürülmelerini içine aldığı gibi, bazı câhil kadınların kendilerini yere atarak çocuklarını düşürmek istemeleri örneğinde görüldüğü üzere, ana karnında iken öldürülmelerini de içine almaktadır.

[3]       Hak Dîni, Kur’ân Dili 3/203, F. Zilali’l-Kur’ân Türkçe Neşir 14/430.

[4]       Âyette geçen “Rızk”ı çocuk nimeti olarak yorumlatan nükte için bak. Mevdûdî, İslâm Nazarında Doğum Kontrolü s. 74-5.

[5]       Bak. M. S. Müslim Hn. 835, A. Davudoğlu S. Müslim Ter. ve Şerhi 7/339, 441, Buharî Edeb 20.

[6]       Bak. Bakara 195.

[7]       Tirmizî Diyat 15, Ebu Davud Diyat 19.

[8]       Çocuk Düşürme

          Ana rahmindeki çocuğa rûhun üflenmesinden önce ve sonra çocuğu düşürmenin hükmü hakkında fukahanın farklı görüşlerini, İmam Gazzali’nin bu mevzudaki ihatalı mütalâasını ve buna dayanarak fukahanın, aşılanmış yumurtada hayat bulunduğunu bildiklerini kaydettikten sonra Mahmut Şellût şöyle diyor:

         “Rûhun üflenmesinden (dördüncü aydan) önce çocukta hayat yoktur diyen fakihlerin maksadı herhalde, dışarıdan ve bilhassa ananın hissettiği hayat belirtileri olacaktır. Yoksa aynı fukaha, ana yumurtasıyla birleşen spermin canlı olduğunu bilmektedirler. Buna dayanarak diyebiliriz ki âlimlerin çocuk düşürme mevzuundaki farklı görüşleri bu inceliğe dikkat etmemekten ileri gelmiştir; yahut da “bu durumda düşürme, canlılık dışardan hissedilir olduktan sonra düşürme gibi değildir” demek istemişlerdir.

         Şu halde hangi devrede olursa olsun çocuk düşürmenin haram olduğunda bütün âlimler birleşmiş oluyorlar. Yine hangi zamanda olursa olsun zaruretlerin, kendi ölçülerine göre yerleri vardır. Bu açıklamalar, din ile tıbbın bu mevzuda görüş birliği içinde olduklarını ortaya koymuş olmaktadır.”

         Hayrettin Karaman, İslâm’ın Işığında Günün Meseleleri, 2/554. Ayrıca bak. H.Karaman İslâm’a Göre Doğum Kontrolü ve Kürtaj, Tüm Yönleri ile Aile Planlaması Sempozyumu Kitabı 136-154.

[9]       Furkan 74

https://www.youtube.com/watch?v=A10FXLaHN9k

Recent Posts

  • Gündem

Uluslararası Ceza Mahkemesi, Netanyahu ve Gallant İçin Yakalama Kararı Çıkardı!

Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…

4 saat ago
  • Gündem

KUR’ÂN ARAŞTIRICISIYDI BEL’AM MI OLDU!

Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…

5 saat ago
  • Gündem

YALNIZCA VE SADECE MİLLETİMİZİN ASKERLERİNE MUHTACIZ

Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…

9 saat ago
  • Gündem

İBB Meclisi’nde İstanbul’da Suya Her Ay Zam Yapılacak

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…

10 saat ago
  • Gündem

Marmara’da Lodos: Deniz Ulaşımı Olumsuz Etkilendi

İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…

11 saat ago
  • Makale

Evrensel Bir Kişilik Profili: Ebu Leheb ve Karısı (1)

Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…

11 saat ago