islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
34,4815
EURO
36,4027
ALTIN
2.955,78
BIST
9.301,71
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
18°C
İstanbul
18°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
18°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
9°C
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
11°C

Bir de Psikoloğuma Sorayım: Çocuğum Neden Kardeşini Kıskanıyor?

Bir de Psikoloğuma Sorayım: Çocuğum Neden Kardeşini Kıskanıyor?

Psikolog: Buyurun Hanım Efendi? Size nasıl yardımcı olabilirim?

Anne: Şey, nasıl anlatsam bilmem ki? Benim iki çocuğum var. Büyük olan evladım, küçük kardeşini sürekli olarak kıskanıyor. Yetmiyor bu kıskançlık yüzünden birbirleriyle anlaşamıyorlar, hatta bazen kavga bile yapıyorlar. Geçen onları ayırmak mecburiyetinde kaldım. Neden benim büyük çocuk, küçük kardeşini bu kadar kıskanır ki, bir türlü anlamıyorum. Halbuki ikisine de eşit muamelede bulunuyorum. Bu kıskançlık normal mi sizce?

Psikolog: Kıskançlık aslında fıtraten dünyaya gelen her insanda vardır. İnsan yaratılışında hazır bulunan bir mayadır adeta. Duygu dünyasının hamurunda kıskançlık mayasının bulunması, aslında insanın sahip olduğu değerlere sahip olması ve hatta bunlara sahip çıkması açısından önemlidir.

Anne: Ama benim büyük çocuk, neyine sahip çıkmak ister ki? Her şeye zaten sahiptir. Elinden bir şey alınmış değil yani. Hiçbir eksiği yok. Küçüğüne nasıl sevgi gösteriyorsam aynı sevgiyi ona da gösteriyorum. O halde neden bu aşırı tepkisel davranışlar? Anlamıyorum ki.

Psikolog: O halde birlikte şöyle bir düşünelim. Sizler büyük çocuğunuzun kıskançlığını bu kadar tahrik edecek kadar acaba ne gibi hatalar yapmış olabilirsiniz?

Anne: Benim aklıma hiçbir şey gelmiyor. Zaten onun için size geldim.

Psikolog: Bir insanın en masum duygusu olan kıskançlık hasletini aşırı derecede tetikleyen mutlaka bazı hatalı tutum ve davranışlar vardır. Mesela sizler biraz evvel her iki çocuğunuza da eşit davrandığınızı söylediniz. Acaba bu bir faktör olmasın? Eşit davranıyorum derken bundan siz ne kastettiniz? Bir örnek verebilir misiniz?

Anne: Tabiî ki de. Mesela geçen onları kavgadan ayırdığımda her ikisine de aynı cezayı verdim. İkisine de iki gün sokağa çıkma yasağı verdim.

Psikolog: Peki, bu cezadan kim daha çok etkilendi?

Anne: Bilmem.

Psikolog: Peki, size bir de şunu sorayım. Çocuklarınızdan hangisi daha duygusal ve sokağa daha çok çıkmayı seviyor?

Anne: Büyük çocuğum daha duygusal ve sokağa çıkıp arkadaşlarıyla buluşmayı sever. Ama küçük olan biraz vurdumduymaz ve evde oynamayı daha çok seviyor.

Psikolog: Anladım. Peki, bu durumda âdil davrandığınızı düşünüyor musunuz?

Anne: Şey…şimdi düşünüyorum da…herhalde büyük çocuğuma biraz haksızlık yapmışım gibi. Çünkü ona bu ceza daha ağır gelmiş olabilir. Zaten biraz da içine kapalı bir çocuk.

Psikolog: Fark ettiniz mi? Siz ceza vermede her ne kadar eşit davrandığınızı düşünüyorsanız da aslında büyük çocuğunuzun duygu dünyasını sarsmışsınız. O ceza üstelik duygusal olduğunu söylediğiniz büyük çocuğa ağır gelmişken, zaten vurdumduymaz olan küçük çocuğu hiç etkilememiştir. İnsanın başka biri yüzünden velev ki bu öz kardeşi olsun eziliyor olması, haksızlığa uğraması elbette kıskançlığı da körükleyebilir.

Anne: Ay ben ne yaptım böyle?! Ben bunu hiç düşünememişim. Üstelik büyük çocuğum aldığı bu cezadan sonra ağladığı gibi benimle hiç konuşmak istemedi. Küçük olan ise hiç oralı bile olmadı. Çok üzüldüm. Vah ben ne yapmışım böyle…ben çocuklarıma hediye alırken de hep aynı şeyleri alıyordum. Ama şimdi düşünüyordum da büyük çocuğuma uygun, yani onun sevdiği şeyleri pek alamamışım hiç. Bunu da aslında hissettiriyordu ama açıkça söyleyemiyordu. Ben bu yanlışımı şimdi ancak fark edebildim. Ay ben şimdi şok oldum.

Psikolog: Sakin olunuz lütfen. Madem hatanızı anladınız, bunun bir çözümü de var elbette. Üzülmeyiniz.

Anne: Peki, bu hatalarımı ben nasıl telafi edebilirim. Ne yapmalıyım?

Psikolog: Çocuk terbiyesinde en önemli açılım, bütün çocuklarınızın farklı fıtrî özelliklerine ve özel karakterlerine uygun yani âdil davranmanızdır. Çocuğunuz anne veya babasının kendisine karşı âdil davranmadığı hissine kapılırsa o zaman güven bunalımı söz konusu olabilir. Çocuk, anne babasına karşı güvenini yitirirse işte o zaman gayri ihtiyari olarak kıskançlık ifrat düzeyine çıkar ve kardeşler arasındaki münasebet bozulur.

Anne: Daha nelere dikkat etmeliyim? Yani kıskançlığın ortadan kalkması için daha neler yapabilirim?

Psikolog: Büyük ve küçük çocuğunuza gösterdiğiniz aynı muamele, büyük çocuğunuzun daha önceden sahip olduğu statüsünü kaybettiği inancını doğurmuş olabilir. Önceden o evde tekti, her şey onun etrafında dönüyordu, sadece o seviliyordu. Şimdi elinde tuttuğu o statüyü kaybetti ve kendini şimdi dışlanmış hissedebilir. Bunun için anne ve baba olarak sizler, büyük çocuğunuza daha önceden sahip olduğu hiçbir statüsünü kaybetmediğini makul ve sevgi dolu yaklaşımlarınızla açıklamalısınız ve hatta ağabey olarak evdeki makamı ve pozisyonu daha arttığını hissettirebilirsiniz. Böylece kendisini önemli bir şahsiyet olarak görecek ve böyle bir sorumluluğunun taşımanın kıymetini idrak edecektir.

Anne: Bir de bizler herhalde küçük çocuğumuza biraz daha çok ilgi mi gösteriyoruz ne?

Psikolog: Bakın bu da kıskançlığı körükleyebilir. Unutmayınız, büyük evladınız da daha bir çocuktur ve sevgiye muhtaçtır. Sakın ola ki çocuklarınız arasında kıyaslama yapmayınız. Bu da özellikle duyarlı olan büyük çocuğunuzun duygularını kırabilir.

Anne: Ay, ben geçenlerde küçük çocuğuma üstelik büyük çocuğumun yanında “Maşallah, gülüşün tıpkı baban gibi…” dediğimi hatırlıyorum. Demek ki bu tek taraflı iltifatlar da büyük çocuğumun ruh dünyasını etkilemiştir. Ay ben neden böyle düşüncesiz ifadeler kullandım ki?

Psikolog: Anlaşıldı. Bakınız bu tarz ifadeler de büyük çocuğunuzun kıskançlık damarını kabartmış olabilir. Bundan böyle tutum ve davranışlarınıza dikkat ediniz. Sevginizi her iki çocuğunuzun da kalben hissedebileceği dengeli ve âdilane bir şekilde sununuz. Hiçbirine dışlanmış ve ötekileştirilmiş hissi vermeyiniz. Göreceksiniz o zaman büyük çocuğunuz da bu sevgiden alacağı manevî ve sosyal sorumluluk duygusuyla kardeşini inşallah koruyacak ve kollayacaktır.

Anne: İnşallah. Benim için çok faydalı bir görüşme oldu. Çok teşekkür ederim efendim.

Prof. Dr. Ali SEYYAR

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.