Muhalefetin İslâmî Temelleri
Muhalefet etme, meşruiyetini Kur’ân ve Sünnet’ten alır. Çünkü İslâm’ın bu iki ana kaynağının görevleştirdiği özgürce görüş bildirme olan Şûra, saygılı ve ilmî düzeyli fikri tartışma olan Cidal, aklın kullanımı olan Kıyas-İctihad ve İslâm Dîni’nin ve aklın onayladıklarına çağrı ve yasakladıklarından sakındırma olan Emir bil-Ma’rûf ve Nehiy anil-Münker, muhalefetin tabii kaynaklarıdır. ( Al-i İmran159; Ankebût 46)
Kur’ân ve Sünnet’in açıklamalarına göre Emir bil- Ma’rûf ve Nehiy anil-Münker bütün mümin fertlerin ve toplumların görevidir. (Al-i İmran 104,110)
Bütün gücümüzle kendisine yönlendirmekle emrolunduğumuz Ma’rûf,
İslâm Dini’nin, aklın ve bilimin yapılmasını gerektirdiği söz, davranış ve iştir.
Fiili veya sözlü-yazılı atılımlarla sakındırmakla yükümlü olduğumuz Münker ise Marûfun zıddı olup dinimize, olgun akıl ve ilme göre sakındırmakla mükellef olduğumuz işlemdir. (Râğı,Müfredât “Arefe” maddesi.)
Müslüman Marûf’u karşıtlarında bile görse desteklemelidir. Münker’i kendisinde, ailesinde, kurumunda ve partisinde görse dahi yerip karşı çıkmalıdır.
Münker’den sakındırma olan Muhalefet özbenliğimize yapılabileceği gibi ilişkili olduğumuz iktidar ve muhalet çevrelerine de yapılabilir. Pek tabiidir ki Sistem’e de muhalefet edilebilir.
Muhalefetin Doğası
Muhalefet yapılırken mutlaka Kur’ân’ın öğütlediği “aklî ve ilmî verileri
kullanma”, “güzel öğüt”, “etkili ve saygılı mücadele” yöntemleri kullanılmalıdır. (Nahl 125)
Muhalefetin doğasında haramlara eğilim vardır. Yaşanılan maddeci hayat da bu eğilimi kamçılamaktadır. Ma’rûf ve Münker ölçülerin ve de bilimsel verilerin iyi bilinmediği hususlarda muhalefet etmiş olmak için muhalefet edilmemelidir. Arkadan çekiştirme yöntemiyle veya şöhret sağlamak için muhalefete kalkışılmamalıdır. Siyâsî intikam gayesi güdülerek de muhalefet yapılmamalı, kişiler ve görüşleri asla aşağılanmamalıdır. (En’âm 108) Bu tür muhalefetler haramdır. Hak helâllığı alınmadıkça tövbeyle bile bağışlanmayacak günahtır.
Muhalefete Saygı
Yapılması dinimizin veya ilmî verilerin gerektirdiği muhalefete ihtiram gösterilmesi gerekir. Bizi Allah’a ve insanlara karşı sorumlu duruma düşürecek hatalar-günahlardan koruyabileceği için de yapılan muhâlefet için duâcı olunmalıdır.
Meşrû muhalefeti önemsememek, iç bünyede onu disiplinsizlik veya otorite tanımazlık olarak görmek İslâm’a aykırılıktır. Peygamberi uygulamaları tanımazlıktır. Meşrû muhalefete yasak getirmeye kalkışan ölçü tanımazlara ve kendilerini vazgeçilmez sananlara itaat etmek azîm günahtır. Çünkü itaat yalnızca Ma’rûf olan işlerdedir.
Bizdense övelim, değilse muhalefet edip yerelim anlayışı Münafıklıktır.
Ali Rıza Demircan
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…
Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…
İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…
Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…
View Comments
Değerli hocam bu siyasi ortamda, dini ortamdaki ilmi muhalıflığı ( görüş farklılığını) kasdetseniz bile bu günkü iktidar ve muhalefet anlaşılıyor. Böyle bir sürecde bu yazınızı hiç uygun bulmadığımı özellikle iletmek istiyorum. Ayrıca kahir ekseriyetle şerri (münkeri) ifade eden muhalefet anlayışına meşruiyet manası taşıyan bir yazı olarak olarak anlaşılıyor. Selam ve saygılarımla
Bu yazı sanki Erdoğan muhaliflerini aklamaya matuf görünüyor. İnşaallah niyet öyle değildir.