Medrese eğitimli ve İstanbul Yüksek Enstitüsü 1973 mezunuyum. 60 yıldır İslam’ı öğrenmeye ve öğretmeye çalışıyorum. 15 cilt eser verdim, Yüzlerce değil binleri aşan konuşmam var. Rabbim katında yücelttiklerinden kılsın.
Bizim her vesile ile İslam’ı öğretme amacımız var. Bu defa da bu amaca bağlı kalacağız.
Yazı Başlığımız Yadırganmasın
Yazı başlığımızı görenler yadırgayabilir. Ama hüküm vermekte acele etmesinler.
Rabbimiz, Ehl-i kitap ve müşriklerin / deistlerin ve de bazı müslümanların saldırısına uğrayıp zarar görebileceğimizi, bu durumda sabırlı ve bağışlayıcı olmamızı öğretip öğütlüyor. (Al-i İmran 3/186; Teğabün 64/14)
Zulme uğrayanların seslerini yükseltmesini ve yapılana benzeri ile karşılık verme hakkını da şöylece veriyor:
“Allah zulme uğrayanlar dışında, kötü sözün açıkça söylenmesini sevmez. Allah her şeyi işitendir , hakkıyla bilendir.” (Nisa 4/148)
“Eğer ceza vermek isterseniz size yapılanın aynıyla mukabele edin. Sabrederseniz and olsun ki bu, sabredenler için daha iyidir.” (Nahl 16/126)
Kamâlizm Bir Asırdır İktidarda
Türkiye’da KAMÂLİZM bir asırdır iktidarda. Eğitimi, ekonomiyi ve hukuku geçtik, İslam’a göre evlenip boşanma hakkımız bile yok. Bu durum yirmi yıllık Ak Parti iktidarında da değişmedi. Üstelik kayıplarımız da çoğaldı.
Bu sebeple İslam’a bağlı olup vatanını seven her bilgili ve bilinçli Müslüman gibi KAMÂLİZM benim de ilgi ve hatta demokratik mücadele alanımda.
Osmanlı Devleti İslam’a liyakatini yitirdiği için Allah onu kendi yetiştirdiği batıcılar eliyle sona erdirdi. Ortada ilahi adaletin tecellisi olduğu için şahıslardan çok ilkelerle ilgilenirim.
Bu defa gerekli gördüğüm için “ Müslüman, Kemal Atatürk’ü Nasıl Anlamalı ve Anmalı?“ başlıklı yazımda ama Enam 108 çizgisinde aşağılamaksızın ve sevenlerini üzmeksizin “Kamâl Atatürk’ün ateist veya deist olduğunu, kendisi için Rabbimizin rahmetini dileyemeyeceğimizi” Rabbimizin buyruğu ışığında beyan ettim. Bu benim görüşümdüm ama bana özgü bir görüş değildir.
Çünkü 1923 sonrası Kamâl Atatürk’ün deist olduğunu yerli ve yabancı bütün tarihçiler ve gerçek Atatürkçüler zaten kabul etmektedir.
Mezkûr yazım kabul gördü, dualar aldım. Müslümanlar arasında hem Müslümanları hem de Atatürk’ü sömürmek isteyen gölgesinden korkar tipler rahatsız oldu. Ama bunlar arasında Rifat Serdaroğlu ve Mehmet Aksoy isimli iki kişi haddini aştı.
RIFAT SERDAROĞLU
Geçmişte Sağlık Bakanlığı yapmış olup halen bir parti başkanı olan Rifat Serdaroğlu beni aşağılayıp Yobaz olarak niteledi. Benimle ilgili olarak RTÜK’e saldırdı ve Cumhuriyet savcılarını göreve davet etti.
Kendince aykırı bulduğu fikirlere saygısız olan bu ilkel adama, yaptığı yobazlık ithamını kemal-i şiddetle iade ediyor, kendisini kelimenin tam anlamıyla YOBAZ olarak ilan ediyorum.
MEHMET AKSOY
Bu sıradan kişi de yerel bir yayın organı olan Hedef Halk gazetesinde yazdığı yazıda beni ve benim gibileri “alçaklar” olarak nitelemiş. Katılmadığı fikirlere böylesine ürüyerek saldıranlar aşağılık tiplerdir. Ona da yaptığı isnadı kemal-i nefretle iade ediyor, kendisini ALÇAK olarak duyuruyorum.
Rifat Serdaroğlu ve Mehmet Aksoy’a yayın yoluyla yaptıkları isnatlara aynı yolla cevap vermekle yetiniyorum . Ama adımı ağızlarına alır, kalemlerine dolarlarsa yargı önünde hesaplaşacağız. Benim için zevkli bir uğraşı olur.
Not: Medeni bir insan gibi eleştiri yapanlara teşekkür ederim.
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…
Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…
İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…
Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…