Boraltan Köprüsü Faciasını Tanığı Bekir Doğan, Katliamı Anlatıyor.
Boraltan Köprüsü Faciası: 145 Azerbaycan Türkü’nün Katliamı Unutulmuyor
Tanıklığın İfadesi: Bekir Doğan’ın Gözüyle Facia
Boraltan Köprüsü faciasının tanığı Bekir Doğan, 1945 yılında yaşanan trajik olayı hafızasından silmek istemiyor. Sovyetler Birliği’ne iade edilen 145 Azerbaycan Türkü, sınırın karşı tarafında kurşuna dizilerek öldürülmüştü. Doğan, facianın ayrıntılarını şöyle anlatıyor: “Rusların ellerine geçtikten sonra biz uzaktan bakıyoruz, öyle bir muamele ki hayvana yapılmayacak bir muamele.”
1945’teki Boraltan Köprüsü Faciasının Arka Planı
Facia, 1945 yılında Türkiye’ye sığınan ve ardından Sovyet askerleri tarafından iade edilen Azerbaycanlıların dramatik hikayesini içeriyor. Azerbaycan Türkleri, Türkiye’ye sığınarak Sovyet baskısından kaçmış ancak iade edilerek ölüme gönderilmişti. Bekir Doğan’ın ifadesine göre, bu insanlar “davar sürüsü gibi” muamele görmüş ve köprüden geçirilerek katledilmişlerdi.
Türkiye’nin Misafirperverliği ve Sonuçları
Türkiye, tarihinde birçok kez göç ve sığınmacı krizleriyle karşılaşmış ve komşu ülkelerden gelenleri misafir etmiştir. Ancak Boraltan Köprüsü faciası, sığınmacıların güvenliğinin ve insan haklarının ne denli kırılgan olduğunu gösteren trajik bir örnektir. Facia, o dönemde uluslararası arenada da büyük yankı uyandırmıştı.
1945 yılında yaşanan Boraltan Köprüsü faciası, tarihin karanlık sayfalarından biridir. Türkiye’ye sığınan 145 Azerbaycan Türkü, Sovyetler Birliği’ne iade edilerek sınırın karşı tarafında kurşuna dizilmişti. Facianın tanığı Bekir Doğan, o dönemi şu sözlerle anlatıyor: “Rusların ellerine geçtikten sonra biz uzaktan bakıyoruz, öyle bir muamele ki hayvana yapılmayacak bir muamele. Haksız, insafsız, vicdansız bir muamele… Hepsini sıraya dizdiler makineli tüfekle taradılar. Mısır sapı gibi hepsi yere yığıldı.”
Boraltan Köprüsü faciası, Bekir Doğan gibi tanıkların ifadeleriyle gün yüzüne çıkmış bir insanlık trajedisidir. Facia, o dönemde Türkiye’nin komşu ülkelerden gelen sığınmacılara yönelik misafirperverliğinin ne denli önemli olduğunu ve insan haklarının korunmasının kaçınılmaz bir gereklilik olduğunu gözler önüne sermiştir.
Türkiye’nin sıcak ikliminden Sovyetlerin soğuk koşullarına gönderilen Azerbaycanlı Türklerin hikayesi, tüm insanlığa ders niteliğindedir. Bekir Doğan’ın tanıklığı, olayın vahametini ve insanlık dışı muameleyi ortaya koymaktadır.
MİRATHABER.COM