Boşanmalar dünyada ve ülkemizde artık pek çok görülen sancılı toplumsal gerçeklerimizden biridir. Aile hayatındaki rollerde değişikler ve dönüşümler gibi boşanmalarda da sanıldığı gibi kadınların iş alanına girmeleri veya üremesiz cinselliğin yaygınlaşması gibi birkaç sebebe değil, özellikle ülkemizde aşağıda değinilecek pek çok ailevî probleme dayanmaktadır:
Ahlâk ve karakter uyumsuzluğu,
Yaş farkı, Kültür ve eğitim farkı,
Gereksiz kıskançlık ve – kompleksler,
Maddî beklentilerin yetersizliği,
Cinsel problemler,
Eşlerin birbirlerinin ailelerine ilişkin tenkitleri,
Birbirlerinin sevgi ve ilgisini yetersiz görmek,
Dîni anlama ve yaşayış biçiminde farklılıklar,
Eşler hakkında çevre dedikoduları,
Çocuksuzluk,
Sevgi kültüründen yoksulluk.[1]
***
Modern dönemlerde îman zaafıyla birlikte yaygınlaşan zina, eşcinsellik ve lezbiyenliğe paralel olarak kutsal niteliği zedelen aile hayatının, kurulması gibi yaşatılması da büyük bir problem oluşturmaktadır. Bu sebeple aile hayatının oluşturulması ve yaşatılması konusuna eğilmek ve boşanmaları âdil bir zemine oturtmak için çalışmalar yapılması gereği açıktır.
Bu sebeple biz insanlık için alternatif bir çıkış yolu oluşturabileceğine inandığımız Fıtrat’la örtüşen İslâm çizgisine değineceğiz.
Yüce Allah ilk insan Âdem’i eşi ile birlikte yaratmıştır. Bu sebeple karşı cinsle birliktelik oluşturma arzusu fıtrîdir/yaratılıştandır. Bütün Peygamberlerin ortak teblîği olan ed-Dîn aracılığıyla bu duygu evliliğe yönlendirilmiştir. Böylece Kur’ân’daki adı İslâm olan ed-Dîn aracılığıyla toplumlar aile gerçeği üzerine oturtulmuştur.[2] Meselâ; insanlığa gönderilen son ilâhî mesajlar manzûmesi olan ve geçmiş kutsal kitapların özünü içeren Kur’ân’da bir defa evlendirme ve iki defe evlenme emri verilmiş olmakla birlikte bütün toplumsal sistem aile yapısına yönelik olarak kurulmuştur.[3] Aile yüceltildiği gibi onu yaşatıcı kurallar da konulmuş; eşlere mütekabil görevler yüklenmiştir.[4]
Ali Rıza DEMİRCAN
Devam Edecek
[1]Abdullah Büyük Aile Mektebi Ribat Yayınları Konya 2007
[2] Nisâ 1;Rûm 21;Â.İmran 19
[3] Nûr 32;Nisâ 3,25
[4] Bukarşılıklı görevlei şöylece özetleyebiliriz
Erkeğin/kocanın başlıca görevleri:
Rabbimizin Nisâ 19 daki “…Onlarla İslâm Dîni’nin ve ortak aklın kurallarını ölçü edinerek yaşayın…” şeklindeki emri gereği:
a) Kadınlarla güzel geçinmek: Kadınların olumsuz yönlerine karşı sabırlı olmak, onlara karşı sevgi ve saygı içeren bir dil kullanmak, ailenin yönetiminde onların görüşlerini almak ve başta cinsellikleri olmak üzere onlara karşı ilgili olmak vs.bu başlık altında ifadelendirilebilecek görevlerdir.
bYediğimizi ve giydiğimizi ölçü alarak onların nafakalarını temin etmek ve bağımsız bir konutta yaşamalarını sağlamak.
c)Fiziksel gücümüzü kullarak onlara şidet kullanmamak; kendileri ve işlerini çirkinlikle vasıflandırmamak ve zina yapmadıkça asla dövmemektir.*
Kadının başlıca görevleri:
Rabbimizin başta Nisa 34 ve Bakara 233 deki Kur’ânî buyrukları çizgisinde:
aa) Evlilik sözleşmesinin ve toplum örfünün gereği olarak kadınlık görevini yapmak, çocuk doğurmak-bakımını üstlenmek ve ev içi görevlerini üstlenmek.
bb) Evlik akdînîn gereği ile sınırlı emirlerinde kocaya saygılı olmak,onu mutlu etmeye çalışmak.
cc) Zina ve lezbiyenlik türü cinsel ilişkilerden korunmak ve kocanın malını-kazancını korumak.**
Bir tarafın görevleri, diğer tarafın hakları olduğu için ayrıca haklar konusunu işleme gereğini duymuyoruz
* Buharî Hayz 6,Müslim Îman 13. ** M.Mesabîh Hn.3272
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…
Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…
İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…
Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…