BURKA MI MİNİLİ/BİKİNİLİ TEŞHİRCİLİK Mİ?

Yüzeysel değerlendirmelere alıştırıldık. Son dönemlerin gündem konusu olan Taliban anılınca akla Sakal ve Burka gelmektedir. Aşağılamalar da bu iki koldan yürütülmektedir. Biz de buradan başlayalım.

Sakal mı Sakalsızlık mı?

Beğenir veya beğenmeyebilirsiniz; Afgan başlığı/sarığı ve elbisesi bir örftür. Ama fıtrat dini olan İslam ile erkek fıtratının nişanı olan sakal arsında ilişki vardır. Burada sözü edilen İslam bütün peygamberlerin ortak tebliği olan İslam’dır. Fıtratı temsil eden başta Hz. İbrahim, Hz. Harun; Hz. İsa ve Hz. Muhammed olmak üzere insanlığı yıldız ve rehber şahsiyetleri olan Peygamberler de sakallıdır.

Afganlı/ Taliban Sakalı

İlk nazarda tok, uzun ve dağınık görünen Afgan erkeği sakalı estetikten yoksun gibidir. Ama farklılık kazandırdığı ve saygınlık uyandırdığı da bir gerçektir.

Ne yönden bakarsanız bakınız sakallı Afgan/Taliban erkeğini sakalsız olup modern geçinen batı ve doğu erkeğine tercih edebilirsiniz. Çünkü saç bırakırken erkeğin alameti farikası olan sakalı tıraş etmenin aklî bir izahı, bilimsel bir gereği, aşağılık veya üstünlük duygusu dışında psikolojik bir sebebi yoktur. Baş saçı gibi sakalın da tertemiz ve bakımlı tutulması; boy posla uyumlu bir estetik unsuru olması gereği ise ayrı ve ayrıntılı bir fasıldır.

Sakalın tarihi dönemlerde, asrımızda ve farklı inanç kesimleri arasında erkek dünyasının bir parçası olduğu da bilinen bir gerçektir, İnsanlık tarihi sakalın da tarihidir.

Erkek fıtratı tarihte olduğu gibi sakala bütün dünyada yeniden sahip çıkmaya başladı. Baksanıza bizim Ahmet Hakan bile sakaldan vazgeçemiyor. Her neyse, biz erkek doğamızla Taliban sakalı da olsa, sakalı tıraşlı yüzlere tercih edeceğimizi bildirmiş olalım.

Sakalla ilgili genişçe bilgiler edinmek isteyen okuyucumuzu bu konuyu da enine boyuna inceleyen “İslamî Kimliğimizi Korumak” isimli eserimize yönlendirelim ve sakal üzerinde oluşturulmuş ve hâlâ oluşturulmakta olan yasal ve kültürel baskıları, adı geçen eserimizden bir paragrafla hatırlatalım:

“İslâm ülkelerinde ve ülkemizde insan hakları ve özgürlüklerine saygıdan yoksun, ilkel bağnazların irtica unsuru görerek İslâm’a ve laikliğe aykırı genelgelerle ve baskılarla sakalı resmen mahkûm ettikleri ve bu uğurda hâlâ çırpındıkları bilinen bir gerçektir.

Bu sebeple devrimizde sakal bırakmak kültürel cihâddır.”

Ali Rıza Demircan

Recent Posts

  • Gündem

Uluslararası Ceza Mahkemesi, Netanyahu ve Gallant İçin Yakalama Kararı Çıkardı!

Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…

59 dakika ago
  • Gündem

KUR’ÂN ARAŞTIRICISIYDI BEL’AM MI OLDU!

Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…

2 saat ago
  • Gündem

YALNIZCA VE SADECE MİLLETİMİZİN ASKERLERİNE MUHTACIZ

Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…

6 saat ago
  • Gündem

İBB Meclisi’nde İstanbul’da Suya Her Ay Zam Yapılacak

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…

6 saat ago
  • Gündem

Marmara’da Lodos: Deniz Ulaşımı Olumsuz Etkilendi

İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…

7 saat ago
  • Makale

Evrensel Bir Kişilik Profili: Ebu Leheb ve Karısı (1)

Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…

8 saat ago