Haber şöyle:
Yer Bilimci Prof. Dr. Celal Şengör, İstanbul’da fay hattına en yakın yerleri sıralayarak, “Büyükçekmece, Küçükçekmece, Avcılar, Samatya, Yedikule, Fenerbahçe, Kartal, Tuzla ve Adalar. Bunlar faya çok yakın” ifadesini kullandı.
YORUMUMUZ
Yeryüzünü halk eden Allah depremleri de görev yüklediği doğal varlık olarak yaratmaktadır. Şimdi soralım:
a.) Yeryüzünün ekseni etrafında dönüşü, gece ile gündüzün ardarda gelişi, canlıların hamilelik süreleri , toprağın ekileni bitirmesi, her doğan insan oğlunun yüz hatlarının farklı oluşu ….ve daha niceleri Yaratan’ın koyduğu yasaya bağlıdır. Depremlerin kesin bir zamansal ve mekânsal bir yasası yoktur.
Celal Hoşgör ve benzerleri bunun sebebini bilirler mi? Bilmezler.
b.) İnsanların inançları va yaşamları ile doğal varlıklar ve aktiviteleri arasında bir bağlantı var mıdır?
Celal Hoşgör ve benzerleri bu sorunun cevabını bilirler mi? Bilmezler.
c.) Gelecek depremlerin zamanları, yerleri, şiddeti ve ne ölçüde insan ve mal kaybına sebep olacağı önceden bilinebilir mi?
Celal Hoşgör ve benzerlerinin bu konulara ilişkin bilgileri var mıdır? Yoktur.
Peki bunlar bazı teknik donanımları dışında bizim bilmediğimiz neyi bilirler?
Bildikleri bir şey yok. Ama ortada dolaşırlar. Karamsarlık saçarak konuşurlar.
Celal Hoşgör ateist İstanbul’un bazı semtlerini sayarak fay hatlarına yakındır, diyor. Fay hatlarına yakın olmak depremi gerektirseydi bu semtler bu güne kadar ayakta kalabilir miydi?
Şimdi bu semtlerde oturan insanların tedirgin olmamaları mümkün mü? Halk bu günden yarına yerlerini değiştirebilir, binalarını yenileyebilir mi?
Elbette uyarıcı bilgiler verilmelidir. Ama bunla herkesi si ilgilendiren genel bilgiler olmalıdır.
Celal Şengör denilen ama kibirli kibirli konuşmaları sebebiyle hiç de hoş görülemeyecek bu adam bir de ülkemizin yöneticilerini alaycı bir dille cehaletle suçlamaz mı?
Biz vahiy bilgisinden yoksun Fatih Altaylı mıyız ki hakikat cahili olan bu gibi adamları konuşturalım?
Bu gibiler konuşturulmamalıdır.