islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
34,2943
EURO
36,9797
ALTIN
3.000,99
BIST
8.714,69
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
19°C
İstanbul
19°C
Parçalı Bulutlu
Perşembe Az Bulutlu
18°C
Cuma Parçalı Bulutlu
19°C
Cumartesi Az Bulutlu
20°C
Pazar Az Bulutlu
20°C

Cennet’te Cinsellik

Cennet’te Cinsellik
2 Ekim 2024 09:00
A+
A-

Cennet’te Cinsellik

Öneminden ötürü Cennet’te cinsellik konusuna açıklık getirme gereğini duyuyoruz. Çünkü Kur’ân’da cinsel hayatın varlığı veya yokluğuna değinilmediği iddia edilmekte, dolayısıyla yer verilmediği ileri sürülmektedir. Cinsel hayata ayrıntılı bir şekilde özel olarak vurgu yapılmadığı bir ölçüde doğru ise de yer verilmediği görüşü hatalıdır. Hatalıdır, çünkü aşağıda açıklanacağı üzere cinselliğe birçok yönden işaret buyrulmaktadır.

I-Kur’ân’da, îmanları ve salih amelleriyle Cennet’e girecek erkek ve kadınların eşleriyle birlikte Cennet’e girecekleri açıklanmaktadır:

“İşte onlara, âhiret yurdu olan Adn Cennetleri verilecektir. Onlar da Adn Cennetlerine, babalarından, eşlerinden ve çocuklarından / torunlarından iyi olanlarla birlikte gireceklerdir.”359

Cennet’e girecek bekâr-dul erkekler ve kadınlara tertemiz kılınmış eşler verileceği de beyan edilmektedir.

Peygamberimiz de Cennet’te bekâr / bekârlık olmayacağını duyurmaktadır.

II- Kur’ân’da Cennet’e girecek kadınların cinsel içerikli olarak da nitelendirilebilecek olan 13 güzellik vasfı, apaçık bir şekilde dile getirilmektedir. Bu vasıflar arasında “Ebkâr / Bakire olma” ve “Lem yetmishünne insün kablehüm ve lâ cânn / İnsan ve Cin Dokunmamış/ Kendileriyle daha önce hiçbir insan ve cin tarafından ilişkiye girilmemiş olma,” vasıfları tekrarlanarak da öne çıkarılmaktadır. Üstelik Cennet’e girecek yaşlı kadınların da bakire ve eşleriyle yaşıt genç sevgililer olarak yaratılacakları da vurgulanmaktadır. (Vakıa 36-37)

III-Cennet’in, biz insanlar için yaratıldığı da unutulmamalıdır. Bizi cinselliğe özlemli ve cinselliği mutluluk sebebi olarak gören insanlar olarak yaratan Yüce Allah tüm güzellikleri ve nimetlerine değinerek bizleri Cennet’e teşvik buyurmaktadır. Nehirlerin, köşklerin, yüksek döşeklerin, giysilerin, takıların, yiyeceklerin ve içeceklerin ve hatta güzel mi güzel eşlerin verileceği Cennet’te cinselliğin yaşanacak olmasından daha tabîi ne olabilir? Üstelik Rabbimiz, istisna getirmeksizin Cennet’e bütün istediklerimizin verileceğini bildirilmektedir. Bildiriler de cinselliği yücelten ve ana isteklerinden biri de cinsellik olan biz insanlara yapılmaktadır.

IV- Kur’ân’ın bildirisine göre Cennet ve nimetleri, dünya hayatında Rabbimizin emirleri ve yasakları çizgisinde yapılacak amellere karşılık olarak bu amellerin önemli bir kısmı cinselliğe ilişkindir. Allah’ın haram kılması sebebiyle zinadan, metres edinmekten ve eşcinsellikten korunma; eşlerimizle âdet / regl halinde ve sindirim organından ilişkiye girmekten sakınma ve ağza boşalma anlamına oral ilişkiden kaçınma ve benzerleri de Cennet’e götürecek amellerdendir. Bu amellerin kendi cinsinden armağanlarla yâni Cennet’te cinsellikle ödüllendirilmesi ilâhi adâlet gereğidir.

V- Kur’ân’ın sunduğu, açıklamaya çalıştığımız genel çerçeve, Cennet’te kendine özgü özel şartlar içinde cinselliğin yaşanacağını kanıtlamaktadır. Peygamberimizin içerikleri yönüyle Kur’ân’la örtüşen beyanları da bu gerçeği doğrulamaktadır. Örneğin o, bir sözlerinde veya benzerinde şöyle buyurur:

Cennet’te kadın-erkek her bir mümine (çok farklı ve üstün güçler verileceği gibi cinsel yönden de) yüz kişi kuvveti verilecektir.” 360

Sözü bir âyetle özetleyelim:

Cennet’e girecekler Cennet sürecinde, kendilerini mutlu edecek girişimler içinde olacaklardır. Onlar eşleriyle birlikte gölgeliklerde tahtlarına kurulacaklardır.” 361

Cennet’te Eşleştirme

Cennet’e girecekler arasında eşler yanı sıra, şüphesiz bekâr ve dul erkekler gibi eşleri Cennet’e girememiş erkekler ve kadınlar  da olacaktır. Onların sayılarının birbirlerinden farklı olması da muhtemeldir. Üstelik, Peygamberimizin açıklamasına göre Cennet’te hiçbir bekâr da bulunmayacaktır.

Cennet’te veli izinli, mehirli ve şahitli nikâh akdi yapılacağına ilişkin ilâhi bir beyan olmadığından eşler dışındaki Cennetliklerin nasıl birleştirileceğini bilmiyoruz. Âdem ile Havva’nın (yeryüzü  hayatında) eşleştirilmesi benzeri veya Peygamberimizin Rabbimiz tarafından Zeynep ile doğrudan nikâhlandırılması benzeri bir uygulama olabilir. 362

Cennet Hayatında Çok Eşliliğe de Yer Verilecek midir?

Gerektirici özel şartları içinde de olsa İslâm, dünya hayatımızda erkeklerin çok eşliliğini onaylamaktadır. Peygamberlerin ortak teblîğinde yer verilen çok eşlilik, Cennet’te de sürdürülecek ve çok eşliliğe orada da onay verilecek midir?

Önce Cennet hayatı ile ilgili bilinmesi gereken ve yer yer kitabımızda da dile getirilen ana gerçeği bir daha açıklayalım:

Erkeklerin olduğu gibi kadınların da ayrı ve özel Cennetleri olacaktır. Cennet’te kıskançlık ve haset benzeri duygular yaşanmayacaktır. Orada yalnızca istediklerimiz gerçekleşecektir. Bizim onaylamayacağımız hiçbir şey gerçekleşmeyecektir. Örneğin dünyadaki eşlerimizle birleşme imkânlarımız olacak ancak zorunluluğumuz olmayacaktır; üstelik onlarla beraber olmak da istemeyebiliriz. Beklenmedik çok farklı olgularla da karşılaşabiliriz. Çünkü îman ve Salih amellerin meyvesi olacak olan Cennet “Büyük bir mülktür.” ve “Hiç bir kişi, yaptıkları amellere karşılık Cennetlikler için hazırlanan mutlu kılıcı nimetleri bilemez.”363

Sunulan bu ana ve temel bilgiler ışığında başlığa çıkardığımız soruyu cevaplandırabiliriz.  Kur’ân ve onu açıklayıcı Sünnet, Cennet’e gireceklerin babaları ve çocukları yanı sıra eşleriyle beraber olabileceklerine işaret etmektedir. Erkek veya kadın her bir Cennetliğin ayrı ve özel bir Cennet’i olacağına göre bu beraberliğin isteğe göre fasılalı olabileceği düşünülebilir.

Özellikle Kur’ân Cennet’te çok eşlilik olabileceğine ilişkin açık bir beyanda bulunmamaktadır. Dünya hayatında birden fazla kadınla evli olup Cennet’e girecek kişinin, evli olduğu kadınların her birinin Cennet’e girmesi halinde, çok eşli bir hayat sürebileceği akla gelebilirse de bu düşünce kesin bir yargıya dönüştürülemez.

Kur’ân’ın değinmediği bu konuda Allah’ın Rasûlü’nün de sarîh bir beyanı yoktur.364 Çünkü onun, “Her Cennet’lik kişinin Zevcetânı / iki zevcesi olacağı” şeklinde, kadınlar zâviyesinden okunarak -hizmetçiler olarak da yorumlanabilecek- Ebû Hüreyre’nin rivayeti olan bir hadîsi ve bu anlamdaki benzeri dışında, çok eşlilikle ilgili bir açıklamasını göremiyoruz. 365

Mutluluğun zirvede yaşanacağı ebedî Cennet hayatında cinselliğe işaret eden Kur’ân ve Sünnet erkek ve de kadın zâviyesinden çok eşlilik konusunu bilinçli bir şekilde örtülü bırakmaktadır. Kadın ve erkek olarak Cennet hayatındaki düşüncelerimiz ve eğilimlerimiz elbette farklı olacaktır. Bu sebeple tek veya çok eşli olma arzularımız oluşabilir.

Kur’ân ve Sünnet,  Cennet’liklerin Cennet’e girerken yepyeni bir yaratılışla yaratılacaklarını, kıskançlık gibi duygulardan arındırılacaklarını, yasaklara muhatap kılınmayacaklarını ve sınırlandırılmayarak bütün isteklerinin karşılanacağını açıklamaktadır.

Bu sebeple cinsel hayat ve kadınların çok eşlilik talebi dahil, Cennet hayatına ilişkin sorularımızı -kesin hükümlere varmadan fakat tüm ihtimallere açık bir şekilde- bu geniş çerçeve içinde cevaplandırabiliriz.366

Burada değinme gereğini duyduğumuz bir önemli husus da şudur:

Cinsellik, insan varlığına Yüce Yaratan’ımız tarafından konulmuş bir duygu olduğu için cinsel aktivite bir ihtiyaçtır ve insan neslinin sürekliliği için de gereksinimdir. Kulluk denemesi için de bir vesîledir. Cennet’te cinsellik ise, kendine özgü kurallar içinde yalnızca zevk için yaşanacaktır. 367

Bu nedenledir ki Cennet’te uygun eşlerimiz olacak mıdır, şeklindeki soruya Peygamberimiz şöyle cevap vermişlerdir:

“Salih kadınlarla Salih amelli erkekler eşleşecektir. Eşler olarak erkekler ve kadınlar birbirlerinden zevk alacaklar, fakat nesillenme olmayacaktır.” 368

(DEVAM EDECEK)

ALİ RIZA DEMİRCAN

MİRATYOUTUBE

 

DİP NOTLAR

359- Ra’d 23. Cennetliklerin babaları ve eşleriyle beraber Cennet’e girecek olması, beraber olabileceklerine işaret etmekte ise de birlikte yaşamaya mahkum edilecekleri ve bağımsız Cennetlere sahip olmayacakları anlamına gelmez.

360-Tirmizi, 2539

361-Yâsîn 55-56

362-Ahzab 37.  Âdem’le Havva Misali Tekil olan Âdem’e çifti kılınan Havva ile ilişkiye girme izni verilmediği için olacak ki, cinsel birleşmeyi sembolize eden Yasak Ağaç’a yaklaşıp onu tatmaları, Yaratana İsyan olarak Cennet’ten çıkarılma sebebi olmuştur. Doğruları en iyi bilen Allah’tır. Bu konudaki Kur’ânî işaretler için bak Ali Rıza Demircan Hac ve Umre Yüceliğe Çağrıdır Beyan, 2008 İst. S. 122-125

363- İnsan, 20, Secde, 17

364-Tirmizî’nin (Cennet 23) rivayet ettiği, “En alt dereceli Cennetliğe seksen bin hizmetçi ve yetmiş üç zevce / eş verilecektir” şeklindeki, Kur’ân’la çelişkili garip türünden zayıf hadis tek başına delil olarak kullanılamaz. Pek tabiî ki benzerleri ile de delil getirilemez. (Bu hadîsin zayıflığı ve münkerliğine ilişkin bir değerlendirme için Hâdil-Ervâh, Bâb 35, Fasıl 5, s. 331)

365 -Buhârî, Hn. 3327, 3245, 3254; Müslim, Hn. 2834-38

Cennetliklere verilecek eşler konusunda içeriği yönünden değilse de senedi bakımından sahîh görülen tek hadîs de budur. (Hadil-Ervah Bab, 53, s. 334)

Ebû Hüreyre (r. a.) “Her bir Cennet’liğe iki zevce verilecektir” şeklinde rivayet ettiği bu hadîsi, “Her bir Cennet’liğe Hûrilerden iki zevce verilecektir” şeklinde de rivayet etmiştir. “İki zevce” ile “hûrilerden iki zevce” ifadelerinin bizzat Peygamberimiz tarafından kullanılıp kullanılmadığını bilmiyoruz. Ebu Hüreyre, İbn-i Abbas gibi Hûrileri Cennet’e girecek kadınlar olarak algılamış olabilir ve böylece verilecek iki zevceyi aynı anlama gelecek tarzda iki şekilde ifade etmiş olabilir.

Kaldı ki Kur’ân dilinde “Zevc” in tekin çifti anlamına geldiği ve hizmet verenin hizmet alanın çifti olduğu düşünülürse söz konusu hadîsin çok eşliliğe değil, Cennet’lik erkeklere ve kadınlara tezvîc edilerek hizmetçi kılınacak Hûrilerden hizmetçilerin çokluğuna işaret ettiği görülecektir.

366-A’raf 43, Fussılet 31, Vakıa 25, 35

367- CENNET Ekl ve şürb ve muamele-i zevciye; (yeme, içme ve cinsel ilişki) gerçi bu dünyada bir ihtiyaçtan gelir, bir vazifeye gider. Fakat, o vazifeye bir ücret-i muaccele olarak öyle mütenevvi leziz lezzet içlerine bırakılmıştır ki, sâir lezâize tereccuh ediyor. (Diğer lezzetlere tercih edilebiliyor.) Mâdem bu dâr-ı elemde, bu kadar acib ve ayrı ayrı lezzetlere medâr; ekl ve nikâhtır. (Yemek ve cinsel ilişkidir.) Elbette dâr-ı lezzet ve saadet olan Cennet’te o lezzetler; o kadar ulvî bir sûret alıp ve vazife-i dünyeviyenin uhrevî ücretini de lezzet olarak ona katarak ve dünyevî ihtiyacı dahi uhrevî bir hoş iştiha sûretinde ilâve ederek, Cennet’e lâyık ve ebediyete münasib, en câmi’ hayatdar bir mâden-i lezzet olur… Elbette ekl ve şürb ve nikâh dahi hakikat-ı cismâniyelerini muhafaza etmekle beraber, Cennet’in dünya fevkındeki derecesi nisbetinde, dünyevî derecelerinden o derece yüksek bir sûret almaları iktiza eder. (Said Nursî 28. Söz)

368- Müsned 4 / 14, Zevaid 10 / 340)

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.