Son günlerde basında ve bununla birlikte hemen hemen her evde bir tarikata bağlı ailenin 6 yaşındaki kız çocuğunun evlendirilmesine dair haber yorumlanıyor. Bu haberin detayını ve gerçeğini bilmemekle birlikte bu ve benzeri olayların bazen dini tarikat bazen modern özgür dünya adı altında yaşana ve yaşattırılabileceğini biliyoruz. Ben burada bu gruplara kendi rızası ile yönelen bu günün yetişkin ebeveyni ancak dünün gençleri ve çocuklarından bahsetmek istiyorum.
Nedir insandaki bu yönelişin sebepleri?
- Rabbim her doğan çocuğu inanma fıtratı ile yaratır. Aileler bu fıtratı doğru işleyemez çocuğu tatmin edemez ya da etmez iseler, çocuk bu ihtiyacını onu tatmin edecek gruplarda arayacaktır. Daha çocukluk yıllarında verilmesi gerekli manevi ve dini eğitim “çocuktur anlamaz” diye ertelenir ya da “bizde çok bir şey bilmiyoruz, okullarda, kurslarda cemaatlerde öğrenir” düşüncesiyle bu en önemli eğitim yalnızca dışarıdan beklenirse bu kurumlarda din eğitimi altında kendi fikir ve yaşam tarzlarını çocuklara empoze edebilirler.
- İnsan topluluğa dahil olma isteği taşır. 2 yaşından sonra çocuk, sosyalleşmeye ve gruplaşmaya başlar. Dahil olduğu grup ne kadar büyükse çocuk kendini o kadar güvende hisseder. Ailesinde yeterince ilgi, sevgi ve değer göremeyen, anlayış ile karşılanmayıp hep eleştirilen, ya da biz modern ve özgür ebeveynleriz çocuğumuza güveniyoruz düşüncesiyle yalnızlaştırılan çocuklar kendisine sevgi ve anlayış ile yaklaşan, onu bir topluluğun değerli üyesi kılan gruplara yönelebilecektir.
- Peygamber efendimiz sol eli ile yemek yiyenleri lanetledi (haşa) gibi hurafelerle, Allah ceza verecek yanacaksın diye korkutmalarla, inanç verilmeden ibadet baskısı ve yanlış kader anlayışı ile verilmeye çalışılan dini eğitim, çocuk ve ergende dini nefrete ve reddedişe sebep olabilecektir. Bu reddediş ve nefret ise isyankâr gruplara yaklaşımın sebebi olabilecektir.
- Parayı, şöhreti ve lüksü kutsallaştırmak. Özellikle medyanın sebep olduğu lükse özendirme, çevrenin parası olana saygı göstermesi, ailelerin sınırlarını zorlayarak da olsa çocuğa markalaştırmayı ve doyumsuzluğu öğretmesi, evlerde çok fazla magazin konuşulması ve çocuğun buna özendirilmesi, çocuklara çalışma ve sorumluluk bilincinin verilmemesi onları kısa yoldan para kazandırmaya özendirebilir. Bu durum gençlerin para ve şöhret vaat eden kişi ve ya gruplara katılmasına sebep olabilir.
Ve bunun dışında ailenin önlem ve doğru eğitimine rağmen dış müdahaleler ve çocuğun karakteristik özellikleri de belki bu arayış ve yanlış yönelmelere sebep olabilecektir. Ancak aileler kendilerine düşen sorumluluğu yerine getirmek ellerinden geleni evlatları için yapmakla yükümlüdürler. Kudret dışında ki durumlar içinde dualar umarız koruyucu olacaktır.
Şeyma Demircan NAMAZCI