Cünüblük – Gusül Abdesti ile İlgili Bilgiler III

Cinsel İlişki Yıkanmayı Gerektirir

Burada bir ilave daha yapalım; meni gelmese de cinsel ilişki kişiyi cünüp kılar ve yıkanmasını farz haline getirir. İslâm’ın ilk yıllarında böyle değildi, ama Aziz Peygamberimiz gusül ile ilgili Maide Suresinin 6. âyetinin indirilişinden sonra bu durumun yıkanmayı gerektireceğini beyan buyurdular. Ama sahâbelerin bir kısmı bunu bilmiyordu. Peygamberimizin ebedî âleme irtihalinden sonra, bu konu tartışılır oldu. Ebu Musa el -Eşari Peygamberimizin eşi Hz. Aişe validemize gelir ve “ Ey annemiz utanıyorum ama bir şey soracağım,” der ve konuyu sorar. Hz. Aişe validemiz, Peygamberimizin uygulamasından hareketle ‘boşalım olmasa da cinsel ilişkiden ötürü yıkanmak gerektiğini ‘öğretir.

Cünüplükle ilgili gerekli olan bazı bilgiler daha vermek istiyorum.

Cünüplülük Hali Özel Bir Durumdur

Şu gerçeği de da bilelim, cünüplük hali kişinin pis olduğu bir hal değildir. Cünüplük örneğin kişinin namaz kılamayacağı bir haldir. Genel ictihadî kabule göre, Kur’an okuyamayacağımız bir haldir, o kadar.

Peygamber mescidi içinde kalan Suffe ashabından olan Hz. Ebu Hüreyre şöyle anlatıyor:

Bir sabah Peygamberimizle karşılaştım, cünüptüm. Peygamberimiz elimden tutunca, onunla yürümek durumunda kaldım. Bir ara Peygamberimiz bir sahâbiyle konuşurken ayrıldım, yıkandım ve Peygamberimizi pazarda buldum. Bana neredeydin, dedi, ben de Ya Rasullellah cünüptüm / pistim, dedim. Peygamberimiz; Sübhanellah, “Müslüman pis olmaz“ buyurdular.

 Cünüplük özel bir haldir. Tevrat’tan kopan Yahudi kültürünün etkisiyle bazılarımızca adet gören kadınlar da kirli olarak nitelendirilir. Oysa Müslüman pis olmaz adetli kadın da kirli görülemez.

En doğru uygulama cünüplüğün oluştuğu anda yıkanılmasıdır. Ama yıkanma iki namaz vakti arası ertelenebilir. Örneğin kişinin yatsıdan sonra cünüb olduğunu düşünelim, bu kişi güneşin doğuşundan önce yıkanıp sabah namazını kılacağı vakte kadar yıkanmasını erteleyebilir. Yani güneşin doğuşuna yarım saat kalıncaya kadar erteleme yapabilir. Cünüplüğü iki namaz vakti arasının ötesine taşımak Rabbimizin gusül emrini ertelemek olur. Erteleyen kişiyi de günahkâr kılar.

Peki, cünüp yiyebilir, içebilir mi?

Peygamberimiz bu soruyu şöylece cevaplandırmıştır:

“Namaz için abdest alındığı gibi abdest alındığında yenilebilir, içilebilir.“

Ancak konu ile ilgili diğer hadislere göre, kişi üreme organını yıkar veya siler, ağzını da yıkarsa abdest almaksızın yemek yiyebilir, içebilir, uyuyabilir.

Kadınlar Cünüpken Çocuklarını Emzirebilir mi?

Emziren kadınlar cünüplük halinde çocuklarını emzirebilirler. Emzikli kadınlardan bazıları cünüp olduklarında çocuklarını emzirmezler ve bu durumlarını ‘Ben çocuğuma haram süt emzirmedim,’ diyerek açıklarlar. Oysaki cünüp olarak emzirme ile haram süt emzirme arasında bir ilişki yoktur. Haram süt emzirme, haram yolla kazanılmış bir malla beslenip süt oluşturarak çocuğu emzirmektir.

Melekler Cünüp Olan Eve Girmez mi ?

Peygamberimizden cünüp olan eve meleklerin girmeyeceği şeklinde bir hadîs rivayet edilmektedir. Bu hadisin iyi anlaşılması gerekir.

Cünüp olan kişi iki namaz arası vakti aşacak şeklinde gusül abdestini ertelememesi gerektiğini yukarıda açıklamıştık. Kişi namaz abdesti veya gusül abdesti almak için su bulamaz ve şu veya bu sebeple yıkanma imkânına erişemezse, Teyemmüm alır. Teyemmüm abdestin ve de gusül abdestinin yerine geçer. Teyemmüm gibi bir kolaylığa rağmen kişi mazeretsiz olarak cünüplüğü sürdürürse onun bulunduğu yere görevli melekler değil de rahmet melekleri girmez. Sözlerimizi kayt eden ve davranışlarımız ve işlerimizin çekimini yapan görevli melekler ise daima bizimle beraberdir.

Çıplak halde bulunulan eve de rahmet melekleri girilmez. Bu konuda da sahih hadisler vardır.

Ay Halinin Bitişi de Gusül Abdestini Gerektirir

Cünüplük gibi ay veya lohusalık halinin bitişi de yıkanmayı gerektirir. Kur’an-ı Kerim’de Bakara Suresinin 2222. âyetinde şöyle buyrulur:

“Sana kadınların ay halini soruyorlar, ay hali bir eza/rahatsızlık halidir. Onlar ay halinde iken onlara yaklaşmayın/ilişkiye girmeyin. İyice temizlendiklerinde/temizlenip gusül abdesti aldıklarında onlarla ilişkiye girebilirsiniz….“

Âyetteki ‘iyice temizlendiklerinde/gusül abdesti aldıklarında’ kaydı lohusalık halinin bitiminde yıkanılması gereğini ortaya koymaktadır. Değinmiştik, ay ve lohusalık hali kirlilik değildir. Allah’ın âdemoğlunun kızlarına takdir ettiği bir haldir. Tevrat da Allah’ın kitabıydı. Ama Yahudiler tarafından tahrip edilince, vasfını yitirdi. Bazılarımızca ay halindeki kadının kirli kabul edilmesi Yahudi kültüründen intikaldir. Tahrif edilen Tevrat’ın Levililer kitabının 15. babının 19. cümlesinden itibaren birkaç cümle okuyalım:.

“Adet gördüğü için kan kaybeden kadın, 7 gün kirli sayılacak. Ona dokunan da akşama kadar kirli sayılacak. Adet gördüğü günlerde kadının üzerinde yattığı ya da oturduğu her şey kirli sayılacaktır. Kim kadının yatağına dokunursa giysilerini yıkayacak, yıkanacak akşama kadar da kirli sayılacaktır.”

 Görülüyor ki kadın ay halinde/âdet döneminde pis olarak nitelenmektedir. İslâm’da böyle midir? İslâm’da kadın adet halinde eşi ile sevişebilir ise de sadece eşi ile ilişkiye giremez. İslâm bilginlerinin genel kabulüne namaz kılamaz. Azınlıkta olsalar da kılabileceğini, kılması gereğini ifade eden İslâm bilginleri de vardır.

Devam Edecek

Ali Rıza DEMİRCAN

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi