Önce haberi okuyalım:
{“Tarikat hastanesinde 100 milyon TL’lik SGK vurgunu
Siirt’te Nakşibendi cemaatine bağlılığı ve şeyhliğiyle bilinen Aydın Ailesi’nin özel hastanesinde, yataklar boş olmasına rağmen sistemde dolu gösterilerek kamudan ödenek alındığı ortaya çıktı.”}
İslami ölçülere göre Sözcü gazetesi güvenilir bir kaynak değildir. Onun kişiler ve kurumları suçlayıp aşağılayan haberlerine inanmayın.
En büyük günahlardan biri olan iftira günahından korunmak için yukarıdaki habere ve benzerlerine de yalan olabileceği ihtimali ile yaklaşın.
Ama dindar görünümü ile insanları istismar eden sömürücülerin -maalesef – sayıları da azımsanacak gibi değildir.
Gerçek dindar Allah’a ve ölüm ötesi sorgulamasına inanan insandır. Cennet’e ve Cehennem’e iman eden kişidir.
Hakiki dindar, çiğnenen kul haklarının, hak sahiplerine geri ödenmedikçe tövbesi olmadığını bilir. O toplumun vicdanıdır. Allah’a kulluğu gereği adaletli olmakla, insan hakları ve hürriyetlerine saygı göstermekle yükümlüdür.
Kişiler ve toplum aleyhine girişim gerçek dindarlardan gelmez ama yüreği ile iman etmemiş münafık tipli görüntü veya kültür Müslümanlarından gelebilir. Bu tipler, hiç bir kutsalı olmadığı için potansiyel kötülük kaynağı olan ateistler gibidir. Onlardan çok daha da zararlıdır.
Gerçek dindarlara saygı dinimize saygıdır, geleceğimize yatırımdır. Ama dindar görünen insanlarla mücadele edilmelidir.
Bu sebeple bütün dindarlar yanısıra tüm din karşıtlarından ve ne idüğü belürsüz medyamızdan ricamız var:
Nerede dindar görünümlü olup fert ve toplum haklarına tecavüz eden bir kişi veya kurum görürlerse önce inceleyip doğruluğunu belirlesinler, sonra da topluma ifşa ve ilgili resmi mercilere ihbar etsinler.
Böylece din ve ortak akıl dışı işlemler olan Münker ile mücadele eden müminler sevap kazanır, seküler kesim de vatandaşlık görevini yapmış olur.
Sözü, mali yolsuzlukları yasaklayan ve azabını bildiren âyetler ile bağlayalım:
“Ey iman edenler! Birbirinizin mallarını haksız yollarla yemeyin; ancak karşılıklı anlaşmaya dayalı bir alışveriş yahut hediye, miras, vasiyet, sadaka, mehir, diyet gibi meşru yollarla yiyebilirsiniz.
Bir de, haksız yere cana kıyarak kendinizi öldürmeyin! Kendinizin ve başkalarının hayatını tehlikeye düşürecek, sağlığını tehdit edecek davranışlardan uzak durun!. Gerçekten Allah, size karşı son derece şefkatli ve merhametlidir. Siz de o’nun merhametine lâyık olmaya çalışın.”
Her kim düşmanlık ve zulüm kasdı ile insanların mallarını haksız yollarla yer, kendi canına veya masum bir insanın hayatına kıyarsa, işte onu, içinde ebediyen azap çekeceği Cehennem’e atacağız! Doğrusu bu, Allah için çok kolaydır.
O hâlde, hiç kimse gücüne, servet ve saltanatına güvenip de zulüm ve haksızlığa yeltenmesin.” (Nisa 29-30)
ARD
MİRATHABER.COM -YOUTUBE-