AA – Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, hicretin insan onurunun, temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alındığı, herkes için yaşanabilir bir dünya inşa etme gayesinin apaçık sonucu olduğunu belirterek, “Allah’a teslimiyetin, Peygamber’e sadakatin ve Müslümanca yaşama azminin en güçlü tezahürüdür.” ifadesini kullandı.
Erbaş, hicri yeni yıl dolayısıyla yayımladığı mesajda, Müslümanlar için bir milat olan hicretin, esasen tüm insanlık için tarihi bir dönüm noktası olduğunu bildirdi.
Hicreti bu denli anlamlı ve önemli kılan unsurun, Hazreti Muhammed’in cahiliye döneminde yaşanan insanlık dışı tabloyu değiştirme kararlılığı ve hakkı batıldan üstün tutan Müslümanların Allah’a olan sarsılmaz imanları olduğunu vurgulayan Erbaş, Hazreti Muhammed ve ona tabi olanların İslam’ın evrensel değerlerini yaşama ve yaşatma adına bir varoluş mücadelesi verdiğini, karşılaştıkları sıkıntıları iman ve sabırla göğüsleyerek inançları uğrunda dünyevi bütün varlıklarından ve yurtlarından vazgeçebilme dirayeti gösterdiklerini aktardı.
Erbaş, o dönemde Müslümanların, sayıca az ve güçsüz oldukları için maruz kaldıkları yok olma tehlikesini hicretle bertaraf edip, cahiliye karanlığından uzaklaşarak aydınlık bir çağın kapılarını aralayıp vardıkları yerde saadet asrının temellerini attıklarını belirterek, şunları kaydetti:
“İslam’ın hayat veren ilkeleriyle yoğurup güven, huzur ve esenlik yurduna dönüştürdükleri Medine’de eşsiz bir merhamet medeniyeti inşa etmişlerdir. Bu bakımdan hicret, dünyevi sıkıntılardan çaresizce bir kaçış değil bilakis tevhidin, adaletin, hukukun ve güzel ahlakın tüm dünyaya egemen olmasına dair beslenen umudun peşinden gitmektir. Zira hicret, insan onurunun, temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alındığı, herkes için yaşanabilir bir dünya inşa etme gayesinin apaçık sonucudur. Allah’a teslimiyetin, Peygamber’e sadakatin ve Müslümanca yaşama azminin en güçlü tezahürüdür. Hicret, aynı zamanda bizlere, zorluklar ve sıkıntılar karşısında asla ümitsizliğe kapılmadan iman, cesaret, sabır ve tedbir gibi değerlerin birlikte kuşanılması gerektiğini öğretmektedir.”
Erbaş, bugün insanlara düşen görevin, hicret ruhunu kalplerde yeşertmek, hicretin getirdiği değerleri kuşanmak ve bütün gayretin yeryüzünde iyiliğin hakim olması için çalışmaya hasretmek olduğunu belirten Erbaş, “Kuşkusuz hicreti bu açıdan okumak, bugün dünyamızı kuşatan her türlü kötülük, afet ve musibetle mücadele konusunda bizlere cesaret, feraset, basiret ve metanet sağlayacaktır. Yaşadığımız zorlukların üstesinden gelebilme inanç, azim ve kararlılığımızı pekiştirecek, sorunlarımızın çözümü noktasında önemli ufuklar açacaktır.” ifadelerini kullandı.
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…
Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…
İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…
Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…