İnsanların kalplerini okuyamayız. Dar penceremizden bakarak insanlar ve olaylar hakkında olumsuz yargıda bulunmamalıyız. Ülkemizde istisnaları olmakla birlikte yönetime gelmiş bütün siyasiler ve yöneticiler milletimize hizmet etmek istemişlerdir. Ancak inançlar ve yöntemler farklı olduğu için bazılarımıza göre bazılarımız yanlış yoldadır; fayda yerine zarar vermektedir.
Biz batıl bulduğumuz inançlar ve tercihlerle mücadele edebiliriz ama insanlarımızı satılmışlıkla, yabancı dünyalara hizmet eder olmakla asla nitelememeliyiz. Çünkü bu durum bizlerin de aynı şekilde vasfedilmesine sebep olur. Bunun faturası da büyük ve acı olur; çatıştırıcı ayrılıklardan Ülkemiz ve milletimiz kaydeder.
Bu gün Ülkemizde pek çok insanımız Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı faydalı ve yararlı bulup övmekte, bir o kadarı da zararlı bulup yermektedir.
Biz hasenatının seyyiatına; doğrularının eğrilerine galip olduğu kanaatindeyiz. Elbette eksikleri/kusurları vardır. Biz de eleştiriyoruz. Ama bir buçuk asırdan beri ruh dünyamıza uzak Batı’yı ve onun seküler dünyasını örnek almış Ülkemizde hayırlı devrimci atılımlar yapabilmek masa başında ahkâm kesmek gibi kolay değildir.
Yapılacak şey, seçimleri hakem kılmak ve milli terbiyemiz gereği seçilmiş iktidar ve muhalefet yöneticilerine yalakalık yapmaksızın saygılı olmaktır. Çünkü elimizdeki insan malzeme budur. Ancak kim olursa olsan ve hangi kurumda bulunursa bulunsun başarıları takdir etmeliyiz. Takdir etmeliyiz ki başarılara koşulsun. Hepimizin yaralanacağı hizmetler yapılsın ve de artsın.
Sayın Cumhurbaşkanımızın da bir çok başarıları var eksikleri yanısıra.
a.) Onun demokrasinin gelişimine büyük katkı verdiği açıktır. Askeri darbeler ve darbe teşebbüslerinden millet olarak neler çektiğimiz malumdur. Günümüzde genel kurmay başkanı ve kuvvet komutanlarının isimleri milyonda bir ölçüsünde olsun bilinmiyorsa bunda sayın Cumhurbaşkanımızın katkısı çok büyüktür.
b.) Günümüzde Ülkemizin bir saygınlığı varsa onu büyük ölçüde Savunma sanayiindeki gelişimimize borçluyuz. Nuri Demirağ gibi başarılı olmuş değerlerimizin devlet yönetimince nasıl engellendiği hatırlanırsa Cumhurbaşkanımızı Savunma Sanayi’inin nin arkasındaki dik ve sabırlı duruşunun önemi kavramış oluruz.
c.) Bir de Cumhurbaşkanımızı başta Birleşmiş Milletler toplantılarında olmak üzere uluslararası platformlarda, yıllardır inançla ve sabırla sürdürdüğü “Dünya Beşten Büyüktür” söylemi dünyamıza ışık tutmuş ve şimdilerde kabul görmeye başlamıştır.
Bu günlerde devam etmekte olan Birleşmiş Milletler toplantısında bu söylem artık Amerika, Brezilya, Hindistan, Fransa, İtalya ve Güney Afrika vs. tarafından da dile getirilmiştir.
Bu gün bu yazıyı yazmamızın sebebi de budur.
İç muhalefet her zaman olacak ve hak çizgide olması koşuluyla her zaman da olmalıdır. Ama iktidar veya muhalefet bazılarımızın başarısının ülkemizin başarısı olduğu bilinmeli ve iftihar edilmelidir.
Sözü bir Kur’ânî ölçü ile bağlayalım:
“Siz ey iman edenler! Allah’a karşı sorumluluğunuzun bilincine varın ve dürüst kimselerle birlikte olun!” (Tevbe 119)
ARD
MİRATHABER.COM -YOUTUBE-