Op.Dr. Ünzile Girişgin
Batı cinsel devriminin ardından insanlığın cinsel davranışları ciddi anlamda değişti, değiştirildi. Tek Tanrılı dinlerin cinsel etik kurallarını alaşağı eden eski Roma’nın tüm cinsel alışkanlıkları yeryüzüne hâkim oldu. Mastürbasyon, cinsel yönelim, cinsel kimlik karmaşaları, üremesiz cinsel hayat, ensest kavramının ortadan k alkması, aile kurumunun kutsallığını zayıflatan aldatmaların meşrulaşması, evlilik dışı ilişkilerin olağan karşılaşması, bakir ve bakirelik tercihinin lüzumsuz hatta bayağı görülmesi, evlilik öncesi cinsel hayatın cazibeli halde sunulması, cinsel hastalıkların tıp camiası gündemine düşmemesi son 50 yıl içerisinde meydana gelen cinsel davranış kalıplarının kaba özeti sayılabilir.
Son 10 yıl ise pornografi endüstrisinin kapitalist siteme hâkim olması ile beraber üreme, cinsel haz, cinsel yönelim, cinsel kimlik anlayışı tamamen değiştirilmiş, pornonun sapkın cinsel modelleri insanlığa hâkim hale gelmiştir.
Bugün dünya sosyolojik yapısını yakından incelediğimde ilk cinsel ilişkiye başlama yaşı giderek aşağılara hatta çocukluk çağına iniş göstermiştir. Pedofili oldukça ciddi cinsel kölelik olarak yayılmakta ve Müslüman Türkler dışında çoğu toplumda sapkınlık olarak değil hangi yaşta olursa olsun erkeklerin cinsel hakkı imiş gibi kabul görmektedir. Ne hukuk ne tıp ne de siyasi otoriteler bu değişime baş koyma kudretine sahip değiller. Asya’dan Avrupa’ ya, Afrika ve orta doğuya kadar video ve yazıları taradığımızda Arap toplumların pek çoğu da dahil kız ve erkek çocukların cinsel suiistimali artmıştır. Bahaneleri bellidir ki haddi aşarak nefsi taleplere kılıf oluşturmaktır.
Maalesef kendi ülkemizde de çocuk ve kadın cinsel taciz ve tecavüzleri her geçen yıl artış göstermekte. Cinsel suçların caydırıcılığı da yoktur.
Küresel hukuk kuralları suçu ve suçluları çaktırmadan korumaya yönelik planlanmıştır. Kendileri kayıt dışı her türlü işkence ve ölümü gerçekleştirirler. Cinsel devrimle birlikte DSÖ (Dünya Sağlık Örgütü)nün direktifleri doğrultusunda ülkelerin hukuk sistemi hızla değiştirilmiştir.
Son 10 yılda üreme kalkmış haz gelmiştir. Çocuk ve gençler de cinsel kimlik karmaşasının içine yuvarlanmıştır. 5 ay kadar bir sürede yüzlerce gençle yazıştım, konuştum. Ülkemizin dört bir tarafından ebeveynlerin ergen çocuklarının cinsel kimlik karmaşasından dolayı yardım talebini işitiyorum.
Pek çok Batı ülkelerinde 9 yaşında çocuklara HPV aşısı rutin yapılıyor, 9-10 yaşında çocuklara prezervatif eğitimi verilerek prezervatif dağıtılıyor. Ebeveynler çocuklarının ilk ilişkisini doğum günü kutlar gibi partilerle kutluyorlar. “11 yaşındayım hala bakireyim” diyen kız çocuğu garipseniyor. Bakire olmak çok salakça bir eylemmiş gibi reaksiyonlar gösteriliyor.
Neden 9 yaşında cinsel yolla bulaşan HPV( siğil ve genital kanser sebebi) için aşı yapılıyor. Öyle ki yan etkileri, etkinliği kadın doğum kongrelerimizin baş tartışma konusudur. Batı toplumlarında, Asya ülkelerinde çocuklar ensestlere kurban zaten. Bırakın dışarıda tecavüze uğramasını ev içinde babanın, ağabeylerin cinsel kullanımının doğal karşılandığı toplumlardan bahsediyorum. Annelerin göz yumduğu ve umursamadığı cinsel davranışlar bizim için sinir bozucu ve zulüm içeriyor. Çocuk bunun bir cinsel travma olduğunu ancak ilerleyen yaşlarda fark edebiliyor. Asya ülkelerine gezi yapan meslektaşım 15 yaş altında onlarca genç kızın seks işçiliği adına kuyruk olup pazarlanmaları karşısında çok şaşırmıştı.
Hukuki yönü ile tarama yaptığımızda Hıristiyan toplumlarda yasal olarak kendi isteği ile cinsel ilişkiye girme yaşı ( evlilik ya da aynı evde yaşama ya da çok partnerli yaşam fark etmiyor) bazı ülkelerde 15 iken bazılarında ise 16. Bakirelik kavramı Katoliklerde mevcut. Evlilikle cinsel yaşama geçişi önemsiyorlar. Evlilik yaşları da 16-20 yaş civarı.
Resmi kanunlar dışında dark weep siteler üzerinden çocuk ve bakire satışları adı modern kendisi en ağır kölelik çağı Müslüman toplumlarda ele alınmıyor, ölen şiddet gören, gençleştirme iksirleri yapılan çocuklar hiçbir kıymet taşımıyorlar bile. Ülkemizde çocuk gelinler kadar çocuk seks işçileri cesaretle konuşulmuyor …Yazık…Hepimize çok yazık….
Sağlıcakla kalın efendim.
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…
Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…
İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…
Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…